Disk’in İstanbul’dan Ankara’ya Yürüyüşü Bursa’da… Çerkezoğlu: “Sendikalaşmanın, Örgütlenmenin Önündeki Engellerin Kaldırıldığı Emeğin Türkiye’si İçin Yürüyoruz”
OSMANİYE’DE, KANALİZASYON ATIKLARININ KUŞ CENNETİ BÖLGESİNDEN GEÇEN CEYHAN NEHRİ’NE DÖKÜLDÜĞÜ ARGÜMAN EDİLDİ
BURHAN DEMİRCİOĞLU
Osmaniye’de kent kanalizasyonundan gelen atıkların; Kırmıtlı Köyü’nden başlayıp Cevdetiye beldesine kadar uzanan, 264 kuş türünün yaşadığı, Ceyhan Irmağı havzasındaki Kırmıtlı Kuş Cenneti yakınındaki Ceyhan Nehri’ne döküldüğü argüman edildi.
Osmaniye’de kent kanalizasyonundan gelen atıkların, Ceyhan Irmağı havzasında bulunan 796 hektar alana, 10 kilometre uzunluğa sahip Tarım ve Orman Bakanlığı Tabiat Müdafaa ve Ulusal Parklar Genel Müdürlüğü tarafından ulusal öneme haiz sulak alan olarak tescil edilen (Kastabala) Kuş Cenneti’nin sonları içerisinde yer alan Cevdetiye beldesindeki Devlet Su İşleri (DSİ) regülatörü civarından ırmağa döküldüğü ileri sürüldü.
“CEYHAN IRMAĞI BÜSBÜTÜN AKDENİZ’E KADAR ARITILMAYAN BİR SUYLA KİRLETİLİYOR ŞU AN”
Yaklaşık 264 çeşit kuşun yaşadığı çevreyi ve ırmağı kirleten bu kanalizasyon suyunun ırmağa akmasına reaksiyon gösteren Kırmıtlı eski Belediye Lideri ve Kuş Cenneti kurucusu Ali Murtaza Doğan şunları söyledi:
“2002 Kastabala sulak alanında önemli tabiat alanı çalışmalarımız oldu Kuş Cenneti’ni kurduk işte 2006’da resmi açılışını yaptık. O günden beri işte bu Osmaniye’nin suyunun kanalizasyonunun arıtılmadan Ceyhan Nehri’ne bırakıldığını tespit ettik. O günlerde tekrar şikayetlerde bulunduk. Sürekli serzenişlerde bulunduk. Şu an Osmaniye’nin kanalizasyonu sizin de gördüğünüz üzere arıtılmadan DSİ’de, Tabiat Müdafaa Ulusal Parkı da bunu görüyor mu görmüyor mu bilmiyorum fakat DSİ bunu özellikle bunu, burayı korumak zorunda. Buna müdahil olmak zorunda. Hatta bu proje Hamıs Çayı’na akıyordu direkt Hamıs Çayı’nı kirletiyordu, Hamıs Çayı da Ceyhan Nehri’ni kirletiyordu temel sorun buradan bırakılmasındaki espri, temel espri, İskenderun Demir Çelik Fabrikaları buradan soğutma suyu alıyor, Ceyhan Nehri’nin çabucak regülatörün önünden. Osmaniye’nin kanalizasyonu bu suya karıştığı için bunların su alım yerini de kirlettiği için fabrika şikâyette bulunuyor ‘Bizim makinelerimiz çalışmıyor, oksitleniyor çünkü ağır metaller varmış burada, makineler paslanıyor biz makineleri çalıştıramıyoruz’ diye bu suyu buradan aşırtmalarını talep etmiş. DSİ’de Osmaniye Belediyesi’ne projeyi yaptırmış başka bir 80’lik boruyla çabucak regülatörün BS sıfırın üzerinden aşırtarak köprü olarak Cevdetiye’nin aşağısına bırakıyor. Yani yalnızca fabrikaları kurtarmak için makineleri kurtarmak için buradaki bütün biyolojik çeşitlilik köylerdeki hayvansal bilmem bütün Ceyhan Irmağı büsbütün Akdeniz’e kadar arıtılmayan bir suyla kirletiliyor şu an.
