SANAYİ BAKANLIĞI BÜTÇESİNDE TARTIŞMA ÇIKTI: “AJANSIN, PROVOKATÖRSÜN… TERBİYESİZLİK YAPMA, YAŞINDAN BAŞINDAN UTAN… SOYLU’YU KISKANIYORSUN”
Tgs, Ankara’da Sputnik’teki İşten Çıkarmaları Protesto Etti… Tgs Başkanı Durmuş: “Üyelerimizin, Evlerine Götürdükleri Ekmeği Biraz Daha Büyütmek Dışında Bir Dert Ya Da İstekleri Yok”
Haber: CEYLAN SAĞLAM- Kamera: EYLEM LADİN DEĞER
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev kararı aldığı Sputnik Türkiye’deki işten çıkarmaları bugün Ankara Söğütözü’nde protesto etti. TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, 17 Ağustos’ta greve başlayacaklarını bildirerek, “Üyelerimizin, evlerine götürdükleri ekmeği biraz daha büyütmek dışında bir dert ya da istekleri yok. İstanbul’da yeni kiraladıkları plazaya yüzbinlerce lira aylık ofis kirası ödeyen Sputnik patronunu, söz konusu gazetecilerin ücreti olunca aklına hemen ekonomik zorluklar geldi. Sputnik işvereni, 24 üyemizi ekonomik nedenle değil sendikal nedenle işten atmıştır” dedi. Sputnik TGS işyeri temsilcisi Nejdet Eksilmez ise “Türkiye’deki bütün basın emekçilerinin aslında sesi olduk. Türkiye’de böyle bir mücadele başladı. Biz de bunun bir parçası olduk ve böyle bir mücadeleye giriştik. Çünkü Türkiye’de basın emekçilerinin şartları çok kötü” değerlendirmesini yaptı.
TGS, Sputnik Türkiye yönetimi ile sürdürdüğü toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev kararı almıştı. Kararın ilanından sonra Sputnik Türkiye, TGS üyesi 24 çalışanını işten çıkardı. Sputnik Türkiye’nin Ankara bürosunun bulunduğu Sözğütözü’ndeki Koç Kuleleri’nin önünde toplanan TGS üyesi basın emekçileri işten çıkarmaları protesto etti.
17 Ağustos’ta greve başlayacaklarını duyuran TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, basın açıklamasında şunları söyledi:
“ÜYELERİMİZ İSTİFA ETSİN DİYE YÖNETİCİLER TARAFINDAN İKNA ODALARI KURULDU”
“Sputnik Türkiye’nin İstanbul ve Ankara ofislerinde çalışan 24 üyemiz önceki gün sendikal nedenle işten atıldı. Grev ilanını 24 Temmuz’da astığımız İstanbul ve Ankara bürosunun önünde Sputnik işverenine, ‘Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını çiğnemeyin ve çalışanların sendika hakkına saygı gösterin’ demiştik. Bu çağrımıza rağmen aradan geçen on beş günde Sputnik işvereni yasaları çiğnemeye devam etti. Sendikal örgütlenmeyi dağıtmak ve toplu iş sözleşmesini imzalamamak için her türlü yolu denedi. Ankara bürosu işveren temsilcisi, sendika olarak astığımız grev ilanı indirdi. Hem Ankara hem de İstanbul bürolarında üyelerimize istifa baskıları yapıldı. Üyelerimiz istifa etsin diye yöneticiler tarafından ikna odaları kuruldu.
“ÜYELERİMİZİN, EVLERİNE GÖTÜRDÜKLERİ EKMEĞİ BİRAZ DAHA BÜYÜTMEK DIŞINDA BİR DERT YA DA İSTEKLERİ YOK”
Söktükleri grev kararımızı, resmî kurumlara yaptıkları başvurular reddedilince yeniden asmak zorunda kalan işveren, bu kez de sözde ‘ekonomik’ nedenle 24 üyemizin işine son verdi. Üyelerimizin, evlerine götürdükleri ekmeği biraz daha büyütmek dışında bir dert ya da istekleri yok. İstanbul’da yeni kiraladıkları plazaya yüzbinlerce lira aylık ofis kirası ödeyen Sputnik patronunu, söz konusu gazetecilerin ücreti olunca aklına hemen ekonomik zorluklar geldi. Hiç kimse bize masal anlatmasın! Sputnik işvereni, 24 üyemizi ekonomik nedenle değil sendikal nedenle işten atmıştır. Sputnik Türkiye, İstanbul ve Ankara ofislerinin temsilcileri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 51, 52 ve 53. maddelerinin yanı sıra Türk Ceza Kanunu’nun 118. maddesini de çiğnemiştir.
