Site icon Flash Haber

Saadet Partisi: “Çocuk Cinayetleri İçin İdam Cezasını Yasalaştıralım”

Saadet Partisi Kadın Kolları’nın planlama ve eğitim kampın açılış konuşmasını yapan Kadın Kolları Başkanı Nurgül Beytiye Ekinci, hükümete çağrıda bulundu. Ekinci, “Gelin hep birlikte; Ceza Kanunu’nda ve İnfaz Yasası’nda değişiklik yaparak cezaların caydırıcılığını artıralım. Cinayet ve özellikle çocuk cinayetleri için çerçevesi çok net şekilde belirlenmiş bir kapsamda idam cezasını yasalaştıralım” ifadelerini kullandı.

Saadet Partisi Genel Merkez Kadın Kolları, “Gönülden gönüle yeni bir dünya” başlığı ile 2 gün sürecek Planlama ve Eğitim Kampı Ankara Kızılcahamam’da başladı. Kampın açılışında konuşan Saadet Partisi Kadın Kolları Başkanı Nurgül Beytiye Ekinci, iktidarın izlediği politikalara dikkat çekerken, düzenleme çağrısında bulundu. Ekinci ayrıca rahmet-i Rahman’a kavuşan Milli Görüş lideri Necmettin Erbakan’ı, eski YİK Başkanı Oğuzhan Asiltürk’ü ve Saadet Partisi Kurucu Genel Başkanı Recai Kutan’ı andı.

“BUGÜN DIŞARIDA KOLLUK KUVVETLERİNDEN ÇOK KRİMİNAL CANİLER VAR”

Toplumsal ve kamusal ahlâksızlığın ayyuka çıktığını ifade eden Ekinci, 2002 yılından itibaren düzenli ve kasıtlı olarak adalet mekanizmasının yavaşlatıldığını kaydederek, “Ülkemiz, mahkemelerin etkisini yitirdiği, hiç kimsenin kendisini güvende hissetmediği, suçluların adeta ödüllendirildiği ve mazlumların mağdur edildiği bir hukuk, daha doğrusu hukuksuzluk, sistemi ile idare ediliyor. Darmadağın olan bu adalet mekanizması ilk önce emniyeti ve sonra da sokakların güvenliğini ortadan kaldırdı. Emniyet birimlerinin yakaladığını, mahkemeler serbest bırakıyor. Bugün dışarıda kolluk kuvvetlerinden çok sicil kaydı arşa ulaşmış kriminal caniler var” dedi.

“BUGÜN ORGANİZE SUÇLARDA AVRUPA LİDERİ KONUMUNDAYIZ”

İktidarın bozduğu sistemi yamalı bohça gibi toparlamaya çalıştığına dikkat çeken Ekinci, çetelere yönelik her gün bir operasyon yapıldığına vurgu yaparak, “Bugün organize suçlarda Avrupa lideri konumundayız. Suç çeteleri ve devlet çalışanları adeta iç içe geçmiş durumda. Gençlerimiz iktidarın acizliğinden dolayı uyuşturucuya, suça ve kötülüğe sürükleniyor. AK Parti’nin iktidara geldiği yıl doğan çocuklar, bugün üniversite mezunu oldu, askerlik vazifesini bitirdiler ve yuva kurmaya başladılar. Maalesef eğitim sistemimiz gençlerimize ahlâkı, erdemi, iyiliği, empati duygusunu aşılayamamış; onları donanımlı bir birey olarak yetiştirememiştir. Sokaklara bakıyoruz artık güpegündüz cinayetler işleniyor. Kan donduran bir vahşetle hem de” ifadelerini kullandı.

“GÜVENLE GEZMEK EN DOĞAL HAKKIMIZ”

İktidara seslenen Ekinci, kadınların ve çocukların her gün sıradaki biz miyiz diye korktuğunun altını çizerek, “Eylül ayında 34 kadın öldürüldü ve Ekim ayında cinnetin son noktasına ulaştık. Şehirlerimiz cinnete, kaosa, anarşiye ve şiddete teslim etmeyeceğiz. Ülkemin sokaklarında güvenle dolaşmak en doğal hakkımız ve bu hakkımızdan asla vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.

