AHMET AKIN: “7,25 MİLYAR LİRA, BELEDİYELERE VERİLMESİ GEREKEN MEBLAĞ ŞİRKETLERİN KASASINDA KALACAK”
Fındık Alım Fiyatları Belli Oldu… Erdoğan: Girseun Kalite İçin Kilogram 84 Lira, Levant Kalite İçin Kilogram Başına 82 Lira 50 Kuruş Olarak Belirlenmiştir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, fındık alım fiyatı açıkladı. Erdoğan, “Giresun kalite için kilogram başına 84 lira, levant kalite için kilogram başına 82 lira 50 kuruş olarak belirlenmiştir. Ayrıca alımlarda her bir randıman için kilogram başına ilave 1 lira 65 kuruştan başlamak üzere prim verilecektir. Tarım ve Orman Bakanlığımız üreticilerimize ayrıca kilogram başına yaklaşık 2 lira 70 kuruş destekleme ödemesi yapacaktır” dedi. Erdoğan Muğla’nın Milas ilçesinde madencilik faaliyetleri için Akbelen Ormanı’ndaki ağaçların kesilmesine karşı protestolar için ise, “Tek gayesi, ülkenin ve milletin kalkınmasına, büyümesine, gelişmesine takoz koymak olanların tüm bu hakikatlerle ilgilenmediğini çok iyi biliyoruz. Biz çevreci görünümlü marjinallere aldırmıyoruz. Sadece işimize bakıyoruz. Ülkemizin kalkınma kervanını yürütmeye odaklanırken maşaları ve sahiplerini ise kendi kinleriyle baş başa bırakıyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığında yaklaşık 3,5 saat süren toplantının ardından Erdoğan açıklama yaptı. Erdoğan şöyle konuştu:
“YÜRÜTÜLEN KAMPANYALARI AĞAÇ SEVGİSİ VEYA ÇEVRE HASSASİYETİYLE İZAH EDEMEYECEĞİMİZ BİR GERÇEKTİR”
“Sözlerimin hemen başında Kocaeli Derince Limanı mevkinde Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) silosunda meydana gelen patlamada yaralanan kardeşlerimize Allah’tan acil şifalar diliyorum. Kocaelili vatandaşlarıma bu vesileyle geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Türkiye asırlar sonra ilk defa küresel ligin en üst seviyelerine yükselme imkânı elde etmiştir. Cumhuriyetimizin ikinci asrını dünyada Türkiye Yüzyılı olmasının önünde hiçbir mani görmüyoruz. Hükümet olarak bu kutlu yürüyüşe liderlik edecek iradeye, vizyona, tecrübeye, hazırlığa, enerjiye sahibiz. Millet olarak bu hayali gerçeğe dönüştürecek güce, kapasiteye, imkânı, inanca da sahibiz. Devlet olarak bu hedefi gerçekleştirecek altyapıya ve potansiyele fazlasıyla sahibiz.
Her ne kadar birileri aynı senaryoları farklı kılıflarla sürekli ve ısrarlı bir şekilde yeniden sahnelemeye çalışsa da artık kimse bu oyuna gelmez. Bunun son örneklerinden biri, ülkemizin en önemli elektrik üretim tesislerinden olan Kemerköy Termik Santrali’nin yeni kömür üretim sahası olan ile ilgili çalışmaları engelleme gayretleridir. Güney Ege’de kullanılan elektriğin neredeyse üçte ikisini üreten bu santral ülkemiz ekonomisine yıllık 1 milyar dolar civarında katkı sağlıyor. Özelleştirme sonrası verimi yüzde 50’den fazla artan termik santral ülkemiz için milli bir değer konumundadır. Santralin mevcut kömür kaynağı tükenme noktasına geldiği için yeni kömür havzaları ile üretime devam etmesi gerekiyor. Bilindiği gibi kömür santralleri, bilhassa Rusya-Ukrayna savaşıyla başlayan krizle birlikte Avrupa ülkelerinin tekrar en önemli enerji kaynağı hâline geldi. Almanya ve Fransa başta olmak üzere hiçbir yerde elektrik üretimi için kömür üretimi artışı sorun teşkil etmezken, ülkemizde yürütülen kampanyaları ağaç sevgisi veya çevre hassasiyetiyle izah edemeyeceğimiz bir gerçektir. Kendilerine