“HİÇBİR KURUM, ŞİRKET YA DA KİŞİ BU ÜLKEDEKİ KANUNLARDAN DAHA GÜÇLÜ DEĞİLDİR”
Buradan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Vedat Işıkhan’a ve cumhuriyet savcılarına çağrı yapıyorum; yasaların, anayasanın çiğnenmesine izin vermeyin. Hiçbir kurum, şirket ya da kişi bu ülkedeki kanunlardan daha güçlü değildir. Bir sendikanın grev ilanı astığı ve 17 Ağustos’ta grev uygulamasına başlayacağını duyurduğu bir süreçte 24 üyesinin işten atılması, bu ülkenin kanunlarıyla açık açık dalga geçmektir. Bu hadsizliğe karşı, Türkiye’de kanunların olduğunu görmek istiyoruz.
“SPUTNİK TÜRKİYE TEMSİLCİ VE YÖNETİCİLERİNE SESLENİYORUZ: SAKIN RAHAT UYUMAYIN”
Sputnik Türkiye ofisi Ankara ve İstanbul temsilcileri, kanunları çiğneme cesaretini nereden buluyor? Yasaları, kanunları ayakları altına alarak bu ülkede gazetecilik faaliyeti yürütebileceklerini mi sanıyorlar? Sputnik Türkiye temsilci ve yöneticilerine sesleniyoruz: Sakın rahat uyumayın. Bu mücadele daha bitmedi, aksine yeni başlıyor.
Sendika üyelerini işten atarak sorunları çözdüklerini sanan sizlere sesleniyoruz; 17 Ağustos’ta buraya grev pankartını asmaya geliyoruz. Yasa dışı şekilde işine son verdiğiniz üyelerimizi işe geri alana, toplu iş sözleşmesini imzalayana kadar bu mücadele devam edecek. Bu ülkede kanunlar var. Bu ülkede çalışanların yasal hak ve güvenceleri var. Sizler de sendikamızın üyelerine hak ettikleri ücreti ve saygıyı verene kadar bu mücadele devam edecek. Biz kazanacağız, emek kazanacak, alın teri kazanacak.”
“SİZLERİN YANINDA OLACAĞIZ”
TÜRK-İŞ Ankara Temsilcisi Nihat Zengin ise, şunları dedi:
“Alın terinden başka sermayesi olmayan değerli emekçi kardeşlerim, bugün burada bir araya gelmemize neden olan haksız, adaletsiz bir süreç. Bugüne kadar yapılanlar, resmi prosedür neyse sendika olarak onu yaptınız. Ama işveren gözünde çalışanlar, hiçe sayılarak haklı mücadelenizin karşısında 25 arkadaşımızı işinden, ekmeğinden etti. Biz TÜRK İŞ olarak bu süreçte sizlerin yanında olmaya, bu süreçte sizlere destek vermeye, bu süreçte sizlerin adına ne yapmamız gerekiyorsa yapmaya söz veriyoruz. İnşallah bu haklı mücadelenizde 25 arkadaşımız tekrar ekmeğine, aşına, işinin başına dönene kadar bu haklı mücadelenizin sonucunu alana kadar yanınızda olmaya devam edeceğiz.
Bu işler, Türkiye’de haksız hukuksuz işverenlere karşı birlik beraberlik olmadığımız sürece bunları her gün yaşamaya devam edeceğiz. Yine söylüyorum TÜRK İŞ adına biz, sizlerin yanındayız. Bu 25 arkadaşımız ve resmi sürecimiz tamamlanana kadar bu işin takipçisi olacağız. Sizlerin yanında olacağız.”
