12 Kasım 2024 Salı

Tülay Hatimoğulları: “Biz Her Yerde Kazanmak Üzere Yola Çıkıyoruz. Akp, Mhp Kayyımlarını Kendi Çukurlarına Göndereceğiz”

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, TBMM grup toplantısında; “Biz her yerde kazanmak üzere yola çıkıyoruz. Bölge belediyeleri için ellerini ovuşturanlar bilsin ki onlara oradan ekmek çıkmaz. Halklarımız partimizin etrafını öyle bir sarıp sarmalayacak ki halkımızla beraber bizler kayyımlara karşı koruma kalkanı oluşturacağız. İl, ilçe örgütlerimizle bizler tam takım sahadayız. Batı’da da sahadayız, çalışmalarımızı başlatmış durumdayız. Bizler kazanmak için yola çıktık. Gaspçılar, kayyımcılar, darbeciler halk düşmanları siz kaybedeceksiniz. 31 Mart yerel seçimlerinde halka karşı örülen bütün duvarları halkımızla birlikte paramparça edeceğiz. AKP, MHP kayyımlarını kendi çukurlarına göndereceğiz. Bizim olanı geri alacağız” dedi.

HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, bugün partisinin grup toplantısında konuştu. Hatimoğlulları, konuşmasına 4 Aralık Madenciler Gününü kutlayarak başladı. Hatimoğulları İsrail’in Filistin’ne yönelik saldırılarına da değinerek şunları söyledi:

“LAHEY’DE YARGILANACAK O KADAR İNSAN VAR Kİ BUNLARDAN BİRİSİ DE ERDOĞAN’DIR”

“Bu savaşı durdurmalıyız, ateşkes derhal ilan edilmelidir diyoruz. Ama bu konuda asıl yaptırım gücüne sahip olanlar ne yazık ki hamaset siyasetini bir türlü bırakmayıp sadece timsah gözyaşı dökmeye devam ediyorlar. Bütün dünya bu savaşa, mazlum Filistin halkının katledilişine sadece izleyici kalmış durumda. Konuşan da boş konuşuyor. Erdoğan, ‘Netanyahu tarihe şimdiden Gazze kasabı olarak geçti, Lahey’de yargılanmalı’ diyor. Ama Rojava’da insanlık, savaş suçu işleyen iktidarın mimarı olduğunu kendisi unutuyor. Rojava’da katledilen Kürt halkının, küçücük bebeklerin nasıl katledildiğini ve burada kendi payını unutuyor. Lahey’de yargılanacak o kadar insan var ki bunlardan birisi de Erdoğan’dır.

“GELİN HEP BİRLİKTE ORTA DOĞU’DA BARIŞ AĞACINI HER BERABER DİKELİM”

Bugün Türkiye’nin İsrail’le olan askeri ve ticari anlaşmalarından herhangi birinden vazgeçtiğine tanık olduk mu, hayır. Sadece Nescafe ve Cola ile alıp veremediği var, onları da bir politik tavır olarak bizlere satıyor. Bunlar gazel okuyor, geçen hafta partimiz bir grup önergesi verdi, Filistin sorununu gündeme alalım, Parlamento’da komisyon kuralım diye önerdiler, bu teklifimiz AKP’nin ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. Buradan kendilerine soruyoruz; siz neyden kaçıyorsunuz? Bu da sizin samimi olmadığınızı, Filistin halkının yanında olmadığınızı, hamaset siyaseti yürüttüğünüzü bizlere bir kere daha göstermektedir. Bizler çağrımızı yineliyoruz, parlamento başta olmak üzere bütün demokrasi güçleri ve siyasi öznelerle beraber diyoruz ki gelin mazlum Filistin halkı başta olmak üzere bölgedeki Kürt sorunu dahil olmak üzere bu sorunların çözümü için hep birlikte elimizi taşın altına koyalım. Gelin hep birlikte Orta Doğu’da barış ağacını her beraber dikelim.

“ERDOĞAN, KENDİ SERMAYESİNE PEŞKEŞ ÇEKMEK ÜZERE DEPREMZEDENİN KANI ÜZERİNDEN PARA KAZANMAYI DA HELAL GÖREN BİR YAKLAŞIM İÇİNDE”

Bu, Parlamento’da çıkan kanunlardan birisiydi, rezerv alan ilanı. İlk olarak pilot bölge hektarlık alan rezerv alan olarak ilan edildi, bu yaklaşık bin insanın yaşam alanına denk geliyor. Depremzede depremde yaşadığı şokun ikincisini bu haberle yaşadı. Yaşadığımız deprem evlerimizi başımıza yıktı ama bu haber bir kere daha oradaki halkın başına çadırlarını, konteynerlerini yıktı. Bu uygulama tam anlamıyla toprağa da kayyım atama uygulamasıdır. İlla rezerv alan ilan etmek istiyorsan Erdoğan, önce Sarayı rezerv alan ilan et. Antakya’nın bir deney tahtası olarak kullanılacağını hepimiz biliyoruz. Başta İstanbul olmak üzere Maraş, Adıyaman, Malatya, bu rezerv alan ilanıyla iktidarın yandaşı olan sermayeye bir kere daha peşkeş çekilmek üzere yola çıktılar. ‘Afet riski var’ diyerek de toplumda meşruiyet oluşturmaya çalışıyorlar. Erdoğan, kendi sermayesine peşkeş çekmek üzere depremzedenin kanı üzerinden para kazanmayı da helal gören bir yaklaşım içinde. Deprem bizim gündemimizden hiçbir zaman çıkmayacak, depremzedelere buradan bir kez daha sözümüz olsun ki depremi unutmadık, unutturmayacağız, sonuna kadar da sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz.

