Gamze Akkuş İlgezdi: “ Çalışma Hayatında 2 Milyona Yakın Çocuk İşçi Bulunmakta Ve Çocuk İşçilerin Yaklaşık Yüzde 80’İ Kayıt Dışı Çalıştırılıyor”
Hatay Depremzede Derneği Kurucusu Deveci: “7 Ay Geçmesine Rağmen Meb, Uygun Okul Ortamı Sağlayamamıştır. Okul Yıkım Kararı Çıktığında Toz, Asbest Ve Moloz İçinde Bizler Çocuklarımızı Okula Nasıl Göndereceğiz?”
Hatay Depremzede Derneği Girişimi, yarın başlayacak yeni eğitim öğretim yılında Hatay’daki eğitim sorunlarına ilişkin açıklama yaptı. Hatay Depremzede Derneği Kurucusu Ekrem Deveci, “Deprem nedeniyle birçok okul yıkıldı, hasar gördü ve eğitim verilemeyecek durumda. Yıkılmayan ve az hasarlı olan, nisan ayında açık olan okullara ise eylül ayında başlanan tadilat nedeniyle giremiyoruz. Orta hasarlı bazı okulların akıbeti hala belli değil, bu binalar yıkılacak mı, güçlendirilecek mi net değil ve bu soruların cevabını muhataplar dahi veremiyor. 7 ay geçmesine rağmen MEB, bu binalara dair çözüm geliştirememiş ve uygun okul ortamı sağlayamamıştır. Okul yıkım kararı çıktığında toz, asbest ve moloz içinde ya da güçlendirme kararı çıkarsa şantiye alanı içinde bizler çocuklarımızı okula nasıl göndereceğiz? Bu sorunlar yaşanırken sağlam olan bazı okulların eğitim öğretime hazırlanması gerekirken bu binaları başka kamu kurumları kullandığı için maalesef eğitim-öğretim yapılamayacak” dedi.
Hatay Depremzede Derneği Girişimi, yarın eğitim öğretim yılının başlaması nedeniyle Hatay’da yaşanan eğitim sorunlarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Derneğin kurucularından Ekrem Deveci, şunları söyledi:
“HATAY’IN YENİDEN İNŞASINDA HATAY DEPREMZEDE DERNEĞİ’NE GÜÇ KATMAK İÇİN HERKESE İHTİYACIMIZ VAR”
“13 medeniyete ev sahipliği yapmış, binlerce yıllık kadim bir geleneğe sahip olan güzel memleketimizi yeniden kurmak, geleceğimize sahip çıkmak için inatla seslerimizi birleştiriyoruz. Hatay için artık bir derneğimiz var. Sokak sokak, mahalle mahalle ve ilçe ilçe Hatay’ı yeniden kurmak için yola çıkıyoruz. Buradayız ve gitmiyoruz. Geçmişten günümüze defalarca yıkılıp yeniden kurulan inatçı bir şehrin asi çocuklarının sesleri dolaşacak memleketin sokaklarında. Hatay halkı olarak doğal bir afetin nasıl da büyük bir felakete dönüştürüldüğünü ilk andan bugüne kadar gördük, görüyoruz, yaşıyor, hissediyoruz. Birçok sorunu yaşarken hepimizin kulaklarında aynı soru çınlıyor: Bundan sonra ne yapmalıyız ki güzelim memleketimizi yeniden inşa edelim? Zaman hepimizin aleyhine işliyor. Bizler çocuklarımızın, kendimizin, kentimizin geleceğine sahip çıkmak için bir aradayız. Birbirimizin çaresi olmayı, birbirimizin yaralarını sarmayı deneyimlediğimiz ilk günden bugüne, bu kentin umuduna dair dilimizden düşürmediğimiz üç kelime, yaşamı yeniden düşlemenin inancını kattı hepimize; Hatay’ı yeniden kuralım. Hatay’ın yeniden inşasında Hatay Depremzede Derneği’ne güç katmak için herkese ihtiyacımız var.