destek vermeye giden muhalefet temsilcilerine bile en ağır hakaretleri etmekten çekinmeyen eylemci profili amacın üzüm yemek değil, bağcı dövmek olduğunu ortaya koymaktadır. Kömür çıkartılacak alanda kesilecek ağaçların kat be kat fazlası üzeri kapatılan sahalara ve diğer alanlara dikilerek ülkemizin orman varlığı artışına katkı sağlandığı, ilgili kurumlar tarafından defalarca açıklanmıştır. Son 21 yılda Türkiye toplamda 6 milyar 572 milyon fidanı toprakla buluşturarak bu alanda kırılması zor bir rekora imza atmıştır. 2023 yılı sonu için hedefimiz 30 milyon fidan daha dikerek bu rakamı 7 milyara yükseltmektir. Tek gayesi, ülkenin ve milletin kalkınmasına, büyümesine, gelişmesine takoz koymak olanların tüm bu hakikatlerle ilgilenmediğini çok iyi biliyoruz. Biz çevreci görünümlü marjinallere aldırmıyoruz. Sadece işimize bakıyoruz. Ülkemizin kalkınma kervanını yürütmeye odaklanırken maşaları ve sahiplerini ise kendi kinleriyle baş başa bırakıyoruz. Buradan ana muhalefet partisinin başına sesleniyorum: Muğla Belediyesi onların yönetiminde. Onların yönetiminde Muğla Belediyesi varken, buradan soruyorum, acaba bugüne kadar ne kadar zeytin ağacı diktiniz, zeytin fidanı diktiniz, bir de bunun dışında ne kadar ağaç diktiniz? Çıkın bir de bunların rakamını açıklayın. ‘Bir tane ağaç diktik’ diyemezler.
“BU MİLLET KİMİ NEREYE OTURTACAĞINI GAYET İYİ BİLİYOR”
Son 2 aydır yaşadığımız, her gün karşılaştığımız her olay milletimizin verilmiş sadakası olduğunu ortaya koyuyor. Seçimlerin üzerinden 72 gün geçmesine rağmen muhalefet cenahı sandıkta tecelli eden iradeyi hâlen kabullenmiyor. İşte görüyorsunuz, her gün bir aday daha çıkıyor, bir aday daha çıkıyor. Ya bitmeyecek sizin adaylığınız, siz aday çıkarmaya devam edin. Bu millet kimi nereye oturtacağını gayet iyi biliyor. Kavganın, skandalın, kapalı kapılar ardında ittifak ortaklarından bile habersiz yapılan kirli pazarlıkların ardı arkası hiç kesilmiyor.
Sokakta, pazarda, çarşıda ve hayatın diğer alanlarında yaşanan sıkıntıları, dillendirilen serzenişleri, gönüllerde serpilen beklentileri çok yakından takip ediyoruz. Biz başkaları gibi şikayetleri karşısında millete parmak sallayanlardan, insanlara ayar verenlerden, bireylere hakaret edenlerden asla olmadık.
“6,5 MİLYON KONUTU DAHA DÖNÜŞTÜRMEYİ HEDEFLİYORUZ”
Yaklaşık 11 milyon yeni konut inşa edilmesini sağlayarak hem vatandaşlarımızı ev sahibi hem de depreme hazırlık yaptık. Hepimizi yasa boğan 6 Şubat depremlerinin izlerini silmek için 680 bin yeni konut inşa etmek üzere kolları sıvarken, ülke genelinde depreme hazırlık amacıyla 6,5 milyon konutu daha dönüştürmeyi hedefliyoruz. Bunun 1,5 milyonunu İstanbul’da ve en kısa sürede yapmamız ise ertelenemez bir mecburiyet hâlini almıştır.
“YÜKSELEN ENFLASYON ALLAH’IN İZNİYLE YENİDEN TEK HANELİ RAKAMLARA BİZ İNDİRECEĞİZ”
Son 21 yılın enflasyon ortalaması yüzde 15’in altındadır. Bu ortalama rakamın 1970’lerde yüzde 34, 1980’lerde yüzde 44, 1990’larda 74 seviyelerinde olduğunu unutmamalıyız. Yani biz Türkiye’nin sadece güncel değil çok eskilerden beri gelen kronik bir sorunuyla mücadele ediyoruz. Bu mücadelede enflasyonu yüzde 6’lara kadar düşüren de yine biz olacağız. İç ve dış pek çok meselenin üst üste gelmesiyle yükselen enflasyonu Allah’ın izniyle yeniden tek haneli rakamlara yine biz indireceğiz.
