25 Eylül 2024 Çarşamba

Filistinli Tutsak, İsrail Cezaevinde Canlı Canlı Köpeklere Parçalattırıldı

1 Ağustos Perşembe sabahı, Abdülaziz Cüneyd, bir İsrail telekomünikasyon şirketine ait bir numaradan gelen telefonla sarsıldı. Telefonun diğer ucundaki ses titrek ve üzgün bir tonda, “Oğlunuz Ömer, 17 Haziran’da hapishanede işkence sonucu hayatını kaybetti” dedi.

Cüneyd, bu acı haberi, Gazze’deki Filistinli tutukluların davalarını takip eden İsrailli insan hakları örgütü “Hamoked”ten aldı. Bu haber, 24 Aralık 2023’te Gazze’nin kuzeyindeki Cebaliye’deki evinden İsrail ordusu tarafından tutuklandığından beri kayıp olan oğlundan umutlu bir haber bekleyen Cüneyd için yıkıcı oldu.

O dönemde İsrail ordusu, Abdülaziz’in iki oğlunu tutuklamıştı: Şehit Ömer ve Yaser. Yaser, 25 Şubat’ta serbest bırakıldı ancak Gazze’nin ikiye bölünmüş güneyine sürgün edildi. Yaser, babasına, 20 Ocak’ta hapishanede kardeşi Ömer’den ayrıldığını ve o zamandan beri ondan haber alamadığını söyledi.

EVLİLİK HAYATI VE YIKIM

Ömer’in annesi, bu haberi daha da büyük bir acıyla karşıladı. Oğlunun 15 Ekim’de yapılması planlanan düğünü için hazırlık yapıyordu, ancak 7 Ekim’de savaşın patlak vermesi düğünün ertelenmesine neden olmuştu. Düğün davetiyesini elinde tutan acılı anne, “Ona bir daire tuttuk, eşyalarını aldık, nişanını yaptık. Sonra savaş çıktı… Allah’a sığınıyoruz” dedi.

VAHŞİ KÖPEKLERİ ÜZERİNE SALDILAR

Filistinli Esirler ve Serbest Bırakılanlar Kurumu, geçtiğimiz Perşembe günü 42 yaşındaki esir İslam Sersavi’nin şehadet haberini duyurdu. Bu haber, ailesi için sürpriz olmadı; yaklaşık 4 ay önce duydukları bu acı haberi doğruluyordu.

Sersavi’nin ailesi, bir önceki mahkumun bir radyo röportajında, gardiyanların Sersavi ailesinden bir esiri öldürdüğünü söylediğini duydu. Aile, eski bir mahkumdan bu haberi doğruladı.

Bir önceki mahkumun aileye anlattığına göre, Sersavi tuvalete gitmek istemiş, ancak bir kadın gardiyan bunu reddetmiş ve ona “Üzerine işe” demiş. Sersavi ise “Allah’a sığınıyoruz” diyerek karşılık vermiş. Bu cevap, işgal güçlerinin öfkesini artırmış ve yaklaşık 8 gardiyan onu döverek vahşi köpekleri üzerine salmış. Köpekler, Sersavi’yi canlı canlı parçaladı.

Kuzeni Bedran Sersavi, İslam’ın Mart ayı sonunda Şifa Hastanesi’ne yapılan bir baskın sırasında tutuklandığını, elleri bağlıyken dövüldüğünü, kemiklerinin kırıldığını ve ardından vahşi köpeklerin üzerine salındığını belirtti.

Şehit Sersavi, iki kadınla evli ve 7 kız ile 3 erkek çocuk babasıydı. İlk eşi Riham, “Onun hapishanede şehit olacağını hiç beklemiyorduk. Çok iyi kalpli biriydi” derken, ikinci eşi Semer, “Onu sadece ‘Allah’a sığınıyoruz’ dediği için öldürdüler. Suçu buydu” diye ekledi.

Bu hikayeler, Gazze’deki esirlerin İsrail tarafından zorla kaybedilmesi ve en vahşi işkencelere maruz kalmasının, işkence veya tıbbi ihmal nedeniyle ölümlerine yol açan korkunç koşullarını gözler önüne seriyor.

Kaynak: FLASH HABER TV

İlgili Haberler