Özkan’dan, Bakan Tekin’e “Munzur Üniversitesi’nde Usulsüz Doçentlik” Sorusu: “Araştırma Görevlisi İlyas Kayaokay’ın, Usulsüzce Doçentlik Unvanı Aldığı Yönündeki İddialar Bilginiz Dahilinde Midir?”
HDP’Lİ GÜLÜM’DEN BAKAN ÖZER’E: “SEFALET ÜCRETİNE MAHKÛM EDİLEN ÖZEL SEKTÖR ÖĞRETMENLERİ NASIL GEÇİNECEK”
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, özel sektör öğretmenlerinin sorunlarını Meclis gündemine taşıdı. Gülüm, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e, “2014 yılında yürürlükten kaldırılan taban maaş uygulamasının geri getirilmesi için bir planlamanız var mıdır? Açlık sınırı 6.890 TL, yoksulluk sınırı 22.442 TL iken sefalet ücrete mahkûm edilen özel sektör öğretmenleri nasıl geçinecektir” diye sordu.
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, özel sektör öğretmenlerinin insanca yaşama koşulları, maaş ve özlük haklarına ilişkin Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesini sundu. Gülüm, soru önergesinde şu değerlendirmeyi yaptı:
“Özel sektör öğretmenlerinin taban maaş ve özlük haklarına ilişkin sorunları ağırlaşarak devam etmektedir. Özel öğretim kurumlarında çalışan öğretmenlerin talebi; 2014 yılında yürürlükten kaldırılan taban maaş uygulamasını içeren 5580 sayılı Kanunun 9. madde 2. fıkrasında geçen hükmün tekrar yürürlüğe konulmasıdır. Madde, ‘Özel öğretim kurumlarında yöneticilik ve öğretim hizmeti yapanlara kıdemlerine göre dengi resmi okullarda ödenen aylık ve sosyal yardım kampanyasındaki ek ödeme tutarından az ücret verilemez’ ifadesini içermekteydi. 2014 yılında kaldırılan bu madde ile özel sektör öğretmenlerinin açlık sınırının altında çalıştırılmasının önü açılmıştır. Bununla birlikte yeni eğitim öğretim dönemini kapsayacak sözleşme görüşmeleri, Nisan-Mayıs aylarında başlayabilmekte, anlaşılan aylık ücret ekim ayında öğretmenlerin hesabına yatmaktadır.
“ÖĞRETMENLERİN TALEP ETTİĞİ ‘TABAN MAAŞ’ UYGULAMASI BU HAKKIN DA YENİDEN TANIMLANMASINA OLANAK VERECEKTİR”
Mevcut ekonomik kriz ve yükselen hayat pahalılığı dikkate alındığında öğretmenlere dayatılan ücret erimekte, asgari ücretinde de altında kalabilmektedir. Oysa ‘taban maaş’ uygulaması kamu ile eşit düzeyi ifade ettiğinden orada belirlenen ve revize edilen ücret düzeyi özel kurumlarda çalışan öğretmenlere de yansıyacaktır. Yine, 20+10 ek ders süresi ile çalışan özel sektör öğretmenleri 2014 yılında yapılan değişiklikle çalışma saatleri 20+20 ek dersle çalışmak zorunda bırakılmıştır. Öğretmenlerin talep ettiği ‘taban maaş’ uygulaması bu hakkın da yeniden tanımlanmasına olanak verecektir.
“ÖĞRETMENLERİN YAŞAMLARI VE GELECEKLERİ İLE İLGİLİ DERHAL ETKİLİ ÖNLEMLER ALMAK ZORUNDADIR”
Özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin; gelir kaybı, maaşlarının eksik yatırılması, işsizlik tehdidi, 10 aylık sözleşmeler, sözleşme örneklerinin öğretmenlere verilmemesi, kamu öğretmenlerinin yararlandığı haklardan yararlanmamaları, özel öğretim kurumlarında gerekli ve yeterli denetimin yapılmaması gibi temel sorunları, esasında devletin yıllardır ihmal ettiği planlama çerçevesinde tüm öğretmenlerin kadrolu istihdam edilmesi gerekirken sorunu kronikleştiren öğretmen atama politikasının izdüşümüdür. Millî Eğitim Bakanlığı özel kurumlardaki öğretmenleri kurum sahibi patronların insafına bırakamayacağı gibi öğretmenlerin yaşamları ve gelecekleri ile ilgili derhal etkili önlemler almak zorundadır.”
“SEFALET ÜCRETE MAHKÛM EDİLEN ÖZEL SEKTÖR ÖĞRETMENLERİ NASIL GEÇİNECEKTİR”
HDP’li Gülüm, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e şu soruları sordu:
“2014 yılında yürürlükten kaldırılan taban maaş uygulamasının geri getirilmesi için bir planlamanız var mıdır? Açlık sınırı 6.890 TL, yoksulluk sınırı 22.442 TL iken sefalet ücrete mahkûm edilen özel sektör öğretmenleri nasıl geçinecektir? Eğitimdeki özelleştirme politikalarıyla işverenin insafına bırakılan öğretmenlerin yaşamını, geleceğini ve emeğini nasıl koruyacaksınız? Özel öğretim kurumlarında çalışan eğitim emekçilerinin ekonomik ve özlük haklarının iyileştirilmesi için bir girişiminiz olacak mıdır? Atanamayan öğretmenlerin sorunların çözülmesi ve öğretmenler arasında yaratılmış olan kadrolu, sözleşmeli, ücretli ayrımının ortadan kaldırılarak eşit iş için eşit koşulların tesis edilmesi ve tüm öğretmenlerin güvenceli biçimde istihdam edilmesi konusunda bir planlamanız olacak mıdır?”