İzmir’de Rıza Bey Apartmanı Mağduru Depremzedelerden Adalet Çağrısı: “Adalete Erişmekte Engellerle Karşılaşıyoruz”
VEDAT ALIM: “ENFLASYONUN KARŞISINDA GERÇEK FİYATI GERİLETEN TESİRİNİ ORTADAN KALDIRAN BİR MİNİMUM FİYATI GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”
Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Alım, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda; minimum ücrete ait “Emin olun enflasyonun karşısında gerçek ücreti gerileten tesirini ortadan kaldıran bir taban ücreti gerçekleştireceğiz” dedi. Alım, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) için yapılması planlanan düzenleme için de “İnşallah aralık ayı içerisinde Meclis’e takdim edeceğiz” diye konuştu.
TBMM Plan ve Bütçe Komitesi’nde, bugün Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanlığı’nın 2023 yılı bütçe kanun teklifi görüşülüyor. Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Alım, bakanlığının bütçesine ait sunum yaptı. Bilgin’in sunumu öncesinde CHP milletvekilleri, “Emeklilikte yaşa takılanlar lütuf değil, hakkını istiyor”, “Taşerona ayrım devam ediyor”, “Kur kurşun oldu minimum ücretliyi vurdu” yazılı dövizler açtı. Alım, sunumunda özetle şunları söyledi:
“SOSYAL DEVLETİN İMKANLARIYLA BU MESELELERİ ÇÖZERİZ: Çalışma Bakanlığı olarak bizim işimiz bu ekonomik konjonktürü dikkate alarak, bunun meydana getirdiği meseleleri dikkate alarak bu süreci yönetmek yani bu sürecin çalışma hayatı üzerindeki olumsuzluklarını, problemlerini toplumsal siyasetlerle destekleyerek yönetmek. Bunun için elimizde birtakım imkanlar var. Bu imkanlar nedir? Türkiye’nin bir sefer bir toplumsal devlet olarak… Türk toplumunun büyük kabul gördüğü bir uygulama alanıyla Anayasa’mız tarafından da tanımlanmış toplumsal devletin imkanlarıyla bu sıkıntıları çözeriz.
ÇOK ŞÜKÜR, BİZİM ÜLKEMİZDE DE TOPLU SÖZLEŞME SİSTEMİ GÜÇLÜ BİR HALDE İŞLEMEKTEDİR: Çalışma, emekçilerin çalışma süreci içerisindeki sıkıntılarını çözecek araçlarından biri toplu sözleşme düzenidir. Demokrasiler, toplu sözleşme düzeneğinin faal işlediği rejimlerdir. Çok şükür, bizim ülkemizde de toplu sözleşme sistemi güçlü bir halde işlemektedir. Burada karşılaştığımız en önemli sorun sendikalaşma oranının düşük olmasıdır. Yüzde 15’in altında olmasıdır. Bu önemli bir sıkıntıdır. Bunun artırılması için de bir projemiz var. O projenin dışında da toplumsal siyaset dayanaklarıyla sendikalaşmayı, her basamakta sendikalaşma oranını artıracak önlemleri ve uygulamaları gerçekleştiriyoruz.
TEDBİRİMİZ, ENFLASYON FARKINI VERMEKTİR: Bizim geçtiğimiz dönemde işçi sendikalarımızla yaptığımız toplu sözleşmede, kamu işçileri ismine yaptığımız toplu sözleşmede enflasyon, aldığımız ücret, artırım oranlarını kısa bir süre içerisinde tahrip etmiştir ama buna karşı önlemimiz nedir? Enflasyon farkını vermektir. Biz de yalnızca enflasyon farkını vermedik, o enflasyon farkına kendi kuralları içerisinde bir refah hissesi ekleyerek onu gerçekleştirdik. Hasebiyle, kamu işçilerinin ücretlerini, başka toplumsal haklarını düzenleyen uygulamalar gerçekleştirdik.
5 BİN 500 TL NEDEN OLDU, ENFLASYONA KARŞI HASSAS OLDUĞUMUZU GÖSTERMEK İÇİN: Geçtiğimiz sene ben buraya girerken bugünkü üzere birtakım arkadaşlarımızın elinde pankartlar vardı, küçük pankartlarıyla birtakım taleplerde bulunmuşlardı. Arkadaşlarımızdan burada olan milletvekili arkadaşlarımız vardır. Talepleri ‘Asgari ücret 5 bin lira olsun’du. Şu anda taban ücret 5 bin 500 lira oldu. 5 bin 500 lira oldu, neden oldu? Enflasyona karşı hassas olduğumuzu göstermek için.
