
Avrupa’da ‘Tereyağı’ sorunu
Tereyağının rengi, temel olarak ineklerin beslenme şekline ve tereyağının işlenme yöntemine bağlıdır. Sarı tereyağı, otla beslenen ineklerden elde edilir. Ot, içerdiği beta-karoten pigmenti nedeniyle tereyağına sarı rengini verir. Beta-karoten, aynı zamanda vücut için faydalı bir besin maddesidir ve A vitamini öncüsüdür.
Beyaz tereyağı, genellikle karma yemle beslenen, serbest dolaşmayan ineklerden elde edilir. Yem içeriğinde beta-karoten az olduğu için tereyağının rengi daha açık, hatta beyaza yakın olur.
Uzmanlara göre, sarı tereyağı genellikle daha doğal ve besleyici özelliklere sahip. Bunun nedenleri şöyle sıralanabilir:
Doğal beslenme izleri taşır: Otla beslenen ineklerin sütünden yapılan tereyağı, beta-karoten ve omega-3 yağ asitleri açısından daha zengin olur.
Yüksek vitamin içeriği: Sarı tereyağında A, D, E ve K vitaminlerinin oranı daha fazladır. Bu vitaminler bağışıklık sisteminden kemik sağlığına kadar pek çok alanda vücuda fayda sağlar.
Beyaz tereyağı da sağlıklı olabilir ancak genellikle besin değeri sarı tereyağına göre daha düşüktür. Besin içeriği, üretim şekline ve hayvanın beslenme düzenine göre değişiklik gösterebilir.
Renk: Sağlıklı bir seçim yapmak istiyorsanız, doğal sarı renge sahip tereyağlarını tercih edin.
Organik etiket: Organik veya otla beslenen hayvanlardan elde edilen tereyağlarını seçmek, daha kaliteli bir ürün almanızı sağlar.
Koku ve tat: Tereyağının doğal kokusu ve lezzeti, kalitesi hakkında önemli ipuçları verir.
Sarı tereyağı, doğallığı ve besleyiciliğiyle sofralarda sağlıklı bir tercih olarak öne çıkıyor. Ancak rengine bakarken ürünün üretim koşullarını ve içeriğini de göz önünde bulundurmak önemli. Doğru seçimle hem lezzet hem de sağlık kazanabilirsiniz.
Kaynak: FLASH HABER TV