BURHAN DEMİRCİOĞLU

Osmaniye’de 4 yıl önce geçirdiği trafik kazasından sonra yatağa bağımlı kalan 20 yaşındaki yeğeni Sultan Kurt’a bakan Sariye Hoşça, ‘evde bakım’ maaşının yetmediği belirtti. Hoşça, “Bunun sürekli fizik tedavisine muhtaçlığı var Sultan’ın. Onun için ben bunu ayda bin 500 lira fizikçiye veriyorum ondan sonra bin lira bezine veriyorum, 3 bin 300 lira bakıcı aylığı alıyorum ben. Onun için ayda 1000-1500 lira elektrik geliyor. Yeşil kart olduğu için indirim falan yapıyorlar lakin tekrar de yetmiyor. Artık ben de kanser hastası oldum öyle olunca da bakımda zorlanıyorum” dedi.

Osmaniye’nin Sumbas ilçesi Gafarlı köyünde yaşayan 20 yaşındaki Sultan Kurt, 2018 yılında Kadirli’de yolun karşısına geçerken bir aracın çarpması sonucu ağır yaralandı. Aylarca komada kalan genç kız çeşitli hastanelerde tedavi gördü ve en son tedavi gördüğü Adana’da teyzesi bakmaya başladı. 4 yıldır yatağa bağımlı yaşayan Sultan Kurt’a bakan teyze Sariye Hoşça da kanser hastalığına yakalandı. Ekonomik problem çeken aile genç kıza bakmakta maddi yönden zorlanıyor. Anne Hayriye Kurt, 16 yaşındaki zihinsel ve fizikî engelli kızı Filiz Kurt ile köyde ilgilenmek zorunda olduğu için Adana’daki kızı Sultan Kurt’u orta sıra görmeye gidiyor.

“YÜZDE YÜZ BAKIM HASTASI”

Yeğenine bakan teyze Sariye Hoşça, yaşadıkları sorunları şöyle anlattı:

“Sultan, Kadirli’de kaza yaptı 15 yaşındayken lise 1’e gidiyordu. 40 gün Osmaniye’de yattı ondan sonra enfeksiyon kaptı Gaziantep’te yattı sonra Yüreğir Devlet Hastanesi’ne getirdik. Yüzde yüz bakım hastası Sultan. Onun için Adana’da tedavi gördüğü için Kent Hastanesi’nde tedavi görüyor orada. Bacımın bir engelli çocuğu daha olduğu için buna köyde bakamıyor ikisine. İkisine bakımı çok sıkıntı olduğu için bu çocuk Adana’da tedavi görüyor. Bunun sürekli fizik tedavisine gereksinimi var Sultan’ın. Onun için ben bunu ayda bin 500 lira fizikçiye veriyorum ondan sonra bin lira bezine veriyorum, 3 bin 300 lira bakıcı aylığı alıyorum ben. Onun için ayda 1000-1500 lira elektrik geliyor yeşil kart olduğu için indirim falan yapıyorlar ancak tekrar de yetmiyor.

“BEN DE KANSER HASTASI OLDUM”

Şimdi bende kanser hastası oldum. Öyle olunca da bakımda da zorlanıyorum. Eşim de inşaattan emekli, onun için yani bu bakım şeylerinden çok zorlanıyorum yetmiyor. Yani bakmaya gücüm de yok şu an ben de hastayım esasen. Ben kanser hastasıyım, midemi aldılar benim, onun için midemi alıp bağırsağa bağladılar. Artık o öyle olunca bu sefer de karaciğerim bozuldu siroza döndü su topluyor. Her hafta denetime gidiyorum Kent Hastanesi’ne sabah gidip akşam geliyorum. Tabi bu çocuğun mama saati geliyor, altının değişme vakti geliyor o vakit mecburen birilerine para veriyorum. Geliyor 2-3 ün yatılı kalıyor ondan sonra konutuna gidiyor. Ben hastaneye gittiğim vakit sabah gidip akşam geliyorum. Bunun bakımı da çok sıkıntı ne yapacağımı bilmiyorum. Çok maddi zorluklar yaşıyorum.”

“İKİ ÇOCUĞUMDA ENGELLİ”

Anne Hayriye Kurt ise şunları söyledi:

“Birisi Adana’da birisi burada engelli, zihinsel engellisi kolu çolak böyle gözü görmüyor. Adana’ya gidiyoruz duramam diyor buraya geliyorum, burada duruyorum. Bunun yanında da durmak işte ikisine bakamıyorum. Adana’ya gidiyorum yol parasıymış işte bez parasıymış derken, eşimin işi hiç yok bir yevmiye oluyor o tarla işiyle uğraşıyor. Onunla ben de geçinemiyorum. Bir de belediyeye vardım bulamadım dedim ki ‘Başkanımla görüşmek istiyorum’, yardımcısı çıktı. ‘Engelli çocuğum için yatak alacağım köye getireceğim’ dedim. ‘Sumbas Belediyesi’ne gideceksin’ dedi. Oraya vardım o da dedi ki bana ‘Kaymakamlığa git’. Kaymakamlığın işi değilmiş o ben muhtarımızdan sordum. Neyse dedi ki beni yollarken oradan ‘Birisi ölecek kalacak da yatak çıkarsa veririz, yalnız şey yapamam ben, yok şu an’ dedi. İki sefer vardım biri geçen 3 hafta oluyor, bulamıyorum lideri yani bulamadım. Dedim altının karyolasını verseniz üstünü de yönetim ederiz dedim ‘biz size haber ederiz’ dedi.”

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Detaylar

Sariye Hoşça

Hayriye Kurt

İlgili Haberler

ŞANLIURFA’DA MISIR HASADI BAŞLADI… ABDULLAH MELİK: “1 KİLOGRAM MISIRIN MALİYETİ YAKLAŞIK OLARAK 5 LİRA 54 KURUŞTUR, MISIRIN 7 LİRA 74 KURUŞA SATILMASI GEREKİYOR Kİ ÜRETİCİ KAR EDEBİLSİN”

FATİH ERBAKAN: “AÇLIK HUDUDUNUN OCAK İTİBARİYLE 10 BİN LİRA OLACAĞI BİR ÜLKEDE, 8 MİLYON İNSANI AÇLIĞA MAHKÛM EDEMEZSİNİZ”

SİNOPLU PAZARCI: “BUGÜN DOMATESİ 10 LİRAYA ALIYORUZ, 13 -15 LİRAYA SATIYORUZ. 15 LİRAYA SATSAK DA PARA KAZANAMIYORUZ”