İnsanlar gibi devletlerin de hayatlarında dalgalanmalar, inişler çıkışlar, darlıklar bolluklar olabilir. Hem içeride ardı ardına yaşadığımız badirelerin hem bölgesel küresel sorunların hem de kendi sosyal bünyemize has sorunların yol açtığı sıkıntıların hepsi de gelip geçicidir. Türkiye’nin gücü de imkânları da potansiyeli de geçmişle mukayese edemeyecek denli büyüktür.
Bu kritik dönemde hep birlikte yapmamız gereken şey ülkenin milli çıkarlarını, milletin ortak menfaatlerini, evlatlarımızın geleceğini küçük beklenti ve endişelerin önüne koymaktır. Emin olun bunu başardığımızda önümüzde kimse duramaz. Deprem yaralarını sarmak için 104 milyar dolara mı ihtiyacımız var? Şayet bu dediğim şekilde hareket edersek kısa sürede hem o şehirleri ayağa kaldırır hem de o parayı yeniden milli ekonomimize kazandırırız. Deprem tehdidi altındaki şehirlerimizi yeniden inşa etmemiz mi gerekiyor? Şayet omuz omuza verir, yükü paylaşırsak bu sorundan da kurtuluruz. Çalışanlarımızın ve emeklilerimizin refah kayıplarını gidermek için ilave kaynağa mı ihtiyacımız var? Şayet ortak geleceğimize birlikte sahip çıkarsak umduğumuzdan bile daha kısa sürede tüm bu sabit gelirli vatandaşlarımızı eskisinden çok daha yüksek alım gücüne kavuşturmuş oluruz.
YENİ ANAYASA AÇIKLAMASI: CUMHUR İTTİFAKI’NDAKİ ORTAKLARIMIZLA İSTİŞARE İÇİNDE HAMLEMİZİ ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE YAPACAĞIZ
Meclisimizin açılmasıyla birlikte başta başörtüsü ve ailenin korunması düzenlemesi olmak üzere milletimize verdiğimiz sözleri yerine getireceğiz. Cumhuriyetimizin 100. yılında Türk demokrasisini darbe anayasasından kurtararak, sivil ve özgürlükçü bir anayasa ile buluşturmak istiyoruz. Cumhur İttifakı’ndaki ortaklarımızla istişare içinde bununla ilgili hamlemizi önümüzdeki dönemde yapacağız.
Devletimiz 40 yıl boyunca kılcallarına kadar sızan FETÖ virüsünden temizlendikçe vatandaşına karşı sorumluluklarını daha iyi yerine getiriyor. FETÖ ve diğer terör örgütleriyle mücadelemizi kararlılıkla sürdürerek inşallah bu kazanımı çok daha ileriye taşıyacağız. Gardımızı düşürmeden, rehavete kapılmadan yaşadığımız acıları unutmadan mücadeleyi sürdürmek şehitlerimize karşı vefa borcumuzdur.
“GİRESUN KALİTE İÇİN KİLOGRAM BAŞINA 84 LİRA, LEVANT KALİTE İÇİN KİLOGRAM BAŞINA 82 LİRA 50 KURUŞ OLARAK BELİRLENMİŞTİR”
Bugünkü toplantımızda 16 ilimizde yaklaşık 500 bin çiftçimizin geçim kaynağı olan fındık alım fiyatlarını değerlendirdik. Fındığın ihracatımıza yıllık katkısı 2 milyar doları buluyor. Geçen sene rekoltemiz hamdolsun oldukça iyi geldi. Bu sene 725 bin tonluk bir rekolte bekliyoruz. Fındık piyasasında fiyat istikrarını sağlamak ve üreticilerimizi korumak üzere TMO’yu yeniden görevlendirdik. Ofisimizin uygulayacağı alım fiyatları yüzde 50 sağlam iç fındık esasına göre şu şekildedir: Giresun kalite için kilogram başına 84 lira, levant kalite için kilogram başına 82 lira 50 kuruş olarak belirlenmiştir. Ayrıca alımlarda her bir randıman için kilogram başına ilave 1 lira 65 kuruştan başlamak üzere prim verilecektir. Tarım ve Orman Bakanlığımız üreticilerimize ayrıca kilogram başına yaklaşık 2 lira 70 kuruş destekleme ödemesi yapacaktır. Yaklaşan yeni fındık hasat sezonuyla kabuklu fındık alım fiyatlarının üreticilerimize hayırlı olmasını diliyorum.”