Bakanlıktan ‘Kayıp Çocuk Yok’ Israrı: ‘Bakan Göktaş’ın Yanıtlarına Güvenemiyoruz’
EDREMİT’İN DÜŞMAN İŞGALİNDEN KURTULUŞUNUN 100. YILI KUTLANDI
Kuva-yi Milliye hareketinin başladığı yerlerden olan Edremit ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü düzenlen törenlerle coşku içerisinde kutlandı. İlk olarak Cumhuriyet Meydanı’nı çelenk sunma töreni düzenlendi. Kaymakamlık, Garnizon Komutanlığı ve Belediye Başkanlığı makamları tarafından Atatürk anıtına çelenk sunumu yapıldı.
Balıkesir Edremit ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşunun 100. Yılı coşkuyla kutlandı. Kaymakam Ahmet Odabaş, 19. Motorlu Piyade Tugayı ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mehmet Kurugül, Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan, Balıkesir Milletvekilleri Mustafa Canbey, İsmail Ok ve diğer protokol mensupları, askeri erkan, muharip gaziler, sivil toplum kuruluşları, dernek ve oda başkanları, muhtarlar ve çok sayıda vatandaşın katıldığı kutlamalarda saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapan Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan, 100 öncesinin kahramanlarına seslendi. Esaretten özgürlüğe canını ortaya koyan kahramanları rahmet ve minnetle andı.
“ONUN İÇİN 100. YILDA VURGULAMALIYIM Kİ SİZ SADECE EDREMİTLİ DEĞİLSİNİZ, EDREMİT’İN TA KENDİSİSİNİZ”
Başkan Arslan, konuşmasında şunları söyledi;
“100 yıl önce istikbalimiz için istiklal mücadelesi verenleri, vatan ve özgürlük için direnenleri, cumhuriyetimize giden yolu açanları anmaya geldiniz. Aslında her bir Edremitli, o kahramanların yaşadıklarını bir ölçüde yaşayarak bu günlere geldi. Mesela herbiriniz, Şehit Hamdibey kadar olmasa da zorlu sınavlardan geçtiniz. Hepiniz, Kaz dağlarında 100 yıl önceki kahramanlarımız gibi olmasa da acılara şahit oldunuz. Belki Edremit gibi 797 gün işgale uğramadınız, ama hayatınızda birilerinin işgalini muhakkak tattınız. O yiğitlerin Edremit topraklarını koruduğu gibi, siz de özgürlüğünüzü, inancınızı, ekmeğinizi, yavrunuzu, yuvanızı korudunuz.
Her biriniz hayatınızın bir yerinde 100 yıl önceki Edremit misali saldırılara uğradınız. Ve Edremit gibi direndiniz. Onun için 100. Yılda vurgulamalıyım ki siz sadece Edremitli değilsiniz, Edremit’in ta kendisisiniz.
“SİZ FAKİRLİK İÇİNDE KAZANDINIZ. BİZSE ZENGİNLEŞTİKÇE KAYBETTİK, BİRBİRİMİZDEN KOPTUK, KOPARILDIK”
100. yılda size değil, o kahramanlara seslenmek istiyorum. İnanıyorum onların ruhları burada. Hatıraları capcanlı ve yaşıyor. Bu topraklar için toprağa düşenlere, bir hilal uğruna bir güneş gibi batanlara seslenmek istiyorum. Belki sesimizi duyuyorlardır. Şairin dediği gibi belki yükseklerden bizi izliyorlardır.
Edremit’in yüce kahramanları, siz, hesap yapanların oyunlarını bozdunuz, senaryolarını başlarına geçirdiniz, heveslerini kursaklarında bıraktınız. Sizin bu dağlarda, bu denizde iziniz var. Sadece Edremit’in tarihinde değil, yüreğimizde de, ruhumuzda da iziniz var. Edremitli kahraman atalarımız! Siz mücadelenizde, müdafaanızda, toprağın üstünde ve altında bir oldunuz. Maalesef biz olamadık. Ne acı ki ayrıştık, bölündük. Siz fakirlik içinde kazandınız. Bizse zenginleştikçe kaybettik, birbirimizden koptuk, koparıldık. Siz ebedi istirahatgahınızda uyuyorsunuz. Bizse derin uykulara daldık, uyutulduk, aldatıldık. 100 yıl önce mücadele veren Edremitli yiğitlere sesleniyorum. Siz, Müdafa-i Hukuk cemiyeti kurdunuz. Gazetelere ilan verip “bu memleketin hukukunu koruyacağız” dediniz. Biz hakkı, hukuku, adaleti o kadar savunamadık. Siz yakalanınca konuşması için tırnakları çekilen, işkenceler gören, Edremitli yenilmez efeler oldunuz. Herzeyi elinden alınmaya çalışılan Kaymakam Hamdi Bey oldunuz. Biz, o kadar olamadık.
