22 Kasım 2024 Cuma

Makine Mühendisliği Son Sınıf Öğrencisi Fırat Avcı: “Bu Ülkede Kalırsam Mühendislik Yapmayı Planlamıyorum. Türkiye’deki Mevcut Hükümetin Veya Muhalefetin De Katkılarıyla Tüm Öğrencilerin Hayallerinin Öldüğünü Düşünüyorum”

Haber: NİSANUR YILDIRIM / Kamera: EYLEM LADİN DEĞER

Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü için Ankara’da bir araya gelen sektör emekçileri, meslekte yaşadıkları sıkıntıları anlattı. Makine mühendisi Elif Canlı, “3 yıldır makine mühendisi olarak görev alamıyorum. Çünkü kadınlara yönelik inanılmaz büyük bir dezavantajlarla boğuşmak zorundayım. Herhangi bir şekilde iş bulamıyorum çünkü erkek meslektaşlarımla baş edebileceğime dair herhangi bir done vermediğimi söylüyorlar. Gerçekten bir makine mühendisi olarak çalışmayı çok isterdim” dedi. Makine mühendisliği son sınıf öğrencisi Fırat Avcı ise “Bu ülkede kalırsam mühendislik yapmayı planlamıyorum ya da yurt dışında mühendislik yapmak istiyorum. Hedeflerim diğer öğrencilerin yüzde 90’ı gibi bu yönde. Türkiye’deki mevcut hükümetin veya muhalefetin de katkılarıyla tüm öğrencilerin hayallerinin öldüğünü düşünüyorum” diye konuştu.

Her meslek grubunda olduğu gibi mühendis, mimar ve şehir plancıları da artan enflasyon ve değişen ekonomik şartlarda mesleklerini sürdürmeye çalışıyor. Genç mühendis adayları mesleklerinin eskisi kadar değer görmediğini düşünürken, kadın mühendisler de sektördeki kadın-erkek eşitsizliğinden yakınıyor.

Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü için dün Ankara’da Makine Mühendisleri Odası’nda bir araya gelen mühendis, mimar ve şehir plancıları meslekte yaşadıkları sıkıntıları ve taleplerini ANKA Haber Ajansı’na anlattı.

Makine mühendisi Elif Canlı, şöyle konuştu:

“3 YILDIR MAKİNE MÜHENDİSİ OLARAK GÖREV ALAMIYORUM. ÇÜNKÜ KADINLARA YÖNELİK İNANILMAZ BÜYÜK DEZAVANTAJLARLA BOĞUŞMAK ZORUNDAYIM”

“Bundan iki yıl kadar önce yönetim kurulunda üye olarak görev aldım. 3 yıldır makine mühendisi olarak görev alamıyorum. Çünkü kadınlara yönelik inanılmaz büyük bir dezavantajlarla boğuşmak zorundayım. Bir mühendis olarak makine mühendisliği yapmak isterdim. 17 yıl boyunca makine mühendisi olarak sektörde bulunmak için çok direndim, çabaladım. Fakat en sonunda sektörün beni istemediğine karar verdim. İş güvenliği uzmanı olarak çalışmaya başladım. Bu biraz şey gibi elenip elenip en altta kalan meslekler gibi iş güvenliği uzmanı olmak. İnsanlar beni ayıplıyorlar ya da kınıyorlar. ‘Neden iş güvenliği uzmanlığı yapıyorsun’ diye. Çünkü basit ve daha az teknik bir meslek olarak görülüyor. ‘Bu işi yapanlara ya da bu konuyla ilgili eğitim alanlara bırak’ diyorlar.

“HERHANGİ BİR ŞEKİLDE İŞ BULAMIYORUM ÇÜNKÜ ERKEK MESLEKTAŞLARIMLA BAŞ EDEBİLECEĞİME DAİR HERHANGİ BİR DONE VERMEDİĞİMİ SÖYLÜYORLAR”

Fakat şu an bu sektörde iş bulabiliyorum sadece bir kadın olarak. 17 yıl kalite-yönetim sistemleri konusunda uzmanlaştım. AS 9100, ISO 16149 gibi beynelmilel standartlarda uzmanlaştım, uçak havacılık ve otomotiv yan sanayi olmak üzere. Fakat bu konularda herhangi bir şekilde iş bulamıyorum çünkü erkek cinsi meslektaşlarımla baş edebileceğime dair herhangi bir done vermediğimi söylüyorlar. Ya da insan kaynaklarını aradığım zaman ‘Benim müdürüm sizin yetkinliklerinizden daha düşük. Sizi nasıl onun altında çalıştırayım’ diye dönüş yapıyorlar. Dolayısıyla gerçekten bir makine mühendisi olarak çalışmayı çok isterdim. En azından bugün.”

