22 Kasım 2024 Cuma

ERDOĞAN: KIRIM’IN UKRAYNA’YA İADESİ, ESAS İTİBARİYLE ULUSLARARASI HUKUKUN GEREĞİDİR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2021 yılında Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin kurduğu ve bu yıl ikincisi düzenlenen Kırım Platformu Zirvesi’ne gönderdiği görüntülü mesajda, “Türkiye, Kırım’ın ilhakını tanımamakta, bu adımın gayri meşru ve hukuk dışı olduğunu ilk günden beri açıklıkla savunmaktadır. Bu, sadece hukuki değil, ahlaki temelleri de olan ilkeli bir duruştur. Kırım’ın ayrılmaz parçası olduğu Ukrayna’ya iadesi, esas itibariyle uluslararası hukukun gereğidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’nin 2021 yılında kurduğu ve bu yıl ikincisi düzenlenen Kırım Platformu Zirvesi’ne görüntülü bir mesaj gönderdi. Çok sayıda hükümet ve devlet başkanının katılacağı Platform, Kırım’ın işgaline ve artan güvenlik tehditlerine karşı uluslararası etkinliği, Kremlin üzerindeki uluslararası baskıyı artırmayı, insan hakları ihlallerini önlemeyi, Kırım’ın işgalden kurtarılması ve Ukrayna’ya barışçıl iadesini amaçlıyor. Zirve’ye NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Marija Pejčinović Burić de katılacak.

Erdoğan, mesajında şunları söyledi:

“PLATFORM’UN ÇALIŞMALARINA HER DÜZEYDE KATKI VERMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”

“Kırım Platformu’nun kuruluşunun birinci yıl dönümü vesilesiyle düzenlenen bu zirvede sizlere hitap etmekten memnuniyet duyuyorum.

Kırım davasının barışçıl yollardan daha etkin bir şekilde savunulması amacıyla kurulan platformu isabetli buluyor ve destekliyoruz. Bu desteğimizi, geçtiğimiz yıl Kiev’de düzenlenen Kuruluş Zirvesi’ne, Dışişleri Bakanı’mızın bizzat katılımıyla göstermiştik. Önümüzdeki dönemde de Platform’un çalışmalarına her düzeyde katkı vermeyi sürdüreceğiz. Türkiye, Kırım’ın ilhakını tanımamakta, bu adımın gayri meşru ve hukuk dışı olduğunu ilk günden beri açıklıkla savunmaktadır. Bu, sadece hukuki değil, ahlaki temelleri de olan ilkeli bir duruştur. Kırım’ın ayrılmaz parçası olduğu Ukrayna’ya iadesi, esas itibariyle uluslararası hukukun gereğidir. Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün, egemenliğinin ve siyasi birliğinin korunması, sadece bölgesel değil, küresel güvenlik ve istikrar bakımından kritik öneme sahiptir.

“NERİMAN CELAL VE ARKADAŞLARININ BİR AN EVVEL EVLERİNE VE AİLELERİNE KAVUŞMALARI BEKLENTİMİZİ TEKRARLIYORUM”

Kırım’ın yerli halklarından olan Kırım Tatar soydaşlarımızın güvenlik ve esenliğinin temini de Türkiye’nin öncelikleri arasındadır. Kırım Tatarı vatandaşlarımız, Kırım’daki gelişmelerin yakın takipçileridir. Bu vesileyle geçen sene Platform’un Kiev’deki ilk zirvesine katıldıktan sonra gözaltına alınan Kırım Tatar Milli Meclisi 1. Başkan Yardımcısı Neriman Celal ve arkadaşlarının bir an evvel evlerine ve ailelerine kavuşmaları beklentimizi tekrarlıyorum. Tarih boyunca büyük acılara maruz kalan Kırım Tatarları, kendi anayurtlarında barış içerisinde yaşamanın haklı mücadelesini veriyorlar. Türkiye, bu süreçte Ukrayna hükümetinin ve Kırım Tatarlarının yanında olmayı sürdürecektir.

“BARIŞIN TESİSİ DOĞRULTUSUNDA GAYRETLERİMİZİ SÜRDÜRMEYE KARARLIYIZ”

24 Şubat’tan bu yana devam eden savaşın Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve egemenliği temelinde adil bir barışla sona erdirilmesi gerektiğini savunuyoruz. Türkiye olarak, bu amaçla diplomasi kanalını işler hale getirmek için büyük çaba harcadık. Mart ayında Antalya’da yapılan Dışişleri Bakanları Toplantısı, akabinde İstanbul’da ev sahipliği yaptığımız barış görüşmeleri ve son olarak tahıl konusunda varılan anlaşma gibi önemli ve somut başarılar elde ettik. 18 Ağustos’ta Lviv’e yaptığım ziyarette, bu tavrımızı bir kez daha ortaya koyduk. Ancak yakalanan ivmenin korunması ve kalıcı sonuçlara dönüşmesi, tarafların barış yolunda atacağı adımlara bağlıdır. Barışın tesisi doğrultusunda kolaylaştırıcılık ve arabuluculuk gayretlerimizi yılmadan, yorulmadan sürdürmeye kararlıyız. Savaşın bitmesi ve Karadeniz havzasının yeniden huzur ve istikrara kavuşması, sadece bölgeye değil, tüm dünyaya derin bir nefes aldıracaktır.

Bu düşüncelerle, Kırım dahil, Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne desteğimizi tekrarlıyor, bölgemizin en kısa zamanda yeniden barış iklimine kavuşmasını diliyorum.”

İlgili Haberler