“ÖĞRENCİLER, ÖĞRETMENLER VE VELİLER OLARAK ÇOK TEDİRGİNİZ”
Depremin üstünden 7 ay geçti. Birçok alanda olduğu gibi maalesef eğitim alanında da sorunlar bitmek bir yana giderek artıyor. Öğrenciler, öğretmenler ve veliler olarak çok tedirginiz. Derneğimizin kuruluş sürecinde gerçekleştirdiğimiz mahalle buluşmalarında yaşadığımız ortak sorunların en başında eğitim geliyordu. Pandemi sürecinden bu yana eğitimde yaşanan sorunlar, çocuklarımızın geleceğine dair kaygı duymamıza neden oluyor. Depremzede derneği olarak böylesi büyük bir sorun alanına dair kurduğumuz eğitim komisyonunun açıklamasını basın ve kamuoyuyla paylaşıyoruz. Gerçekleşen mahalle buluşmalarımızda halkın eğitime dair yaşadığı sorunları listelediğimizde sayfalarca sorun yumağı ile karşı karşıya kalıyoruz. Bizler bu sorun yumağı içerisinde en çarpıcı ve en acil çözüm gerektiren konulardan bahsedeceğiz.
“7 AY GEÇMESİNE RAĞMEN MEB, BU BİNALARA DAİR ÇÖZÜM GELİŞTİREMEMİŞ VE UYGUN OKUL ORTAMI SAĞLAYAMAMIŞTIR”
Deprem nedeniyle birçok okul yıkıldı, hasar gördü ve eğitim verilemeyecek durumda. Yıkılmayan ve az hasarlı olan, nisan ayında açık olan okullara ise eylül ayında başlanan tadilat nedeniyle giremiyoruz. Orta hasarlı bazı okulların akıbeti hala belli değil, bu binalar yıkılacak mı, güçlendirilecek mi net değil ve bu soruların cevabını muhataplar dahi veremiyor. 7 ay geçmesine rağmen MEB, bu binalara dair çözüm geliştirememiş ve uygun okul ortamı sağlayamamıştır. Okul yıkım kararı çıktığında toz, asbest ve moloz içinde ya da güçlendirme kararı çıkarsa şantiye alanı içinde bizler çocuklarımızı okula nasıl göndereceğiz? Bu sorunlar yaşanırken sağlam olan bazı okulların eğitim öğretime hazırlanması gerekirken bu binaları başka kamu kurumları kullandığı için maalesef eğitim-öğretim yapılamayacak.
“AYRIMSIZ TÜM ÖĞRENCİLER ÜCRETSİZ TAŞINMALIDIR”
Yıkılan okullar az hasarlı okullarla eşleştirildi. Dolayısıyla öğrenciler alım çevresi dışındaki okullarda eğitim görmek zorunda kalacak. Bu aynı zamanda yeni okullara ulaşmada yeni problem yaratacaktır. Kentimizde ulaşım hala büyük bir sorun. Dolmuş, minibüs gibi toplu taşıma araçlarının eksikliği, çocukların kendi mahallesindeki okula gitmesini de zorlaştırıyor. Deprem sonrası değişen yerleşim birimleriyle birlikte dolmuş, minibüs hatlarının yeniden revize edilmesi gerekmektedir. Deprem bölgesindeki ekonomik koşullar ve işsizlik düşünüldüğünde servis tutmak ciddi bir külfet taşımaktadır. Bu nedenlerle ayrımsız tüm öğrenciler ücretsiz taşınmalıdır.
“YIKILAN OKULLARIN 2. DÖNEME KADAR YENİDEN İNŞA EDİLMESİ VE ÖĞRENCİLERİN ESKİ OKULLARINA DÖNMESİ SAĞLANMALIDIR”
Birçok okulda ikili eğitim yapılmak durumunda kalınacak. Kış şartları düşünüldüğünde öğrenciler ya sabah karanlığında okula gidecek ya da akşam karanlığında okuldan döneceklerdir. Deprem bölgesindeki yıkımlar, birçok bölgenin ıssız olması nedeniyle güvenlik sorununun ortaya çıkmasına neden olacaktır. Çocukların bu süreçte güvenlik açısından sıkıntı yaşamaması için gereken tüm önlemler alınmalıdır. Yıkılan okulların 2. döneme kadar yeniden inşa edilmesi ve öğrencilerin eski okullarına dönmesi sağlanmalıdır. Bu bağlamda yıkılan okullar, yeniden inşa edilmeli, orta hasarlı okullar için belirsizlik hızlıca ortadan kaldırılarak çocuklarımızın güvenli bir okul ortamında depreme dayanıklı binalarda eğitim-öğretim sürecine girebilmesi açısından tüm okulların en kısa sürede eğitime hazır hale getirilmesi hedeflenmelidir. Ayrıca eğitim-öğretimin başlayacağı okulların bina, zemin vb. analizleri yapılmalı güvenli olmayan okullar için farklı formüller geliştirilmelidir.