“TÜRKİYE’DEKİ BÜTÜN BASIN EMEKÇİLERİNİN ASLINDA SESİ OLDUK”
Sputnik TGS işyeri temsilcisi Nejdet Eksilmez, söz konusu süreci ANKA Haber Ajansı’na şöyle değerlendirdi:
“Biz yaklaşık bir yıldır burada sendikal mücadeleye başladık. Türkiye’deki bütün basın emekçilerinin aslında sesi olduk. Türkiye’de böyle bir mücadele başladı. Biz de bunun bir parçası olduk ve böyle bir mücadeleye giriştik. Çünkü Türkiye’de basın emekçilerinin şartları çok kötü. Sadece maddi anlamda değil, hukuksal anlamda ve hak anlamında çok eksikleri vardı. Böyle bir mücadeleye girdik ama biz işverenin buraya geldiğimiz zaman böyle bir karar alacağını hiç beklemiyorduk. Çok sert bir kararla karşılaştık. Biz önce yine iyi niyet göstererek bir grev ilanı yaptık ama biz greve de çıkmadık. Yine toplu sözleşme masasına dönülür, bir müzakere süreci yürütülür diyerek böyle bir adım attık ama işveren çok sert bir tavır göstererek 24 arkadaşımızı işten attı. Bundan sonraki süreci hukukçular değerlendirecek.
“HAK MÜCADELESİNİN YERİNE GETİRİLMESİNİ VE İŞİMİZE DÖNMEK İSTİYORUZ”
Biz, haklı olduğumuzu düşünüyoruz. Anayasal hakkımızı kullandığımızı düşünüyoruz. Hukukçular kesinlikle haklı olduğumuzu ifade ediyorlar. Örneğin ben işyeri temsilcisiyim. Benim ayrı yasalarla korunma durumum var, beni bile işten atacak kadar gözü karalar. Biz yine işvereni masayı davet ediyoruz. Sendika ile masaya oturmalarını, bir hak mücadelesinin yerine getirilmesini ve işimize dönmek istiyoruz. Bundan sonraki süreçteki tek arzumuz TİS sürecindeki bütün maddeleri askıya alıyoruz ve bütün arkadaşlarımız ile işimize dönerek iş barışında çalışmak istiyoruz. Bundan başka hiçbir beklentimiz yok.
“BU MÜCADELEYİ KAZANACAĞIMIZDAN DA ÇOK EMİNİM”
Türkiye’de ne yazık ki mücadeleyi tek başınıza yürütemiyorsunuz. Birlikte olduğumuz zaman birlikte bir şeyleri başarmak durumundayız ve bunu çok iyi biliyoruz. Bunun için bütün basın emekçilerini, bütün hak mücadelesi veren bütün arkadaşları, siyasi partileri, diğer kurumlarda hak mücadelesi verenleri bize destek olmaya davet ediyoruz. Bu bizim için değil, herkes için geçerli. Bu mücadeleyi kazanacağımızdan da çok eminim. 17 Ağustos’ta da hem Ankara’da hem İstanbul’da grev başlayacak. Bu uygulamanın sonunda da hakkımızı alacağımızı düşünüyoruz.”
“İŞİMİZE DE GERİ DÖNECEĞİZ. HAKLARIMIZI ALACAĞIZ”
Sputnik Türkiye’de işten çıkarılan gazetecilerden Özde Çelikbilek ise şunları söyledi:
“Sendikalı olduğumuz için işten çıkartıldık. Türkiye’de en temel insan haklarından ve çalışma haklarından biri olan sendikaya üye olma hakkı anayasal güvence altındadır. Bunu da işverenimize ilettik. Ancak bizler taleplerimizi ilettiğimizde bu ekonomik kriz şartlarında daha insanca yaşayabileceğimiz bir ücret talep ettiğimizde, diğer haklarımızı talep ettiğimizde karşımızda dinlemek yerine masadan kalkıp gitmeyi tercih eden ardından da sendikal bir baskı uygulayarak, sendikalı çalışanları işten çıkartan bir yönetim ile karşı karşıyayız. İki gün önce işimizi kaybettik ama işimize de geri döneceğiz. Haklarımızı alacağız. 17 Ağustos’ta greve çıkıyoruz. Bizler bu sürecin sonunda işimize döneceğimizi biliyoruz. Yöneticilerimize de Sputnik Türkiye yönetimine de bir an önce çalışanların haklarını saygı göstermeyi, çalışanların haklarını verebilmek adına sendika ile masaya oturmasını çağırıyoruz. Tüm dostlarımızı da bizimle dayanışmaya bekliyoruz.
Taleplerimiz; toplu iş sözleşmesinin imzalanması, sendikal mobbingin sona ermesi, çalışanların haklarına saygı gösterilmesi ve işten çıkartılan bizlerin işlerine geri dönmesi.”