Erdoğan Toprak: “Ovp Hedeflerinin Nasıl Tutturulacağına İlişkin Ortada Bir Plan Ve Program Yok. Maaş Zamlarının Hedef Enflasyona Göre Belirlenmesi, Yükün Memur, Emekli, Asgari Ücretliye Yıkılacağını Gösteriyor”
DİSK’ten TÜİK’e ‘Enflasyon’ Protestosu!
DİSK, açıklanan enflasyon verilerinin ardından TÜİK önünde toplanarak protesto gerçekleştirdi. Protestoda konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Biz biliyoruz ki halkın hissettiği enflasyonu yansıtmaktan çok uzak. Gerçek enflasyonun ne olduğunu bu ülkede yaşayan 85 milyon insan her gün yaşayarak görüyoruz” diyerek enflasyonun tek haneli rakamlara inmesine kadar asgari ücrete yılda 4 kez zam yapılması gerektiğini vurguladı.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı yıllık ve aylık enflasyon rakamlarının ardından protesto eylemi gerçekleştirdi.
TÜİK binası önünde toplanan DİSK yöneticileri ve üyeleri, “Gerçekleri açıkla, ekmeğimle oynama” diyerek açıklanan verilere tepki gösterdi.
Eylemde konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, verilerin “halkın hissetiği enflasyonu yansıtmaktan uzak” olduğunu vurgulayarak enflasyonun tek haneye indirilene kadar asgari ücrete yılda 4 kez zam yapılması gerektiğini ifade etti.
Çerkezoğlu’nun konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
“Yine bir 3 Temmuz günü TÜİK’in önündeyiz. Yarım saat önce TÜİK haziran ayı enflasyon rakamını açıkladı. Bu rakam aynı zamanda milyonlarca işçinin, emekçinin emeklinin emeğiyle geçinenlerin ücretini artışlarını belirleyecek olan altı aylık enflasyonu da ortaya çıkardı. Temmuz ayı enflasyonuyla birlikte altı aylık enflasyon milyonlarca işçinin emekçinin ekmeğini belirlemesi açısında çok önemli.
“HALKIN HİSSETTİĞİ ENFLASYONDAN UZAK”
TÜİK’e göre haziran enflasyonu yüzde 1,64. Bu rakam üzerinden bakıldığında yıllık enflasyon yüzde 71,60. TÜİK’e göre altı aylık enflasyon oranı yüzde 24,73 olarak gerçekleşti. Haziran ayında fiyatların sadece yüzde 1,64 oranında arttığımı iddia ediyor TÜİK. Ancak biz biliyoruz ki halkın hissettiği enflasyonu yansıtmaktan çok uzak. Gerçek enflasyonun ne olduğunu bu ülkede yaşayan 85 milyon insan her gün yaşayarak görüyoruz.
“DAR GELİRLİNİN VE EMEKLİNİN ENFLASYONU ÇOK DAHA YÜKSEK”
Milyonlarca işçi emekçi olarak bizler dar gelirliler, gelirimizin çok önemli kısmını gıdaya harcıyoruz. Yani öncelikle karnımızı doyurmaya çalışıyoruz. TÜİK’in açıkladığı gıda enflasyonu ise 68,08. DİSK-AR tarafından TÜİK’in verileri esas alınarak hesaplanan gelir gruplarına göre gıda enflasyonu verileri dar gelirlinin ve emeklinin gıda enflasyonunun çok daha yüksek olduğunu gösteriyor.
“TÜM ÜCRETLER ÖNEMLİ ÖLÇÜDE ERİMİŞTİR”
Bu verilere göre asgari ücret başta olmak üzere tüm ücretler TÜİK’in bu baskılanmış resmi rakamlarıyla bile önemli ölçüde erimişti. 2024’ün ilk altı ayında milyonların emekleri küçülmüş alım gücümüz hızla erimiştir. TÜİK’in bile gizleyemediği bu gerçekler ortadayken yüksek enflasyon gelirlerimizi erimekteyken Aralık 2023’te belirlenen asgari ücret rakamıyla yıl sonuna kadar devam edeceğiz demek milyonları açlıkla yoksullukla karşı karşıya bırakmaktır. Daha yılın dördüncü ayında açlık sınırının altına gerilemiş asgari ücretin yüksek olduğunu söylemek, üstelik de bir ortalama ücret haline gelmiş olan asgari ücretin yüksek olduğunu söylemenin akılla, mantıkla, vicdanla bağdaşır bir tarafı olmadığı açıktır.”
DİSK-AR VERİLERİ: “EMEKLİLERDE GIDA ENFLASYONU YÜZDE 93,9”
Öte yandan DİSK-AR’ın TÜİK verilerinden yararlanarak yaptığı hesaplamaya göre, emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 93,9 oldu.
Üçüncü yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 76 olurken, düşük gelirli ikinci yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 95,2 ve en yoksul yüzde 20’lik gelir grubun gıda enflasyonu ise yüzde 121 olarak gerçekleşti.
“Enflasyonu değil maipülasyon” başlığıyla yayımlana raporda, yüksek gelir gruplarının daha düşük gıda enflasyonu hissettiği görüldüğü ifade edildi.
DİSK-Ar raporunda şunlara yer verildi:
“Dördüncü (yüksek) yüzde 20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 66,4 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu ise yüzde 47,9 oldu. Böylece en yoksul gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 121 olurken, en yüksek gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 48 düzeyinde kaldı. Bu durum enflasyonun gelir gruplarına, farklı toplumsal kesim ve sınıflara göre önemli ölçüde farklı hissedildiğini ortaya koyuyor.
Gıda enflasyonunda olduğu gibi resmi ortalama enflasyon oranları da düşük gelirlilerin, emekçilerin günlük yaşamda karşılaştığı ve hissettiği oranlar değildir. Uluslararası alanda Avrupa, ABD, Almanya ve Japonya Merkez Bankaları gibi çeşitli kuruluşlar tarafından hissedilen/algılanan ve beklenen tüketici enflasyonu düzenli olarak yayımlanıyor. Ancak TÜİK, aylık Tüketici Eğilim Anketi gerçekleştirmesine rağmen, bunun çıktısı olan “hissedilen/algılanan enflasyon”u açıklamıyor. TÜİK, uluslararası kuruluşların yaptığı gibi halkın hissettiği/algıladığı enflasyon oranı ve beklenen enflasyonu da elinde hazır bulunan verileri işleyerek yeni bir veri olarak yayımlamalıdır. TÜİK ayrıca gelir gruplarına göre enflasyon farklılaşmasını da açıklamalıdır.”
Kaynak: BİRGÜN