“BÜTÜN ÖĞRENCİLERE BİR ÖĞÜN ÜCRETSİZ YEMEK DAĞITILMASI ZARURİ BİR DURUM YARATMAKTADIR”
Evi, işi yıkılan ya da ev ortamı uygun olmayan, üstüne üstlük ekonomik kriz içinde yaşamını sürdürmeye çalışan ailelerin olduğu bir dönemden geçerken ayrım gözetmeksizin bütün öğrencilere bir öğün ücretsiz yemek dağıtılması zaruri bir durum yaratmaktadır. Kentimizde öncesinde alınmayan tedbirler nedeniyle yaşadığımız sorunlardan ders çıkararak okullarda olası deprem esnasında güvenli toplanma alanlarının belirlenmesi ve bu konuda çocuklara bilimsel öğretiler ışığında bilgilendirme yapılması gerekmektedir. Deprem sonucunda çocuğuyla, yetişkiniyle, velisiyle, öğretmeniyle toplum olarak hepimiz ağır psikolojik yıkımlar yaşadık. Bu konuda ne öğrencilere ne de öğretmenlere bu zamana kadar yeterli ve gerekli psikososyal destek sağlandığını söyleyemeyiz. Bu konunun acilen bilimsel yöntemlerle ele alınması gerekmektedir.
“ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ İÇİN SADECE DEPREM BÖLGESİ VE VAKIF ÜNİVERSİTELERİNDE DEĞİL TÜM ÜNİVERSİTELERDE EK KONTENJAN HAKKI VERİLMELİDİR”
Bölgedeki koşullar zaten doğasında eşitsiz bir yarış olan sınavlarda depremzede öğrenciler için daha zor çetin bir ortamı oluşturmaktadır. Öğrencilerin bu dezavantajlı durumların etkisini azaltmak için; liseye geçişlerde uzun yıllar boyunca depremzede öğrencilere ek kontenjan açılmalıdır. Üniversite öğrencileri için sadece deprem bölgesi ve vakıf üniversitelerinde değil tüm üniversitelerde ek kontenjan hakkı verilmelidir. Öğrencilere (lise, üniversite hazırlık dahil) kırtasiye, kitap yardımı yapılmalıdır. Eğitimin diğer sacayağı öğretmenlerdir. Öğretmenlerin temel sorun ve gündemi beyaz önlük değil ulaşım, barınma ve sağlıklı, güvenli ortamda eğitim-öğretimi sürdürmektir. Dolayısıyla bu süreçte öğretmenlerin de ücretsiz taşınması şarttır. Evi yıkılan/ağır hasar gören veya şehrimize dışarıdan gelen öğretmenlerin barınma ve ulaşım sorunları hızla çözülmeli, öğretmenlerin sağlıklı ortamda yaşamaları, barınmaları sağlanmalıdır. Deprem nedeniyle birçok öğretmen tayin istemek zorunda kaldı. En son dün 4 il 2 ilçede çalışan öğretmenler tayin isteyip başka illere gittiler. Bu tayinlerin deprem bölgesindeki eğitim öğretimi etkilememesi için ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak acil öğretmen ataması yapılmalıdır.
“BÖLGEDE EĞİTİM-ÖĞRETİM ÜCRETLİ ÖĞRETMENLERLE DEĞİL ATAMASI YAPILAN ÖĞRETMENLERLE SÜRDÜRMELİDİR”
Yetkilileri uyarıyoruz: Bölgede eğitim-öğretim ücretli öğretmenlerle değil ataması yapılan öğretmenlerle sürdürmelidir. Bu bağlamda öğretmenlerin ek ders karşılığında değil kadrolu atanması esas olmalıdır. Tüm bu sorunları daha görünür kılmak ve taleplerimizi haykırmak için bizler kollarımızı sıvıyoruz. Bu kapsamda mahalle mahalle taleplerimizi haykıracağımız bir mücadele programımızla yolumuza devam ediyoruz. Bizler Hatay’ın yeniden inşası için Hataylılar olarak kocaman bir ağ oluşturuyoruz. Kırılsak da dökülsek de heyecanlıyız, umutluyuz. Memleketimizi, geleceğimizi kendi ellerimizle yeniden yeşertmenin yollarını bulmak zorundayız. Bu yüzden, Hatay’ın yeniden inşasında bu derneğe güç katmak için sana da ihtiyacımız var.”