İnşaat mühendisi Tekin Karsan ise şunları söyledi:

“BİZ ŞU ANDA KİRAMIZI, YOLUMUZU KARŞILAYACAK PARALARA ÇALIŞMAKTAYIZ”

“Bugün buraya Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü olaraktan gelmiş bulunmaktayız. Burada arkadaşlarımızın, kendimizin, meslek hayatındaki problemlerine, elimizde olmayan sebeplerle daha kötü şartlarda çalışmamızın sıkıntılarını yaşadığımızı anlatmaya geldik. Ben mezun olalı 3 yılı geçti. 3 yıllık bir inşaat mühendisi, şundan bir-iki jenerasyon önce çok rahat şartlarda çalışırken biz şu anda kiramızı, yolumuzu karşılayacak paralara çalışmaktayız. Ülkenin ekonomisinin ve enflasyonun vermiş olduğu sebeplerden kaynaklı şu an geleceğimizi göremiyoruz. Mühendisler, mimarlar diğer sektörlerde olduğu gibi bu ülkeden çıkmayı düşünüyorlar. Bu ülkeden gitmeyi düşünüyorlar. Biz ülkemizi seven, ülkemize bağlı, toplumcu, çağdaş mühendisleriz. Bunun böyle olmaması için buralara geldik. Haklarımızı aramaya çalışıyoruz.”

Makine mühendisliği son sınıf öğrencisi Fırat Avcı, Türkiye’de kalırsa mühendislik yapmak istemediğini belirterek şöyle konuştu:

“TÜRKİYE’DEKİ MEVCUT HÜKÜMETİN VEYA MUHALEFETİN DE KATKILARIYLA TÜM ÖĞRENCİLERİN HAYALLERİNİN ÖLDÜĞÜNÜ DÜŞÜNÜYORUM”

“Mezun olmak üzereyim. Bu ülkede mühendislerin çok değerinin olduğunu düşünmüyorum. Bu ülkede kalırsam mühendislik yapmayı planlamıyorum ya da yurt dışında mühendislik yapmak istiyorum. Hedeflerim diğer öğrencilerin yüzde 90’ı gibi bu yönde. Türkiye’de mühendise verilen bir değerin mühendisten ziyade diğer insanlara verilen bir değerin olduğunu düşünmüyorum. Bundan dolayı Türkiye’deki mevcut hükümetin veya muhalefetin de katkılarıyla tüm öğrencilerin hayallerinin öldüğünü düşünüyorum.”

Hacettepe Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencisi Nazlıcan Gökoğlu ise şunları söyledi:

“YETİŞTİĞİM ÜLKEDE, KENDİ MESLEKTAŞLARIMLA ONURLU BİR ŞEKİLDE, BİLİMİN IŞIĞINDA MESLEĞİMİ İCRA ETMEK İSTİYORUM. TEK İSTEĞİM BU”

“Meslektaşlarımızla birlikte duyduğumuz kaygıları paylaşmak için bir araya geldik. Ben de diğer meslektaşlarım gibi çoğu problemi yaşıyorum. Diplomalı işsiz mi olacağım, eşit işe eşit ücret alabilecek miyim, öğrendiğim bilgileri ne kadar kullanabileceğim gibi sorular var. Tabii ki bunlar da ‘Boşuna mı okuyorum’ diye düşündürüyor bana. Bu yüzden mücadeleyi büyütmek için geldik. Ülkemde kalabilecek miyim gibi problemlerle ben de karşılaşıyorum. Yetiştiğim ülkede, kendi meslektaşlarımla onurlu bir şekilde, bilimin ışığında mesleğimi icra etmek istiyorum. Tek isteğim bu.”

 

İlgili Haberler