CAMİ AÇILIŞINDA EKREM İMAMOĞLU’NDAN BURS İSTEYEN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ: “KİTAP ALAMAYA GİTTİM, KARTIMDA 200 LİRA VAR. BEN BU PARA İLE NE ALABİLİRİM”
MUSTAFA ADIGÜZEL: “GAZİANTEP’TE BELEDİYE UHDESİNDE BİR ARKEOLOJİ ENSTİTÜSÜNE BİZ KARŞIYIZ, ENSTİTÜ ÜNİVERSİTE BÜNYESİNDE OLSUN”
Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü’nün üniversite yerine Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulacak olması reaksiyon çekti. CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, “Bir belediye uhdesinde bir arkeoloji enstitüsüne biz karşıyız. Enstitünün liyakatli şahıslar tarafından yönetilememesinin sebebi siyaset güdümünde gitmesi, o yüzden diyoruz ki biz, güzel Gaziantep’imizde olsun fakat üniversite bünyesinde olsun” dedi.
Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Vakfı Kanunu Teklifi, TBMM Ulusal Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda bugün görüşüldü. CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki, Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü’nün Gaziantep Üniversitesi bünyesinde olması gerektiğini söyledi.
Basılan kitapçıkta yer alan maddi kusurlara da dikkat çeken Adıgüzel şunları söyledi:
Fuarda en çok konuşulan bu broşür oldu biliyor musunuz? Bu broşürü gören kahkaha attı. Sonra da arkeologlar, gülmece mecmuası üzere bu broşürden elde edip bakıp bakıp bunu neşelenmek için kullandılar. Ben bundan elde ettim. Biraz önce İstanbul’dan geldi bana, ben sizin için kolaylık yapacağım. Burada yazan komik sözleri, bir arkeoloğun elinden çıkması gerekirken kimlerin bunu yaptığıyla, 7 yıllık tecrübeden bahsediyorum. Artık okuyacağım size. Paleolitik çağ 400 bin değil 2 buçuk yıl önce başladı arkadaşlar. Bütün çağlar ile ilgili tarihler yanlış, Ani Harabeleri herkes bilir ki Kars’tadır, burada Van’da yazıyor. Nemrut Dağı, herkes bilir ki Adıyaman’da burada Denizli’de yazıyor. Malabadi Köprüsü Batman değil Diyarbakır’dadır. Pulur, Elazığ’da değil Tunceli’dedir. Karatepe Kayseri değil Osmaniye’dedir. İlyasos İzmir değil Muğla’da, Midas kenti Denizli değil Eskişehir’de, Afrodizyas, İzmir değil Aydın’da, Leton antik kenti Antalya değil Muğla’dadır arkadaşlar. Milet, Denizli değil Aydın’da, Asos, Antalya değil Çanakkale’de burada Antalya’da yazıyor. Miletus tekrar Aydın’da, Didim, Antalya değil Aydın’da, Efes Antalya’da değil arkadaşlar İzmir’de hepiniz bunu biliyorsunuz.
Hepsi bir yana, ismi üstünde Ankara Kalesi’ni Side’ye nasıl taşıdınız? Artık Osmanlı İmparatorluğu’nun İngilizcesi ‘The Ottoman Republic’ yazılmış yani Osmanlı Cumhuriyeti, artık böyle bir şey vardı, bu aslında bir sinema ismi, buradaki bir arkeoloji biliminin, sanatın en üst düzeyinde yapılan fuardaki bir yerde olmaması gerekiyor. Yeniden Türkiye Cumhuriyeti, İngilizcesi ‘Ottoman Empire’ yani Türkiye Cumhuriyeti’ne, Osmanlı İmparatorluğu denmiş, bunun üzere dünya kadar örnek var. Bu içerisinde aslında ben şöyle baktım, doğruları saymaya çalıştım yüzde 80’i bunun yanlış. Sahiden buna bakınca bir arkeoloğun gülmemesi mümkün değil, olağan insanın biz güldük okuduğumuz vakit, yani bu 7 yıllık bir büyükşehir belediyesi uhdesindeki enstitü faaliyeti olarak söylüyorum. Bunu az önce dediğim yere gelmek istiyorum. Bu işin ehli olmayan insanların, ehli olmayan yerde nasıl yönetildiği ortaya çıkacağı için anlatıyorum.
