“CHP DEM’lenmekle Meşgul” Demişti: Lütfü Savaş Kesin İhraç Talebiyle Disipline Sevk Edildi!
TUSAŞ Akraba Şirketine Dönmüş! Liyakatsiz Atamalar Güvenlik Zaafiyeti Oluşturdu
PKK saldırısında 5 kişinin hayatını kaybettiği TUSAŞ’ta güvenlik açığı, liyakatsiz atamalarla gündemde. CHP’li Veli Ağbaba, güvenlik biriminin başında tecrübesiz kişilerin yer aldığını öne sürerken, kritik görevlerde liyakatsiz atamaların güvenliği tehlikeye attığını savundu.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi’ne (TUSAŞ) yönelik PKK tarafından gerçekleştirilen ve 5 kişinin hayatını kaybettiği saldırıda güvenlik zafiyeti gözler önüne serildi.
CHP Milletvekili Veli Ağbaba’nın iddiasına göre kurumun güvenliğinin başında güvenlik konusunda hiçbir eğitimi olmayan Cumhurbaşkanlığı Özel kalem Müdürü Hasan Doğan’ın kayınbiraderi Mustafa Çiftçi bulunuyor. Ağbaba’nın iddiasına göre ayrıca Eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yeğeni Sercan Oktay, ilaç represantı olarak çalışırken, hiçbir teknik bilgi ve tecrübesi yokken, 2017’de TUSAŞ Tesisler Onarım ve Bakım Müdürlüğüne atamış.
BİRAZ DAHA FAZLA MAAŞ İÇİN KRİTİK GÖREVE ATANDI
CHP Milletvekili Veli Ağbaba, TUSAŞ’a gerçekleşen saldırının ardından güvenlik zafiyeti tartışmalarına ilişkin açıklama yaptı. Ağbaba, ”Güvenlik konusunda hiçbir eğitimi, bilgisi, tecrübesi olmayan kişi sadece biraz daha fazla maaş alsın diye, TUSAŞ gibi bir kurumda çok kritik bir göreve atanıyor.
Türkiye’nin gözbebeği ve savunma sanayiyle ilgili kritik bir kurumda yaşanan güvenlik zafiyetinin, olayın bu denli vahim boyutta olmasındaki payı mutlaka sorgulanmalıdır. Bundan sorumlu olan idarecilerin de hesap vermesi gerekir” dedi.
Güvenlik zafiyetine dikkati çeken Ağbaba, şunları kaydetti: “Herkesin aklındaki neden böyle oldu sorusuna cevap aranırken, aslında son dönem birçok kurumda karşılaştığımız ‘liyakatsızlık’ gerçeğiyle karşılaştık.
Savunma Sanayi‘ni yandaşlar için istihdam merkezi gibi gören anlayış, 4 bin 500 nitelikli çalışan sayısını, birçoğu torpille yeni personel atamak yoluyla 17 bine çıkarmıştır. Burada bir gelecek görmeyen nitelikli personel de Hollanda’ya Almanya’ya yurtdışına gitmiştir. Şimdi gelelim saldırı gününe ve her vatandaşın sorduğu soruya.
Bu kadar stratejik öneme sahip bir yeri kim koruyor? Güvenliğin başında kim var? Temel Kotil’in 2017’de yönetici olmasıyla beraber bütün nitelikli yöneticilerin gönderildiği dönem, daha önce Enerji Bakanlığı’nın özel kaleminde yardımcı personel olarak çalışan askerliğini bile er olarak yapan, daha sonra açık öğretimi bitiren biri güvenliğin başına atanıyor.
CUMHURBAŞKANLIĞI ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ’NÜN KAYINBİRADERİ
Kim bu kişi, Mustafa Çiftçi. Güvenlik konusunda hiçbir eğitimi, bilgisi, tecrübesi olmayan bu kişi sadece biraz daha fazla maaş alsın diye, TUSAŞ gibi bir kurumda çok kritik bir göreve atanıyor.
Tek özelliği Cumhurbaşkanlığı Özel kalem Müdürü Hasan Doğan’ın kayınbiraderi olması. Yedi yıldır bu görevde olan kişiye mi hesap sormalı, yoksa liyakatsiz kişileri oraya atayan şirket yöneticilerine mi hesap sormalı? Bu arada aynı dönemde bir atama daha yapılıyor. Sercan Oktay.
Eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yeğeni. İlaç represantı olarak çalışırken, hiçbir teknik bilgi ve tecrübesi yokken, 2017’de TUSAŞ Tesisler Onarım ve Bakım Müdürlüğüne atanıyor. Yerinde ODTÜ elektrik mühendisi olan 20 yıl tecrübeli biri varken, onu alıp bu arkadaşı atıyorlar.
Bu büyüklükteki bir şirkette, bütün tezgahların, tesisin bakımından sorumlu olan kişi. Bu arkadaş atandıktan sonra dört ay odasından çıkmıyor aman birisi bir soru sormasın diye. Üstelik daha fazla maaş alsın diye, bir alt şirket kurup şimdi onun başına genel müdür olarak atanıyor.
LİYAKATSİZ ATAMALAR
TUSAŞ da güvenlik zafiyeti neden var? Sebebi anlamak zor değil. Sebep liyakatsiz atamalar. Bunlar sadece örneklerden birkaçı. Ayrıca böyle bir kuruluşa, dış güvenlik için jandarma veya polis neden zırhlı araç konulmadı. Bir tane resmi polisin dahi olmaması zafiyet değilse nedir?
Milletvekillerinin bile 3’er 5’er koruması varken, Bakanların, Cumhurbaşkanlığı’nın sayısız koruma ordusu varken, böyle önemli bir kurumda bir tek polis yok. Türkiye’nin gözbebeği ve savunma sanayiyle ilgili kritik bir kurumda yaşanan güvenlik zafiyetinin, olayın bu denli vahim boyutta olmasındaki payı mutlaka sorgulanmalıdır. Bundan sorumlu olan idarecilerin de hesap vermesi gerekir.”
Kaynak: Birgün