“BOYUN EĞDİREMEDİKLERİNE KAYYIM ATAMAYI KENDİLERİNE HAK GÖREN BU ANLAYIŞI BİR KEZ DAHA KINIYORUM”

Hangi kuruma bakarsak bakalım kayyım rejimi ile karşı karşıya kalıyoruz. Geçtiğimiz gün sarayın yargısının kararı ile TTB Merkez Konseyi görevden alındı ve yerine kayım atandı. TTB deyince, her şeyde olduğu gibi sağlığı da ticarileştiren anlayışa karşı kamucu anlayışı savunan zihniyet geliyor aklımıza. Kürt gençleri üzerinde kimyasal silah kullanıldığını biz bu kürsüden de söyledik, bu gerçeği değiştirmek, kimyasal silahları kullanmak yerine bunu söyleyenleri yargılamak, her şeyi ayaklar altına alan, ahlaki, hukuki her türlü çöküntüye imza atan bu iktidarın işi olabilir, başkasının işi olamaz. Boyun eğdiremediklerine kayyım atamayı kendilerine hak gören bu anlayışı bir kez daha kınıyorum. Dün olduğu gibi bugün de TTB’nin yanındayız.

“SABRETMEYECEĞİZ, HAYKIRACAĞIZ, AÇIZ, BARINAMIYORUZ DİYE BAĞIRACAĞIZ”

Bankacılardan, futbolculara, Mehmet Ağar’dan Saray’a kadar uzanan çok büyük bir yolsuzluk trafiği var. Meğer ki biz Susurluk’ta sadece fragman izlemişiz asıl film şimdi oynuyor. Hepsinin eli halkın cebinde. Bankalardan çaldıkları her kuruşu değerli halkımız siz ödüyorsunuz biz ödüyoruz. Asgari ücretli ayın yarısını bile getiremezken bunlar öyle hırsızlıkların peşinde. AKP Genel Başkanı kalkmış diyor ki asgari ücrete verilecek bir zamla biz bu işi hallederiz. Buradan Erdoğan’a soruyorum, sarayda değil halkın içinde yaşıyor olsaydın, Cumhurbaşkanı değil bir işçi olsaydın asgari ücretle 4 kişilik ailene nasıl bakacağını çık da Türkiye halklarına anlat bakalım. Bu sorunun yanıtını ciddi ciddi istiyoruz. Dün Kasım ayı enflasyon oranları açıklandı; TÜİK verilerine göre aylık bazda 3.28, yıllık bazda 61.98… TÜİK verileri tabii ki sarayda açıklanıyor, bilimsel olarak yapılmış araştırmalarla açıklanmkıyor ki. O yüzden siz TÜİK’ten duyduğunuz her şeyi 2 ile 3 ile çarpın ki asıl rakama ulaşın. ENAG’ın verilerine göre aylık baz 5.58, yıllık bazda enflasyonda yüzde 129.27. Bakan Şimşek, ‘sabretmemize değecek’ dedi. 7 bin 500 lira alan emekli, 11 bin 402 lira alan asgari ücretli neye, nasıl, ne şekilde ve neden sabretsin? Zam, zulüm dışında ne geliyor ki sabretsin. Sabretmeyeceğiz, haykıracağız, ‘açız, barınamıyoruz’ diye bağıracağız. Bağıracağız ki haklarımızı alalım değerli halklarımız. Hep birlikte mücadele ederek haklarımızı söke söke alacağız.

“BİZ HER YERDE KAZANMAK ÜZERE YOLA ÇIKIYORUZ, AKP, MHP KAYYIMLARINI KENDİ ÇUKURLARINA GÖNDERECEĞİZ”

Yerel seçimler için partimize başvurular yoğun bir şekilde devam ediyor. Adaylarımız en geniş kent uzlaşısıyla seçeceğimizi ifade etmiştik. Her yerde olduğu gibi erkek egemen anlayışa karşı kadınların, gençlerin ve engellilerin bir adım öne çıkmasını istiyoruz, başvurularında daha büyük bir artış bekliyoruz. Bir adım öne çıkın ve lütfen bulunduğunuz her yerde aday olmak için başvurunuzu yapın. Biz her yerde kazanmak üzere yola çıkıyoruz. Bölge belediyeleri için ellerini ovuşturanlar bilsin ki onlara oradan ekmek çıkmaz. Halklarımız partimizin etrafını öyle bir sarıp sarmalayacak ki halkımızla beraber bizler kayyımlara karşı koruma kalkanı oluşturacağız. Çünkü orada bizim hayatlarımız var, bizler orada doğduk orada yetiştik, o topraklar bizim topraklarımız, kayyımın toprağı değil. Alın terimiz var bizim o toraklarda alın terimizi kayyımlara teslim edecek değiliz. İl, ilçe örgütlerimizle bizler tam takım sahadayız. Batı’da da sahadayız, çalışmalarımızı başlatmış durumdayız. Elini sıkmadığımız, kapısını çalmadığımız hiç kimse kalmayana dek sokaktayız. Bizler kazanmak için yola çıktık. Umut bizimle, halkımızın kararlılığı ve cesareti bizimle. Halkımızla birlikte bizler büyük kazanacağız. İrade hırsızlarına karşı halkın iradesi kazanacak ve gerçekten halklarımız büyük bir tarih yazacak bu seçimde. Gaspçılar, kayyımcılar, darbeciler halk düşmanları siz kaybedeceksiniz. 31 Mart yerel seçimlerinde halka karşı örülen bütün duvarları halkımızla birlikte paramparça edeceğiz. AKP, MHP kayyımlarını kendi çukurlarına göndereceğiz. Bizim olanı geri alacağız.”

 

İlgili Haberler