Kaftancıoğlu, Kılıçdaroğlu’nun Seçim Kampanyası İçin Bağış Yaptı, Vatandaşı Da Desteğe Çağırdı: “Devletin İmkanlarının Sınırsız Ve Hor Bir Şekilde Kullanıldığı Yerde Halkın Verdiği 5 Kuruş Çok Daha Güçlü”
Kılıçdaroğlu CHP Grup Toplantısında Net Konuştu!
Ekrem İmamoğlu, CHP’deki ‘değişim’ sürecine dair kamuoyunun bilmesi gerekenler olduğunu ve bununla ilgili bayram öncesi bir açıklama gelebileceğini söylemişti. Bu açıklama sonrası gözler Kılıçdaroğlu’nun ne diyeceğine çevrildi. Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında “Değil 6’lı masa Türkiye’nin aydınlığa çıkması için gerekirse 16’lı masa kuracağım” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi:
En azından yıl sonuna kadar deprem bölgesindeki evlerin elektrik ve doğal gaz faturalarını bizler ödeyebiliriz. Açık ve net çağrıda bulunuyorum; nerede bu paralar? Kim ödemedi? Televizyona çıkacaksınız, anlı şanlı laflar söyleyeceksiniz, parayı ödemeye gelinceyok olacaksınız. Bu paralar yıl sonuna kadar deprem bölgesindeki evlerin elektrik ve su faturalarını öder ve hatta karşılar.
GAZETECİ SİNAN AYGÜL’E SALDIRI
Tatvan’da bir gazeteci Sinan Aygül, bölgedeki yolsuzluk haberlerini yapan yürekli bir gazeteci. Vay sen nasıl böyle bir haber yaparsın diye belediye başkanının korumaları tarafından linç edildi. Kendisini aradım, hukuk desteği verebileceğimizi söyledim.
CAN ATALAY ÇAĞRISI
Türkiye Cmhuriyeti’nin herhangi bir vatandaşı vekil olmak isterse kuralları var. Can Atalay tutuklu. Seçimi kazandı, parlamentoya elip yemin edemiyor. Anayasaya aykırı. Meclis Başkanı’na çağrı yaptım. Asıl sorumlu sensin Numan Kurtulmuş, Onu oradan çıkaracaksın, gelip yeminini edecek.
YENİ ŞAFAK GAZETESİ’NE SERT TEPKİ
Bir gazete nasıl olur da 3 milyona yakın reklam verir Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilmesin diye. Yeni Şafak’tan söz ediyorum. Hani etik, ahlaki değerler. Facebook hesaplarından 3 milyona yakın para harcıyor, benim seçilmemem için harcıyor. 3 milyon lira parayı nereden buldun sen? Kim verdi sana. Hazine ve Maliye Bakanı’na çağrı yapıyorum. Dürüst bir insansan parayı nereden buldu, inceleyeceksin. Dava açacağım. Yeni Şafak gazetesinin ne mal olduğunu da tüm Türkiye’nin bilmesini istiyorum. Bu kadar ahlaksızlık olur mu? Geçen hafta kalemini satan demiştim. Belki öyle bir ifade kullanmasam da olurdu. İradesini Saray’a ipotek eden vara eleştirmek en doğal hakkım..
HALA İSTANBUL’U NASIL ALABİLİRİM ARAYIŞI İÇİNDE
İstanbul bizim için de dünya için de önemli bir merkez. Hala İstanbul’u nasıl alabilirim arayışı içinde. Daha düne kadar İstanbul’a biz ihanet ettik diye açıklaması var. İhanete devam etmek istiyor. Aç tavuk kendisini darı ambarında görürmüş. Hiç kimse merak etmesin. Sultanahmet Camii’nin o görkemli yapısını bile ranta teslim ettiler. Beşli çeteler, uyuşturucu baronlarının hepsinin İstanbul’da yaşandığını biliyoruz. Şimdi ahlakı egemen kılmaya çalışıyoruz.
ASGARİ ÜCRET: BENİ ŞAŞIRTAN TÜRK-İŞ BAŞKANI’NIN BUNA HİÇ İTİRAZ ETMEMESİ
Asgari ücret açıklandı. Beni şaşırtan Türk-İş Başkanı’nın buna hiç itiraz etmemesi. Türk-İş’in yaptığı açıklama var, bekar bir çalışanın yaşama maliyeti 13 bin 439 TL. Siz buna itiraz etmeyeceksiniz. İşçinin hakkını korumak sendikanın görevidir. 15 bin lira civarında bir rakam verirsiniz. İşçinin hakkını savunmak yine bize düştü.
