VAHAP SEÇER: “DMA’LAR SAYESİNDE İÇME SUYU ARIZALARI YÜZDE 46 AZALDI”
TEİS GENEL LİDERİ NURTEN SAYDAN: HASTANELER İLAÇ ALIM SATIMININ YAPILDIĞI DEĞİL TEDAVİNİN UYGULANDIĞI YERLERDİR. HERKES ASLİ VAZİFESİNE DÖNSÜN
Tüm Eczacı Patronlar Sendikası (TEİS) Genel Lideri Nurten Saydan, birtakım kanser ilaçlarının 2015 yılından beri hastanelerden temin edilmesi ile ilgili, “Hastaların özgür eczanelerden ilaç temin etmesi en güvenilir, en sağlam ve en ekonomik yöntemdir. Değerli ilaçları devletin saklamasının, müdafaasının ve tedarikini sürekli kesintisiz devam ettirmesinin bu yöntemle mümkün olmadığı net bir formda görülmektedir. Hastaneler, ilaç alım satımının yapıldığı değil tedavinin uygulandığı yerlerdir. Herkes asli görevine dönsün” dedi.
TEİS Genel Lideri Nurten Saydan, bugün yaptığı yazılı açıklamada, 2015 yılından beri kanser ilaçlarının birçoğunun tasarruf gayesiyle eczanelerden alınarak hastanelere verilmesinin yol açtığı sıkıntılara dikkat çekti. Saydan, şunları kaydetti:
“DEVLET HİZMETİ SATIN ALIR, ÇÜNKÜ ALINAN HİZMET DAHA UCUZ OLUR”
“2015 yılının temmuz ayında, tasarruf emeliyle kanser ilaçlarının birçoğu eczanelerden alınarak hastanelere verildi. Kanser ilaçlarının eczaneler yerine hastanelerden verilmesi ve böylece kullanılmayan ilaçların atılmasının, münasebetiyle ilaç israfının önlenmesi maksadıyla başlatılan bu uygulama, önemli meselelere neden oluyor. Sık sık basında hastanelerden çalınan ilaçlarla ilgili haberler yer alıyor. En son yaşanılan durum da göstermiştir ki bu uygulama devlete tasarruf getirmiyor, getirmeyecek. Birinci günden beri bunu tekraren vurguladık. Devlet, ilaç alıp satmaz. Devlet, hizmeti satın alır, çünkü alınan hizmet daha ucuz olur.
“KÖTÜ NİYETLİ ŞAHISLAR BU İLAÇLARI ELE GEÇİREREK MERDİVEN ALTINDA İHTİYAÇ SAHİPLERİNE YÜKSEK FİYATTAN SATIYOR YA DA YURT DIŞINDA MÜŞTERİ BULUYOR”
Hastanelerde yaşanan bu yolsuzlukların sebebi, Temmuz 2015’ten itibaren günübirlik onkoloji (kanser) tedavisinde kullanılan ilaçların hastanelerden karşılanmasıdır. Sendika olarak, bu uygulamadan tasarruf edilemeyeceğini, hatta birçok probleme yol açacağını birinci günden beri kamuoyuyla paylaştık. Bu süreçte hastanelerden çalınan ilaçlardan tutun da hastaların ilaçlarına ulaşamadıkları ve ‘bir hafta sonra gelin, ilaç o vakit gelecek’ türü karşılıklarla müsabakası üzere birçok sorun yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Bu ilaçların kıymetli olmasından kaynaklı yolsuzluklar artarak devam ediyor. ‘Hastanelerden kanser ilaçları çalınmış’ haberleri sık sık basında yer alıyor. Hastaneler bu ilaçlara sahip olamıyor, kötü niyetli bireyler bu ilaçları ele geçirerek merdiven altında ihtiyaç sahiplerine yüksek fiyattan satıyor ya da yurt dışında müşteri buluyor.
“ŞİŞENİN İÇİNDE KALAN İLAÇTAN TASARRUF EDELİM DERKEN TOPLUMSAL VE KAMUSAL MALİYETİ DAHA YÜKSEK OLAN BİR SİSTEME GEÇMİŞ OLDUK”
Vatandaşlarımız eczanelerinden rahat ve sıkıntısız bir halde ilaçlarını temin ederlerken 7 sene önce yapılan bu düzenleme sonucu gelinen noktada tüm paydaşların mağdur olduğunu görüyoruz. Hastaneler yüksek fiyatlı bu ilaçları temin etmekte ve bedelini ödemekte zorlanıyor, firmalar tahsilatlarını çok geç alabiliyor, hastalar ise ilaçlarına ulaşamadıkları için tedavileri yarım kalıyor ve aksıyor. Şişenin içinde kalan ilaçtan tasarruf edelim derken toplumsal ve kamusal maliyeti daha yüksek olan bir sisteme geçmiş olduk.”
“HASTANELER İLAÇ ALIM SATIMININ YAPILDIĞI DEĞİL TEDAVİNİN UYGULANDIĞI YERLERDİR”
Hastaların hür eczanelerden ilaç temin etmesi en güvenilir, en sağlam ve en ekonomik yöntemdir. Değerli ilaçları devletin saklamasının, müdafaasının ve tedarikini sürekli kesintisiz devam ettirmesinin bu yöntemle mümkün olmadığı net bir formda görülmektedir. Hastaneler, ilaç alım satımının yapıldığı değil tedavinin uygulandığı yerlerdir. Herkes asli görevine dönsün.”