SOSYAL DEVLEY HASSASLIĞIYLA İŞE BAŞLIYORUZ: Sizin beklentiniz nedir bilmiyorum ancak bugün taban ücretle ilgili bir şey göremedim lakin emin olun, taban ücreti enflasyonun karşısındaki enflasyonun ücretleri, gerçek ücretleri gerileten tesirini ortadan kaldıracak bir minimum ücret uygulamasını gerçekleştireceğiz. Aralığın birinci haftasında da biliyorsunuz, Taban Ücret Komitesi’ni toplayacağız. Benim davetimle başlayan bir çalışma oluyor, toplayacağız, işçi ve patron arkadaşlarımızla, onların temsilcileriyle bunu gerçekleştireceğiz ancak herkes şunu bilsin ki Türk emekçilerini, Türkiye’nin emekçilerini enflasyon karşısında koruyacak toplumsal devlet hassaslığıyla işe başlıyoruz ve işlerimizi bu anlayışla sürdürüyoruz.
O SORUNU ÇÖZECEĞİZ: Kamudaki bu dağınıklığı, bu sözleşmeli çalışanın iş güvencesinin zayıflığı algısı var her şeyden önce. Bunu ortadan kaldıracak bir düzenlemeyi önümüzdeki günlerde, bu ay içerisinde bitireceğiz. Esasen toplu sözleşmemize koymuştuk, toplu sözleşmeye onu 3 artı 1 formunda, üç yıl çalışıp 4’üncü yılda kamu haklarına sahip olması biçiminde koymuştuk, onda artık daha ileri bir adım atıyoruz. İnşallah, uygulama Meclis’e geldiği vakit da çünkü Meclis’e gelmesi gerekiyor. Buradan söyleyeyim ki bu ay içerisinde o sorunu çözeceğiz.
88 MİLYAR AÇIĞIMIZ VAR: 2022’de 952 milyar Toplumsal Güvenlik Kurumu’nun, SGK’nin geliri var, 1 trilyon 40 milyar da masrafı var. 88 milyar açığımız var ama bu açık dikkate alındığı vakit, rakamsal olarak bakıldığı vakit, nominal olarak bakıldığı vakit çok büyük bir açık görünüyor. Öncelikle şunu hatırlatayım, bizim gelirin masrafı karşılama oranı yüzde 91’dir, oradan bakmak lazım, bir de ulusal gelire oranına bakmak lazım.
EYT, İNŞALLAH ARALIK AYI İÇERİSİNDE MECLİS’E TAKDİM EDECEĞİZ: EYT, Emeklilikte Yaşa Takılanlar konusu var, o ne olacak diye sordular. İnşallah, aralık ayı içerisinde Meclis’e takdim edeceğiz… Emekli olacak, emeklilikte yaşı bekleyen insanların sayısını varsayım edebilir misiniz, kaç? Prim gün sayısı tutan hizmet yılı tutan insan sayısı… O kurallar duruyor, o koşulları kaldıramayız. O koşulları dolduran yaklaşık 1,5 milyon insan var.
BARTIN İŞLETMERİNİ ANLAMAK İSTEMİYORSUNUZ: Uygulamada kurumsal bir örgütlenme sorunu var bizde İş Sıhhati ve İş Güvenliği Genel Müdürlüğü var lakin bunun kontrol yapma yetkisi yok. Kontrol yetkisi kimde? Direkt doğruya kamu işletmelerinde yönetime bağlı bir düzenektir. Devlet işletmelerinde mesela Bartın işletmelerini anlamak istemiyorsunuz lakin işletmenin şahsen kendi içerisinde iş sıhhati ve iş güvenliği kurumu var. İşletme müdürüne bağlı güvenlik ve iş sıhhati müdürlüğü olmaz. Onun altında kontrol olmaz.
YARGI KARARIYLA AÇILMIŞ, YALNIZCA MADENİ İŞLETMEYE AÇMAMIŞLAR: Bütün işletmeler özel bir kuruluşta iş sıhhati ve güvenliği hizmet satın alıyor. Bunun parasını işveren ödüyor. Parasını işverenin ödediği iş sıhhati müessesi işleyebilir mi? Bunun uygulanabilir olmadığı ortadadır. Bir kanun teklifiyle bunun değiştirilmesini önereceğim. Müfettişler üzerinden rapor hazırlamaktır. Müfettişlerin 3 kural üzerinden kapatmak yetkisi vardı. 5 yıl önce bu madeni kapattık. Yargı kararıyla açılmış. Yalnızca madeni işletmeye açmamışlar. Madeni kapatan müfettişlere de tazminat davası açmışlar.
İŞ KAZALARININ BÜYÜK ÖLÇÜDE ÖNLENEBİLİR OLDUĞUNU BİLİYORUZ: Türkiye… İş kazalarının, istatistiksel olarak ortaya koyduğu üzere, büyük ölçüde önlenebilir olduğunu biliyoruz. Bunların teknolojiyle, yönetimle, biraz önce anlattığım yönetim meselelerinin da altını çizdim, örgütlenme biçimiyle kontağı vardır. Bunları görmeden buradan bir politik söylemle ben bunları söylemiyorum. Bu insani bir sıkıntıdır, insani bir sıkıntıdır. Bizim buradaki yapabileceğimiz şeyleri ortaya koymamız lazım. Bu yapının değişmesi konusunda da ben, bir kanun, bir düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum. Biz, bir hazırlık yapıp yüce Meclis’in takdirine de sunacağız.”
unacağız.”