TÜRKİYE’NİN GERÇEK ANLAMDA BEKA SORUNU VARDIR
Bir beka sorunumuz var. Devletin saygınlığını koruyacaksınız, devlet saygın, koruyucu olacak. Son Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a oy verenlere seslenmek istiyorum: Türkiye’nin gerçek anlamda beka sorunu vardır. Devleti yöneten kişi mal varlığı konusundaki eleştirilere tek cümle kuramıyorsa o kişi teslim alınmış demektir. Devleti yöneten kişinin mal varlığı dışarıda. Biz bilmiyoruz ama onlar biliyor ve tehdit ediyorlar: ‘Kızdırma, senin mal varlığını açıklarız.’ Tek cümle bile kurulamıyorsa beka sorunu var demektir.
BANA ‘DAVA AÇACAĞIM’ DİYECEK. AÇMAZSANIZ NAMERTSİNİZ
Savaş meydanlarındaki zaferler ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa siyasi bağımsızlığını koruyamazsınız. Geçen hafta Duyunu Umumiye hükümeti demiştim. Devleti uluslararası tefecilere teslim etmişseniz beka sorunu var demektir. Erdoğan döneminde her ay ödenen faiz 2 milyar 222 milyon 770 bin 872 dolar. Her gün ödenen faiz 73 milyon… Her saat ödenen faiz 3 milyon. Beka sorunu budur. 85 milyonu uluslararası tefecilere çalışır hale getirdiler. Türkiye’nin iradesini satmak, beka sorunudur. Türkiye’nin iradesi satıldı mı diyecekler.. Satıldı. İstanbul’da Suudi Konsolosluğu’nda Kaşıkçı cinayeti işlendi. Eğer bu ülke bağımsızsa cinayet burada işlendiyse davanın burada görülmesi gerekir. Ama bu yapılmadı. Para için Türkiye’nin, yargının iradesi satıldı. Bana ‘dava açacağım’ diyecek. Açmazsanız namertsiniz.
Bu karara yürekli bir hakim Nimet Demir güzel bir gerekçe yazmış: ‘Devletimizin saygınlığına saldırıdır.’ Sizi önce borçlandırıp sonra teslim almışlarsa işlenen cinayet için bile talimat verir. Siyasi otoritenin başı kim? Erdoğan… Bu kadar açık ve net söylüyorum. Türkiye Cumhuriyeti ne zamandan beri dilenci konumuna düştü. İşte beka sorunu budur. Akdamar Adası’nın istendiği görüşmeleri de biliyorum tarihte. Ama Türkiye hiç bu pozisyona düşmedi tarihte.
KAPI DİYE BİR ŞEY YOK, SINIR DİYE BİR ŞEY YOK
Milyonlarca Suriyeli, yetmedi Afganlar geldi. Sınır diye bir şey kalmadı. Kapı diye bir şey yok, sınır diye bir şey yok. Avrupa size para verelim bunları orada tutun, sıkıntıyı siz çekin dediler. İşte beka sorunu budur. Kilis’e, Hatay’a gidin, belediye başkanı, esnaf diye şikayet ediyor. Elin oğlu rahat etsin diye bütün sıkıntı bizim başımıza yıkıldı.
TÜRKÇE DAHİ BİLMEYEN KİŞİYE VATANDAŞLIK VERİYORSUNUZ, PARA İÇİN. VE BU KİŞİ OY KULLANIYOR
Avrupalılara da söyledim. ‘Suriye’de kan gövdeyi götürürken hiç birinizin kılı kıpırdamadı’ dedim. Ne zaman ki oradan kaçanlar size gelmeye başladı bağırmaya başladınız dedim. Sırtıma yükü vuracaksın, elime üç beş dolar vereceksin, çek diyeceksin. Erdoğan bunu yaptı. Demografik yapımız değişiyor. Bunların milliyetçiliği kağıt üstünde. Türkçe dahi bilmeyen kişiye vatandaşlık veriyorsunuz, para için. Ve bu kişi oy kullanıyor. Bir ülkenin itibarı bu kadar mı ayaklar altına alınır. Grup Başkanvekili arkadaşıma da söylüyorum ‘Türkiye’nin beka sorunu’ diye önerge vereceksiniz. Türkiye’nin ihanet edenlerden kurtulması lazım.