Bakın ben size bir örnek vereyim, gerçekten sizin dimağınız da canlanacak. AK Parti geçmiş Büyükşehir Belediye Lideri ‘ben böyle sanatın içine tüküreyim’ dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Lideri bakın orada, yani sanata karşı bakış açısını söylemek için söylüyorum. Bu ülkede bakın heykeller, sanat yapıları fiziki ataklarla karşı karşıya kalıyor. Bu sanat heyetinde mesela, kimler var yahut bu mütevelli heyeti, artık arkeolojik bir yapıtın bir insan figürü yahut heykelini darp ettiğine karşı bir durumla karşılaşıldığında, Büyükşehir Belediye Lideriniz Fatma Şahin de herhalde Muharrem Sarıkaya’yı seyrettiği üzere seyreder diye düşünüyorum. Çünkü sonuçta bir siyasaldır. Siyasetin, sanata bakış açısı farklı olabilir. Herkesin siyasi bakış açısı farklı olabilir, sanatta böyle olmamalı arkadaşlar. Bir belediye uhdesinde bir arkeoloji enstitüsüne biz karşıyız. Gaziantep’te şayet belediye demeseydiniz sayın vekilim şayet Gaziantep Üniversitesi bünyesinde deseydiniz hiçbir itirazımız olmayacaktı. O yüzden bu işi Gaziantep’in gaziliği üzerine getirmeyin çünkü bu ülkede her vilayetten gaziler çıkmıştır. Gaziler bizim için çok değerlidir. Cumhuriyet’in bu kuruluş yıllarındaki bu Kurtuluş Savaşı’nda Müdafaa-i Hukuk geleneğinin devamı olan CHP’ye böyle bir suçlamayı ben çok hakikat bulmuyorum. Mesela çabucak komşu vilayet var. Adıyaman’da Nemrut var. Şanlıurfa’da Göbeklitepe var. Her birisinin başka talebi olabilir, hepsi bizim için çok değerli. Gaziantep Üniversitesi bünyesine koysa burada hiç kimse buna itiraz etmez. Gazilerimizi, ulusal hislerimizi kullanarak bizim oradaki eleştirimize diğer bir açı kazandırmaya çalışmayın bunu özellikle söylemek istiyorum.
En acısı da ne biliyor musunuz? Bu enstitü 2022 yılında Erzurum’da vefat eden bir defineci için taziye bildirisi yayınladı. Yani definecilerin kültür mirasına bu kadar verdiği ziyanı bildiğimiz halde, bu enstitü toplumsal medya hesabına bakın öbür da söyleyeyim, Osman Hamdi Bey’in Nemrut Dağı hafriyat raporu tekrar basıldı değil mi? Kraliyet mezarlığı olması gereken başlık, kral mezarı yazmışsınız, bu kadar büyük yanılgı olur mu? Bu enstitünün liyakatli şahıslar tarafından yönetilememesinin sebebi siyaset güdümünde gitmesi, o yüzden diyoruz ki biz, güzel Gaziantep’imizde olsun fakat üniversite bünyesinde olsun. Mesela diyorsunuz ki ‘başka ülkelerde var’ arkadaşlar biz de okuyoruz, biz de araştırıyoruz. Öteki ülkelerde olan hiçbirisi belediye bünyesinde değil. Üniversite uhdelerinde, bir tanesi Almanya’daki Dışişleri uhdesinde yani biz işte İngiltere’deki İzmir’e koymuş, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne mi koymuş? Biz istiyoruz ki, bizim Anadolu coğrafyamız son uğrak noktamız, son geldiğimiz nokta, Asya’da kocaman bir coğrafyada kültürel varlıklarımız var. Araştırılsın, çıkarılsın fakat diyoruz ki bunları üniversitelerle, ehil şahıslarla siyaset bulaşmadan, Mimar Sinan Üniversitesi var orada, Gaziantep Üniversitesi var illa burada yapacaksak. Bu olacak iş mi? Türkiye Cumhuriyeti’ne Osmanlı İmparatorluğu, Osmanlı Cumhuriyeti derseniz, millet size güler arkadaşlar.
