24 Eylül 2024 Salı

İSTANBUL BAROSU LİDERİ FİLİZ SARAÇ ESENYURT’TA SEMİNER VERDİ

İstanbul Barosu Lideri Av. Filiz Saraç, ‘25 Kasım Bayana Yönelik Şiddete Karşı Memleketler arası Mücadele Günü’ aktiflikleri kapsamında, Esenyurt Şehit Erol Olçok Kültür Merkezi’nde seminer verdi.

Esenyurt Belediyesi’nin mesken sahipliğinde, ‘25 Kasım Bayana Yönelik Şiddete Karşı Milletlerarası Mücadele Günü’ aktiflikleri kapsamında yurttaşlarla bir ortaya gelen Saraç, ‘Kadına Şiddette Kanunlar ve Yönetmelikler’, ‘Ailede Şiddetin Önlenmesi’, ‘Uzaklaştırma Kararları’, ‘Uluslararası Düzeyde Yapılan Sözleşmeler’ ve ‘Baro Liderinin Görevleri’ başlıkları altında sunum yaptı.

Seminere; Esenyurt Belediye Lideri Kemal Bozkurt’un yanı sıra Esenyurt Kent Kurulu Lideri Mehmet Hanifi Kaya, lider yardımcıları, muhtarlar, sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileri ve yurttaşlar katıldı.

Kadına şiddette topyekün bir mücadelenin gerektiğini vurgulayan İstanbul Barosu Lideri Av. Filiz Saraç, şöyle konuştu:

“KADINA ŞİDDETLE TOPYEKÜN BİR MÜCADELE GEREKİYOR”

“Topyekün mücadele derken bunun her kurumda, toplumun her kesitinde, herkesin kendine düşen görevi bu şiddetin önlenmesiyle ilgili bilmesi manasında. Şiddeti beğenilen gören bir zihniyette yetişmişseniz hangi görevde olursanız olun bunu ona yansıtırsınız ve mücadele etmek konusunda bir azminiz olmaz. Onun için önce bizlerin birey olarak doğduğumuz günden itibaren bugüne kadar yetiştiğimiz aile ortamında, okulda, bizleri yönetenlerin kullandıkları lisanda, şiddet lisanı değil sevgi lisanı söylemleri olmalı. Tüm bunların baştan sona hayata geçirerek bizlerin çocukluktan itibaren irtibat kurmayı becerebilen; şiddetin haklısı haksızı olamayacağının, kimsenin kimseye hiçbir formda şiddet gösterme üzere bir hakkının olmadığının mantığıyla yetiştirilmeye ve devletin bu halde programlarını yapmasına ihtiyaç vardır.”

Kadına şiddeti konuşmanın bu coğrafyanın bir ayıbı olduğunu söyleyen Lider Bozkurt ise şunları söyledi:

“KADINA ŞİDDETİN TARİHİN KARANLIK SAYFALARINA GÖMÜLMESİ GEREKİYOR”

“Kadınların iş hayatına katılması, onların yüksek düzeyde birçok şeyi birebir anda organize edebilme yeteneklerinden nasıl faydalanırız yerine, bayana şiddeti nasıl önlerizi tartışmamız, konuşmamız gerçekten bu coğrafyanın ayıbı. Bunun, tarihin karanlık sayfalarına gömülmesi gerekiyor bence. Bu hepimizin fakat öncelikli olarak erkeklerin sorumluluğu diye düşünüyorum ben. Öncelikle erkeklerin ayıbı diye düşünüyorum. Bu durumun ömrün içinden büsbütün silinmesi gerekiyor. Bunu silmediğimiz ve bitirmediğimiz sürece toplumun sağlıklı davranmasını sağlamak, ilerlemek, tartışmak, konuşmak, insani ölçülerde münasebetleri sürdürmeyi beklemek hayal ötesi bir şey.

“BUGÜN BURADA BUNLARI KONUŞMAKTAN UTANIYORUM”

Bugün burada bunları konuşmayı gerekli bulmaktan utanıyorum. Daha fazla konuşma hakkını da kendimde görmüyorum. Umuyorum ki önümüzdeki süreçlerde biz, bayanlarımızın hissinden, zekasından toplum olarak nasıl daha çok faydalanabiliriz; çocuklarımızı rahat, daha çok nasıl sevgiyle birlik beraberlik içinde yetiştirebiliriz. Bunları konuşacağımız günlere olan özlemimi buradan belirterek Baro Başkanı’mıza da çok teşekkür ediyorum, buraya geldiği için. Önemli bir rol modeldir. Bütün bayanlarımızın bence örnek alması gereken bir muvaffakiyet öyküsünün sahibi. Aslında bütün bayanlarımız ruhunda, içinde, kalbinin derinliklerinde bir başarma duygusu taşıyor. Şiddet yoluyla kendini söz etmeye çalışan herkesi, her kurumu ve her tertibi kınadığımı da burada belirtmek istiyorum.”

İlgili Haberler