İşte geldi çattı anneliğin ve hatta ebeveynliğin dönüm noktalarından biri.

Evet ek gıda dönemi her anne babanın heyecanla beklediği, bebeğin belki de ilk bağımsızlığını ilan ettiği o an.

Ama tabii ki bu dönemde her dönem olduğu gibi oldukça çok soru işaretleri ile dolu.

Yine her kafadan bir ses…

“Püre yap”

“Katı verme yiyemez”

“Boğazına kaçar”

“2 yaşından önce asla…”

Ve daha sayamadığım onlarcası hatta yüzlercesi.

E Peki Ne Yapacağız?

Öncelikle sakin kalmak ve yavaş yavaş adım atmak en önemli nokta.

E bir de geçiş sürecinde karar vermeniz gereken bir kısım daha var; BLW yöntemi ile mi ek gıdaya geçeceksiniz yoksa geleneksel yöntemi mi tercih edeceksiniz?

Şahsen biz bu süreçte herhangi bir şeyi püre yapıp vermedik. BLW yöntemi ile başlayıp arada ağzına tıkıştırmak suretiyle gelenekselleşsek de, çoğunlukla süreci bebeğimizin liderliğinde götürdük. Bunun da faydasını ciddi anlamda gördük diyebilirim.

Dolayısıyla ben de bugün sizlere BLW tecrübelerimizi aktaracağım.

BLW Nedir?

Bebek Liderliğinde Beslenme (BLW), bebeklerin 6. aydan itibaren kendi kendilerine beslenmelerini teşvik eden bir beslenme yöntemidir. Bu yöntemde, bebekler püre veya kaşıkla beslenmek yerine, parmak gıdaları seçerek ve kendi hızlarında yiyerek beslenirler.

BLW Yönteminin Faydaları Nelerdir?

• Bağımsızlığı Teşvik Eder: Bebeğin kendi kendine beslenmesi, özgüven ve bağımsızlık duygularını geliştirmesine yardımcı olur.
• El-Göz Koordinasyonunu Geliştirir: Parmak gıdaları tutmak ve yemek, bebeğin el-göz koordinasyonunu ve ince motor becerilerini geliştirmeye yardımcı olur.
• Sağlıklı Beslenme Alışkanlıklarını Teşvik Eder: Bebeğin kendi gıdalarını seçmesi ve yemesi, sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmesine yardımcı olur.
• Yemek Yemeyi Keyifli Hale Getirir: Bebeğin kendi kendine beslenmesi, yemek yemeyi eğlenceli ve keyifli bir deneyim haline getirir.

BLW Yöntemine Nasıl Başlanır:

• Bebeğinizin Gelişimine Dikkat Edin: Bebeğinizin başını dik tutabilen, desteksiz oturabilen ve nesnelere uzanıp tutabilecek kadar gelişmiş olması çok önemli.
• Gıdaları Doğru Şekilde Hazırlayın: Bebeğinizin boğazına kaçabilecek sert gıdalardan kaçının. Gıdaları yumuşak ve kolay çiğnenebilir hale getirin. Bu arada zaman zaman bebekler öğürme refleksi göstereceklerdir. Bu esnada “eyvah çocuk boğuluyor” diye panik olmayın. Gözlemleyin ve takip edin. 😊
• Güvenli Bir Beslenme Ortamı Oluşturun: Bebeğinizi boğulma riskinden korumak için gözetim altında bulundurun.
• Sabırlı Olun: Bebeğinizin yeni tatlara ve dokulara alışması zaman alabilir. Sabırlı olun ve onu teşvik etmeye devam edin.

Peki Biz Neler Yaşadık?

Öncelikle BLW yöntemi denediğimiz için bunun faydasını çokça bolca gördük.

Bir kere bebeğin kendisinin liderlik ettiği bir aktivite haline dönüşmesi süreci daha da eğlenceli hale getirdi.

Ardından özgüven, kas gelişimi, motor becerileri gibi noktalarda da oldukça faydasını gördük ve yaşadık.

Yemek seçme durumu oldukça azaldı.

Hatta biz 7’nci, 8’inci aydan sonra evde pişen her yemeği bebeğimizin de yiyebileceği şekilde pişirdik. Biz ne yersek o onu yedi. O ne yerse biz de aynısı yedik. Böylece evde herkese ayrı yemek de pişmedi. Ki bence en büyük avantajlardan biri de buydu.

Kırmızı meyveler ilk 1 yıl yok diyen de oldu ilk 2 yıl diyende.

Ama canımız doktorumuz oldukça bilimsel açıklamalar ile kırmızı meyveleri 1 yıl öncesinde de verebileceğimizi söyledi. Tek kritik noktamız bal, süt ve aşırı tuzdu. Bunları da zaten 1 yıl hayatımıza sokmadık. Arada -normal oranda- tuzlu yiyecekler elbette yedi burada da aşırı bir kısıtlamamız olmadı.

Yani biz yesin diye zorlamadık. Ne isterse onu yemesine müsaade ettik. -Elbette sınırlar içinde çikolata, şeker vs gibi yiyeceklerden bahsetmiyorum.-

Peki Nasıl Başladık?

Biz ilk gün kendisine bir tavada yumurta yaptık ve parçalara böldük. Zaten keşfediyor, bakıyor, yemeye çalışıyor ve atıyor.

3 gün boyunca yumurtayı denedikten sonra hızlıca 3 gün de yoğurt denettirdik. (Özellikle alerjen olabilecek besinleri önce denetmeyi tercih ettik. Tabii ki doktorumuzun da onayıyla. Siz de eğer böyle bir yaklaşım ile ilerleyecekseniz mutlaka doktorunuza danışın.)

Ardından peynir, ceviz, fındık derken, aralarda sebzelerden de denettirmeyi ihmal etmedik.

Tarhana çorbası ile başlayan yolculuğumuz ardından mercimek, sebze çorbaları ile devam etti. Bu arada bizim çocuğumuz alerjen bir bünyeye sahip olmadığı için bu süreçleri biraz daha rahat geçirdik diyebilirim.

Bu arada diş çıkartma döneminde de olduğu için kemikli pirzolayı da eline verip hem dişlerini kaşımasını teşvik ettik hem de eti denemesini. (Şuralarda bir yerlerde linçlenecek gibi hissediyorum ama olsun.)

Unutmayın: Bebeğinizle öğünlerde birlikte oturmak ve ona sağlıklı beslenme konusunda örnek olmak bu süreçte çok önemli. Sabrınızı kaybetmeyin, onu teşvik edin ve bolca öpüp sarmalayın. Yani bu süreçte bebeğinizle birlikte siz de birçok şeyi yeniden öğreniyorsunuz. Birlikte keyfini çıkartmaya bakın. 😊

 

Kaynak: FLASH HABER TV