FAİZİ NASIL YÜKSELTECEK? TÜKÜRDÜĞÜNÜ NASIL YALAYACAK?
Faizi nasıl yükseltecek? Tükürdüğünü nasıl yalayacak? ‘Sen yapma, sana bir Bakan bulalım, onu getir. Merkez Bankası’na da buluruz, ABD’de bu işi yapan var, onu getiririz. Faizleri arttırsın, biz parayı getiririz’ dediler. ‘Yerel seçimlere kadar ufak ufak arttırın, sonra yüzde 40 olmazsa parayı getirmeyiz’ dediler. Dünyada hangi devlet dolar bazında yüzde 40 faiz verir? Verecekler göreceksiniz. Merkez Bankası Başkanı hakkında dünya kadar rivayet var, ABD’de yargılanacak. Türkiye’de bulamadınız mı? Ama uluslararası tefeciler izin vermiyor. Hayatımda bu kadar ahlaksız bir siyaset görmedim. Halk Bankası’nı dolandıran insanın Maliye’nin başında ne işi var? Bunlarda ahlak yok. Londra’daki tefeciler niye gelsin. Biz sermaye getirecektik, tefeci değil. İçimi acıtan bu ülkenin Kurtuluş Savaşı vermiş olması. Hiçbirisinde toplu iğne ucu kadar vatan sevgisi yok. Yaptıkları şu: Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni uluslarası sermayenin himayesine açmak.
DEĞİL 6’LI MASA TÜRKİYE’NİN AYDINLIĞA ÇIKMASI İÇİN GEREKİRSE 16’LI MASA KURACAĞIM
Bunlar vatandaştan oy ama talimatı dışardan alıyorlar. Benimle ilgili sahte videolar hazırladılar, çıktılar itiraf ettiler, montaj diye. Ne oldu bu videolar. Sahte video hazırlayana sahtekar denir. Sahtekardan da Cumhurbaşkanı olmaz. Hiçbirimizin, hiçbir CHP’linin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. En zor koşullarda Türkiye’yi aydınlığa çıkarmak bizim görevimizdir. Değil 6’lı masa Türkiye’nin aydınlığa çıkması için gerekirse 16’lı masa kuracağım. Bu Duyunu Umumiye kabinesini mutlaka göndereceğiz.
EKREM İMAMOĞLU NE DEMİŞTİ?
CHP’de değişim talepleri sürüyor. Seçimin ardından ‘değişim’ çağrısını paylaşan Ekrem İmamoğlu, pek çok partili tarafından CHP Genel Başkanlığı’nda görülmek isteniyor.
İmamoğlu, CHP’deki ‘değişim’ sürecine dair kamuoyunun bilmesi gerekenler olduğunu ve bununla ilgili bayram öncesi bir açıklama gelebileceğini söylemişti.
CHP’deki değişim tartışmalarına değinen İmamoğlu, bu talebini bir kez daha yineleyerek, “Değişim şarttır, değişim iyidir, eksikleri yanlışları tekrarlayarak kazanamayacağımız nettir. Başta benim partim olmak üzere bütün muhalefetin özeleştri yapması şarttır” demişti.
İmamoğlu, değişime dair yakın bir süreçte açıklama yapabileceğini vurgulamıştı. “Partinin kurumsallığına aykırı ve parti hiyerarşi içerisindeki saygıya aykırı asla hareket etmedim, etmem” diyen İmamoğlu şöyle konuşmuştu:
“Bunun bir usulü vardır. Partinin kurumsallığına aykırı ve parti hiyerarşi içerisindeki saygıya aykırı asla hareket etmedim, etmem. ama elbette ki vatandaşa karşı sorumluluğumuz, milletimiz ve devletimize karşı sorumluluğumuz her şeyin önündedir. Bunu da en doğru zaman en doğru üslupla kamuoyuyla paylaşmaktan geri durmam. Zamanı geldiğinde paylaşacağım. Geç olmadan paylaşmak zorundayım. doğru zaman olmak zorunda. Buna yönelik çalışmalar sürüyor.”