16 Eylül 2024 Pazartesi

Eyvah Çocuğum Kreşe Başlıyor!

Ebeveynlik eşittir yetersizlik duygusu. Her şeyi -olduğu kadar- doğru da yapsa insan, hep bir şeyler eksik mi acaba diye düşünüp duruyor.

İşte kreşe vermek, bakıcı tutmak, kendin bakmak da ebeveynlere “Doğru mu yapıyorum, yoksa yanlış mı?” dedirten konuların başında geliyor.

Mesela ben “Çocuk da yaparım kariyerde” diyenlerdenim. Doğum yapar yapmaz iş hayatına yeniden döndüm. Ve bilin bakalım nelerle uğraştım? Bakıcı krizleri. Bakıcısızlık, aile desteği, bakıcı bulamadığımız için sürekli bir “Ben ne yapacağım?” kaygıları ve tabii ki kavgaları.

Ertelenen toplantılar, gidilemeyen ofis günleri, emzirirken toplantıya girmek, bebeğin uykusuna göre işleri ve toplantıları planlamak. Tüm bu hikayede hayatta kalmak ve kendine bakabilmek.

Ve dahası…

Hep derim “Bakıcısızlıktan çektiğim kadar çocuğumdan çekmedim” diye… Neyse…

Gel gelelim olanlara.

Bizim çocuk 10 aylık olunca bir yardımcı abla bulabildik şükürler olsun.

Fakat o da gidecek korkusuyla ben kreş bakmaya başlamıştım bile. Hadi dedim gittiği yere kadar çocuk da tek uykuya düşene kadar devam edelim bu hayata.

E gel zaman git zaman bizim çocuk evde sıkılır hale geldi. Yok dedik bu böyle olmayacak kreş işini hızlandırmamız lazım. 15 aylık olunca düştük okul yollarına. 3 gün alıştırma sonrası full gün.

Allah’ımmmmm o da ne… Bir anda gelen ferahlama. Bir an da gelen “Ohhh beee”ler.

Ve o kutsal cümle “Keşke daha önce verseydik”

Evet evet yanlış duymadınız. Keşke daha önce verseydik dedik ailece.

İçinizden;

“Ay daha çok küçükmüş”

“Zor olmadı mı?”

“E kendini ifade edemez ki o”

“Yazık evde kalsaydı keşke”

“Uzmanlar 2 yaştan öncesini önermiyor”

“Ay yok bensiz yapamaz, ben o kadar erken veremem”

“98273 yaşına kadar çocuğuma ben bakacağım veremem öyle kreşe falan”

Dediğinizi duyar gibiyim.

Hepsine şöyle cevap vereyim.

“Ay daha çok küçükmüş”

Hayır değildi. Çocuğumuzun kendini tanımasına ve yapabildiklerini yapmasına izin verdiğimiz için aklı da fikri de gayet yerindeydi. Olayların da, olanların da gayet farkındaydı.

“E kendini ifade edemez ki o”

Yanlış. Kendini gayet de ifade edebiliyordu. Çünkü leb dese leblebi demeye, onun kendini ifade etmesine fırsat veren ve birey olduğunu unutmadan davranan ebeveynleri vardı.

“Yazık evde kalsaydı keşke”

Yazık, daha önce gitseydi keşke.

“Uzmanlar 2 yaştan öncesini önermiyor”

Hangi uzmanlar?

“Ay yok bensiz yapamaz, ben o kadar erken veremem”

Peki ya o sensiz değil de sen onsuz yapamıyorsan?

“98273 yaşına kadar çocuğuma ben bakacağım veremem öyle kreşe falan”

Bu da bir seçenek tabii.

Çocuğum Kreşe Başlamaya Hazır mı?

Aslında bu soru yanlış. Soruyu şu şekilde çevirelim ve bir de böyle bakalım; Çocuğumu kreşe nasıl hazırlayabilirim?

Çocuğunuz anne babadan veya ana bakıcıdan kısa süreli ayrı kalabiliyor mu?

Çocuğunuzun sizden başka bakım verenlerinin olması ve ailenin farklı bireyleri ile kuracağı bağlar hem onun gelişimini destekler hem de kreş yolcuğunuzda size artı puan yazar.

Yabancılarla iletişim kurabiliyor ve yeni ortamlara uyum sağlayabiliyor mu?

Mesela dışarda çocuğuma adı sorulduğunda onun cevap vermesi için beklerim. Eğer cevap vermiyorsa ben de cevap vermem ta ki soru bana sorana kadar. Yani çocuğunuz adına davranmaktan vazgeçmek onun yolculuğunu destekleyecektir.

Temel ihtiyaçlarını (yemek yemek, tuvalete gitmek) kendi başına karşılayabiliyor mu?

Yemek yemesine fırsat vermelisiniz. Boğulur diye her şeyi püre yapıp yedirir, üzerine bir de siz yedirirseniz ve buna da devam ederseniz eyvah eyvah. 😊 Fırsat verin ve çocuğunuzun yapacaklarını heyecanla izleyin.

Basit talimatları anlayabiliyor ve uygulayabiliyor mu?

Basit talimatları anlaması için talimatları basitleştirin ve uygulamasına izin verin. İşte bu kadar!

Diğer çocuklarla oyun oynamaktan hoşlanıyor mu?

Hadi ver abiye topunu.

Aaaa küserim ama.

Bir daha dışarı çıkarmayacağım seni.

Dokunma.

Elleme.

Orası pis.

Ellerini yere sürme.

Ve daha fazlası…

Unutmayın: Hepimiz çocuklarımız için en iyi ebeveynleriz. Ama kendi kaygılarımız, kavgalarımız yüzünden proje çocuklar yetiştirmeye çalışıyoruz. Biraz bırakmak, biraz rahat olmak, sınırları aşmak, sınırları koymak, o yapamaz demek yerine onu teşvik etmek de bizim elimizde.

Herhangi bir durum için sorulması gereken soru “Çocuğum hazır mı?” değil, “Ben hazır mıyım? Çocuğumu nasıl hazırlarım?” olmalı. İşte tüm cevaplar o zaman anlam kazanacak ve anlamını bulacak.

Özetle; biraz rahat olmak hepinize iyi gelecek. 😊

Kaynak: HABER MERKEZİ