Manisa’nın Kula ilçesinde 2 kişiyi darbetmekle suçlanan ve görevden uzaklaştırılan Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez, görevine iade edildi. Göreve iade kararı veren mahkeme kararında, “İdareye tanınan takdir yetkisinin anayasa ve yasadaki amacına uygun olarak kullanılmadığı kanaatine varıldığından, davacının görevinden sürekli olarak uzaklaştırılması sonucunu doğuracak biçimde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır” denildi.

Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez, iddiaya göre; geçen yıl 27 Haziran’da parke taşı temini için şirketiyle sözleşme imzaladıkları M.U. ile H.D.’yi yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle belediyeye çağırdı. Başkan Dönmez, firmayla olan sözleşmesini feshetmek istedi. Bunun üzerine çıkan tartışmada firma yetkilileri ile Başkan Dönmez arasında arbede yaşandı. Sesleri duyarak içeri giren Başkan Dönmez’in koruması Rıza Gidiş ve şoförü Mustafa Onur Aksoy, firma yetkilileri M.U ve H.D.’yi makam odasından çıkardı. M.U. ve H.D., Başkan Dönmez’in makam odasında darbedildiklerini iddia ederek, polise başvurdu. Şikayet sonrası Dönmez, şoförü Aksoy ve koruması Gidiş, gözaltına alındı. Kula İlçe Emniyet Müdürlüğü’ndeki ifadelerinin ardından mahkemeye sevk edilen Mustafa Onur Aksoy ve Rıza Gidiş, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

YERİNE SEMRA GÜNDÜZ SEÇİLMİŞTİ

Başkan Dönmez de Kula Devlet Hastanesi’nden darp raporu aldıktan sonra emniyete giderek M.U. ve H.D.’den şikayetçi oldu. Gözaltına alınan M.U. ve H.D., ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Başkan Dönmez de 30 Haziran’da sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemede ‘Yağma suçuna azmettirme’ iddiasıyla tutuklandı. Başkan Hikmet Dönmez 29 Temmuz’da, şoförü Mustafa Onur Aksoy ve koruması Rıza Gidiş ise 6 Ağustos’ta tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Soruşturma nedeniyle Dönmez, görevden uzaklaştırıldı. Dönmez’in yerine 8 Temmuz’da yapılan seçimlerde meclis üyesi Semra Gündüz, başkanvekili seçildi.

BELEDİYE BAŞKANLIĞI GÖREVİNE KALDIĞI YERDEN DEVAM EDECEK

Olaya ilişkin soruşturma tamamlanarak dava açıldı. İddianamede Dönmez, şoförü Aksoy ve koruması Gidiş hakkında ‘Hukuki alacağın tahsili amacıyla yağma’, ‘Vücutta kemik kırığı oluşacak şekilde kasten yaralama’, ‘Basit yaralama’, ‘Tehdit’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçlarından diğer sanıkların ise ‘Darp’ suçlamasıyla cezalandırılması talep edildi. Dava süreci devam ederken Dönmez, avukatları aracılığıyla İçişleri Bakanlığı tarafından hakkında verilen görevden uzaklaştırma kararı hakkında Manisa İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Manisa İdare Mahkemesi tarafından yapılan değerlendirme sonucu Başkan Dönmez hakkındaki soruşturma ve davanın geldiği safahat göz önüne alındığında delilleri karartma durumunun ortadan kalkması sebebiyle tedbiri durdurma kararı aldı. Mahkemenin aldığı karar doğrultusunda İçişleri Bakanlığı tarafından Başkan Hikmet Dönmez’in görevine dönmesine onay verildi. Alınan bu kararın ardından Başkan Dönmez’in belediye başkanlığı görevine kaldığı yerden devam edeceği belirtildi.

‘HUKUKA UYARLIK BULUNMADIĞI SONUCUNA VARILMIŞTIR’

Mahkeme tarafından alınan kararda şu ifadeler kullanıldı: “Delillerin büyük oranda toplanmış olması ve karartılma tehlikesinin bulunmaması gerekçesiyle davacının tutukluluk halinin sona erdirildiği, diğer yandan söz konusu olay nedeniyle yargılaması devam eden ceza davası dosyasında birden çok sanık ve tanık bulunması nedeniyle yargılamanın, ilgilinin görev süresinin sonuna kadar sürme ihtimalinin yüksek olduğu, ayrıca soruşturma ve davanın geldiği safahat göz önüne alındığında delilleri karartma durumunun ortadan kalktığı cihetle, Anayasanın 127. maddesi hükmüne göre geçici tedbir niteliğinde başvurulması gereken görevden uzaklaştırma uygulamasının süreklilik arz edecek tarzda kalıcı hale dönüştürülmesi, dolayısıyla; ilgilinin kadrosundan alınarak belediye başkanlığı görevine fiilen son verme sonucunu doğurduğu açık olup, idareye tanınan takdir yetkisinin anayasa ve yasadaki amacına uygun olarak kullanılmadığı kanaatine varıldığından, davacının görevinden sürekli olarak uzaklaştırılması sonucunu doğuracak biçimde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”

Kaynak: DHA