Mehmet Emin Ekmen’den İktidara Çukurova Havalimanı Eleştirisi: “Aynı Zamanda Başlatılan 3 Projeden 2’Si 4 Yıl İçerisinde Bitiriliyor; Bir Diğeri 12 Yıl Boyunca Bitirilemiyorsa Burada Bir Oyalama, Bir İhmal Ve Belki De Bir Cezalandırma Vardır”
Nazlıaka, Nurdağı’nda: “Keşke Asıl Dert Yeni Evlenecek Gençlerin Derdi Olsaydı. Çok Daha Büyük Sorun Var”
CHP Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından Sorunlu Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Gaziantep Nurdağı’nda; “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı ‘müjde’ diyerek bir açıklama yaptı. Deprem bölgesinde aile ve gençlik fonundan faydalanabilecekmiş, yeni evlenecek olan gençler. Elbette fonlara pozitif bakıyoruz ama keşke buradaki asıl dert, yeni evlenecek olan gençlerin derdi olsa. Burada çok daha büyük sorunlar var Sayın Bakan. Onun için gelin buradaki sorunlara yönelik çözümler üretin. Ve bir daha böyle büyük acılar yaşanmasın” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Gaziantep Nurdağı’nda, bir enkazın önünde açıklama yaptı. Nazlıaka şunları söyledi:
“Depremin üzerinden koskoca bir yıl geçti. Ancak acılarımız halen dün gibi taze. ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ derler ama depremde hepimizin yüreğine ateş düştü, hepimizin kalbi buradaki insanlarla birlikte attı.
Hiç unutmuyorum, geldiğimizde bir kız kardeşimiz demişti ki, ‘İyi ki geldiniz’; çünkü biz deprem olur olmaz gelmiştik, ‘Fakat, ne yazık ki burada ekipler yok. Aradan süreç geçti, ekipler geldi, ekipman yok. Sonra hem ekipler hem ekipman geldi ama artık ses yok.’
Bir kez daha, ‘sesimi duyan var mı’ demek istemiyoruz. Bir kez daha bu acıları yaşamak istemiyoruz. Ama bugün geldiğimizde de görüyoruz ki, sorunlar halen dünkü gibi devam ediyor. En temel ihtiyaç olan barınma ihtiyacı sorunu çözülebilmiş değil. Buradaki yurttaşlarımızın kalıcı olarak barınma ihtiyacı henüz çözülmüş değil. Aynı zamanda ciddi bir güvenlik sorunu var. İhtiyaçlar hiyerarşisine göre; barınma, beslenme ve güvenlik olmazsa olmazdır. Ama halen bunların her biri devam ediyor.
Burada; şiddet mağduru olan ve koruma kararı almış olan kadınlar tamamen korunaksız. Çadırkentlerdeki kadınlar ve çocuklar korunaksız. Ve özellikle kalıcı olarak barınma ihtiyacı çözülmediği için gelecek kaygısı, çok ciddi bir şekilde insanların ruh sağlığını da bozuyor. Çünkü depremde sadece binalar yıkılmıyor, insanların ruhsal olarak da yıkım içinde olduğunu ve çoğu kişinin burada depresyon ilacı kullandığını biliyoruz.
Çocukların eğitime erişimde ciddi sorunları var. Sağlığa erişimdeki sorunlar aynen devam ediyor. Özellikle engelliler, yaşlılar, kronik hastalar için; yoksullar açısından çok ciddi sağlık sorunları var. Ve bunların çözülmesi adına gerekli adımların atılmadığını bir kez daha burada tespit etmiş bulunuyoruz.
Deprem bir yıl önce buldu, ancak bugün bir yıldır, sanki hiçbir şey yapılmamışçasına vatandaşlarımızın ciddi sorunlarla baş başa bırakıldığını görüyoruz. Buradan saray iktidarına sesleniyoruz: Duy buradaki halkın sesini.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na da bir cümle söylemek isterim. Sayın Bakan ‘müjde’ diyerek bir açıklama yaptı. Deprem bölgesinde aile ve gençlik fonundan faydalanabilecekmiş, yeni evlenecek olan gençler. Elbette fonlara pozitif bakıyoruz ama keşke buradaki asıl dert, yeni evlenecek olan gençlerin derdi olsa. Burada çok daha büyük sorunlar var Sayın Bakan. Onun için gelin buradaki sorunlara yönelik çözümler üretin. Ve bir daha böyle büyük acılar yaşanmasın.
Halen yaralı olanlara acil şifalar diliyorum. Uzuvlarını kaybedenlere kolaylıklar diliyorum. Tüm acıları paylaşıyoruz. Ama bir daha böyle acılar da yaşamayalım istiyoruz.”