“MAALESEF SADECE BU ÜLKENİN KOMUTANLARINA DEĞİL, KADINLARINA DA SAHİP ÇIKAMADIK”
100 yıl öncesinin Edremitli kadınlarına seslenerek şunları söylemek isterim. Siz 100 yıl önce, bu yurdun ordusunun gömleğini pantolonunu hazırladınız. Biz sizler kadar ordumuza sahip çıkamadık. Kumpaslardan kurtaramadık. Maalesef sadece bu ülkenin komutanlarına değil, kadınlarına da sahip çıkamadık. Özgecanları ve daha nice kadınlarımızı hayatta tutamadık. Sizlerin vücudundaki yaralar, kurşunlar onur madalyanız, Bugün kadınlarımızın vücutlarındaki morluklarsa bizim utancımız oldu.
“KURUCULARIMIZA, KAHRAMANLARIMIZA EDİLEN İFTİRALARA, KÜÇÜMSEMELERE, HAKARETLERE SON VEREMEDİK”
100 yıl öncesinin Edremitli çocuklarına sesleniyorum. Siz kartpostal satıp, çiçek satıp parasını verip bu toprakları savundunuz. Bizse küçük çocukları bile savunamadık. Çocuk evliliklerinin önüne geçemedik. Çocuklara yapılan iğrençlikleri durduramadık. 100 yıl önce, hayal kuran Edremitli çocuklar vardı. Bugünse çocukların umutlarının çalınmasına engel olamadık. Edremit, kahramanlarına 100 yıl önce sahip çıktı. İşte Hamdibey. Ona, her şeye rağmen, tehditlere rağmen, yokluklara rağmen, güce rağmen sahip çıktı. Biz kahramanlarımıza sizin gibi sahip çıkamadık. Kurucularımıza, kahramanlarımıza edilen iftiralara, küçümsemelere, hakaretlere son veremedik.
“AYAĞINDAKİ PRANGALARI KIRIP ATMAYI SİZDEN ÖĞRENDİK”
100 yıl önce bu topraklarda başkalarının emrine girmediniz. Edremitliyi değil öldürmeye, hakarete, yokluğuna, yoksulluğuna bile sessiz kalmadınız. Biz o kadar olamadık. Ama öğrendik. Giydirilen kefeni parçalamak nasıl olur sizden öğrendik. Ayağındaki prangaları kırıp atmayı sizden öğrendik. Ayağa kalkmayı sizden öğrendik. Yani Edremitin 100 yıl önceki o muhteşem mazisine diyorum ki biz sizin gibi olamadık. ama sizden çok şey öğrendik.
“ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ KEFENE SARDIRMAYACAĞIZ”
Edremit’in kurtuluşunun 100. yılında ant olsun ki, Atatürk’e, Şehit Hamdi Bey’e, Kuvay-i Milliye’ye, Edremit’in yiğitlerine, devleşen çocuklarına, muhteşem ruhlu kadınlarına kurtuluş savaşının o muzaffer ordularına borcumuzu ödeyeceğiz. Kollarından, bacaklarından, canlarından geçen ama bağımsızlığından geçmeyen Edremitli kahramanlarımızın yolundayız. Özgürlüğümüzü kefene sardırmayacağız, selasını okutmayacağız. Akılcılığı gömdürmeyeceğiz, çağdaşlığı öldürtmeyeceğiz. 100. yılında andığımız kahraman Edremitlilerin yolunda, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün izinde daha büyük bir inanç ve azimle yürüyeceğiz. 100 yılımızda siz kara toprağın altındakiler, biz üstündekilere ilham olsun. Yenilenmemize vesile olsun. Cesaretiniz bugüne ışık tutsun, mücadeleniz yolumuzu aydınlatsın. Ruhunuz şad, mekânınız cennet olsun. Edremitli olmakla bize gurur yaşatan atalarımıza selam olsun. Edremitlilerin bükülmez bileklerine, korku bilmez yüreklerine selam olsun. Kurtuluşumuzun 100. Yıldönümü kutlu olsun.”
Konuşmanın ardından Menderes Bulvarındaki resmi geçit töreni düzenlendi. Halk oyunları ekiplerinin temsil ettiği Edremit efeleri protokol mensuplarına Türk bayrağı hediye etti. Ardından tören geçişleri başladı. Askerler, sivil toplum kuruluşları, dernek ve odalar ile ilçedeki işletmeler yaya olarak ve araçlarıyla gerçekleştirdiği resmi geçit ilgiyle izlendi.
ATATÜRK GENÇLİK VE KÜLTÜR MERKEZİ
Edremit’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. Yılı etkinliklerinde Edremit Belediyesi tarafından yaptırılan Atatürk Gençlik ve Kültür Merkezi açıldı.
Akşam ise fener alayı ve İsmail Özkan konseri düzenlendi.