“ÇOCUK CİNAYETLERİNE İDAM CEZASINI YASALAŞTIRALIM”

TBMM’ye seslenen Ekinci, hem iktidara hem de muhalefete seslenerek, “Gelin hep birlikte; Ceza Kanunu’nda ve İnfaz Yasası’nda değişiklik yaparak cezaların caydırıcılığını artıralım. Cinayet ve özellikle çocuk cinayetleri için çerçevesi çok net şekilde belirlenmiş bir kapsamda idam cezasını yasalaştıralım. Burada daha sonra siyasi bir intikam aracına dönüşmemesi için ‘çerçevesi net bir şekilde belirlenmiş ve cinayetle sınırlı’ olması bizim için en önemli kriterdir. Bunun altını dikkatle çiziyoruz. Toplum olarak adalet duygumuzu derinden sarsan çocuk cinayetleri karşısında hep birlikte, ‘İdam gelsin!’ seslerini duyuyoruz. Bu vahşice eylemler karşısında bunun gerekliliğini savunuyoruz.  Bizler biliyoruz ki mevcut iktidarın artık yapacağı bir şey kalmamıştır. Kontrolü kaybetmiştir” diye konuştu.

“RTÜK, İKTİDARIN KONTROLÜNDEKİ MEDYAYA NE CEZA KESEBİLİR NE DE YAPTIRIM UYGULAYABİLİR”

Televizyon kanallarında yayınlanan program ve dizilere yönelik de konuşan Ekinci, ekranların şiddet ve ahlâksızlık mesajlar verildiğine dikkat çekerek, “Halkımız şiddetin, yalanın ve aldatmanın her türlüsüne maruz kalmaktadır. Sonuçta biz her gün yeni bir şiddet haberiyle uyanıyoruz. Türkiye bugün maalesef; radikalleşen İslami söylemlerle eş zamanlı olarak çağın en ahlâksız sahnelerine kol kanat geriyor. Bu konuda ne örnekleri saymam mümkün ne de gelen tepkileri. RTÜK, iktidarın kontrolündeki merkez medyaya ne ceza kesebilir ne de yaptırım uygulayabilir. Sermayeyi ve şahsi bekayı her şeyin üzerinde gören ilkesiz ve liyakatsiz yönetimin bu iki tavrı ekranlardan uzaklaştırması elbette mümkün değildir” dedi.

“DEVLETİMİZİ ZALİME DESTEK VERİR HALE GETİRDİLER”

İktidarın dış politikada izlediği yol nedeniyle ciddi zararlar verdiğine dikkat çeken Ekinci, iktidarın izlediği İsrail’e yönelik tavrına vurgu yaparak, “Düşünebiliyor musunuz, tüm dünyaya örnek olan medeniyetimizi, yüzlerce yıldır bütün mazlumlara el uzatan devletimizi, zalime destek verir hâle getirdiler! Gemiler aylarca bizim limanlarımızdan kalkıp, Siyonist teröristlere mal taşıdı. Biz elhamdülillah bu konuda da tertemiz bir hareketiz. Bizim Gazze şehidimiz var. Hem de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kürsüsünde. Hem de iktidarın gözünün içine baka baka, ‘İsrail’le ticaret Filistin’e ihanet’ diyerek canını verdi. Lâfı eveleyip gevelemeye gerek yok. Özgür Filistin semalarında gezen terör uçaklarının yakıtını bu iktidar gönderdi. Silah yapımında kullanılan çelik ve demiri bu iktidar gönderdi. Teröristler Gazzeli mazlumları katlederken yedikleri kumanyaları bu iktidar gönderdi. Kimse ama hiç kimse; bizden olup bitenleri hazmetmemizi beklemesin. Kardeşimiz ölürken biz yaşamanın lezzetini almayacağız, önümüze bakmayacağız. Hiçbir şeyi unutmayacağız ve unutulmasına da izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

“TÜRKİYE’Yİ MEVCUT ŞARTLARDAN ÇIKARACAK TEK HAREKET MİLLİ GÖRÜŞ’TÜR”

Türkiye’de yıllardır kökeni Roma İmparatorluğu’na dayanan ‘kuru ekmek, sirk siyaseti’nin uygulandığına dikkat çeken Ekinci, iktidarın vatandaşların gerçek gündemden uzaklaşması için çalıştığını belirterek, “Bugün Türkiye’deki kutuplaştırıcı ve nefretle örülmüş siyaset dili adeta bir sirk vazifesi görmektedir. İnsanımızın dikkatini, ülkemizin gerçek sorunlarından uzaklaştırmaktadır. Hamaset, demagoji ve bunların esiri olmuş retorik; siyasal açıdan demokratikleşememiş; ekonomik açıdan kalkınamamış iktidarların izlediği yoldur. Bizim tam da buna itirazımız var. Türkiye’yi mevcut şartlarından çıkaracak tek hareket Milli Görüştür. Tek siyasi parti Saadet Partisi’dir” dedi.

Exit mobile version