“KUŞLARI DA ÖLDÜREBİLİYOR BU KİMYASALLAR”
Durum bu ortada yani. Artık bu büsbütün sıhhatsiz bir su, arıtılmayan bir su her türlü kimyasalların evsel atıkların buraya bırakıldığı bir yer. Natürel bunları kuşlar bir kısmı beslenebiliyor lakin bir kısmı da bundan huzursuz ve ölebiliyor yani. Kuşları da öldürebiliyor bu kimyasallar. Kuş Cenneti olarak ilan edilmiş önemli sulak alan korunması gereken bir alan arıtılmayan kanalizasyonu bu cenneti yok ediyor buradaki canlıları da yok ediyor aslında.”
“BU SU BÜTÜN ÇUKUROVA’YI SULAYAN VE KARATAŞ’TAN DENİZE DÖKÜLEN BİR SU”
DİSK Emekli Sen Osmaniye Şube Lideri ve Cevdetiye beldesi sakinlerinden Metin Önal ise, “Hemen suyun kenarına baktığınız vakit bunlar pislikten meydana gelen oluşumlardır, yosunlardır. Bütün ırmak boyunca bunu görmek mümkün. 2 yıllık mücadele sonucunda 5-10 kilometre yukarda çabucak Hamıs’a dökülen su artık Cevdetiye’nin ve uzun uğraşlarla mücadelelerle Kuş Cenneti ilan edilen yerin ortasına dökülmeye başladı. Bu su kati suretle arıtılmıyor. Bu su bütün Çukurova’yı sulayan ve Karataş’tan denize dökülen bir su. Memleketler arası anlaşmalarımızda da aslında bu bir suç teşkil ediyor.
“BU SUYUN ARITILMADAN BU IRMAĞA DÖKÜLMESİ KATLİAMDIR”
Suyun kati surette arıtıldıktan sonra denize dökülmesi gerekiyor. Bu suyla bütün köylerin tarım toprakları, mesken bahçeleri, hayvanları sulanıyor. Evvelden beşerler 30 sene 35 sene önce tarlasını sulamaya giderken yanında su götürmezdi bu suyu içerlerdi. Artık kasıklarına kadar kendilerini korumazlar ise çizme giymezler ise bacakları tarlaları suladıktan 2 gün sonra yara bere içinde kalıyorlar. Bu bir cinayettir, bu bir tabiat katliamıdır, bu hiçbir insanlığa sığmaz. Kati surette bu suyun arıtılması gerek yazık günah. Burada yalnızca evsel atık yok aklınıza gelen uyuşturucudan tutun endüstrideki ağır metale kadar bütün atıklar mevcuttur. Bu nedenle olmazsa olmaz mutlak surette bu suyun arıtılması gerek. Bu suyun arıtılmadan bu ırmağa dökülmesi katliamdır” dedi.
ANKA Haber Ajansı’nın ulaştığı Osmaniye Belediyesi Özel Kalem Müdürü Muhammed Nuri Arıkan, arıtma tesisinin çalışıp çalışmadığı konusunda bilgisi olmadığını söyledi.
Belediye Basın ve Halkla Bağlantılar Müdürü Bahadır Fazilet Bülbül ise telefona cevap vermedi ve dönüş yapmadı. Yazılı olarak iletilen soruya da karşılık verilmedi.
Osmaniye Belediyesi santral görevlisinin yönlendirdiği Kanalizasyon Şefi Salih Cihan ise bahis hakkında bilgisi olmadığını belirtti ve Basın Yayın Müdürü’nün hususa hâkim olduğunu tabir etti. Belediye Lideri Kadir Kara’ya ise ulaşılamadı.
