Murat Emirden Koronavirüste Yeni Varyant Uyarısı: “Test Yapılmaması Vakaların Gizlendiği Düşüncesini Doğurmaktadır”
Teb Başkanı Arman Üney: “Ülkemizde İlaç Yoklukları Yaşamadan Her İlaca Erişebilmenin Yolu Kapsamlı Bir Yerli İlaç Üretiminden Geçiyor”
Türk Eczacıları Birliği (TEB) Başkanı Eczacı Arman Üney, 16. Türkiye Eczacılık Kongresi’nin açılışında; “İlaç harcamalarına yönelik sürdürülen mali politikalar sonucu ülkemizde ilaca erişmek zorlaştı, bazı ilaçlar için imkansızlaştı. 2022 yılı için dünya ilaç pazarının 1,5 trilyon dolara ulaşmış olduğunu görüyoruz, Türkiye ilaç pazarı 6,5 milyar dolar yani 108,5 milyar TL. Ülkemizde 2016 yılında yüzde 1’lik pay ile dünya pazarı içinde 16. sırada iken bugün ilk 20’ye dahi giremiyoruz. Pazardaki bu daralmanın en doğal sonucu da ilaç yokluğu olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde ilaç yoklukları yaşamadan her ilaca erişebilmenin yolu kapsamlı bir yerli ilaç üretiminden geçiyor” dedi.
16. Türkiye Eczacılık Kongresi, bugün Ankara’da düzenlenen açılış töreni ile başladı. “Cumhuriyetimizin 100. Yılında Eczacılık 360: Ufukları Genişletmek, Yaşamları İyileştirmek” temasıyla gerçekleştirilen kongrede açılış konuşmalarından önce vals ve zeybek içeren özel koreografi ile dans gösterisi düzenlendi. Gösterinin ardından TEB Başkanı Arman Üney, sanatçılara çiçek vererek teşekkür etti. Ardından Üney, üç gün sürecek kongre dolayısıyla açılış konuşmasını yaptı.
Üney, şunları dile getirdi:
“MESLEKTAŞLARIMIZ VE TOPLUM SAĞLIĞI İÇİN YILMADAN, USANMADAN ÇALIŞMAYA DEVAM EDİYORUZ”
“Yarın 13 Ekim, tam 100 yıl önce TBMM kararıyla Türkiye’nin başkenti Ankara olarak kabul edildi. 2023 yılı bizler için ayrıca önemli, bu yıl Cumhuriyetimizin 100. yılını kutluyoruz. Tam da bu nedenle kongremizi Cumhuriyetimizin 100. yılında büyük bir gururla başkentimiz Ankara’da gerçekleştiriyoruz. Biz eczacılar 100 yıllık Cumhuriyetimize sahip çıkmanın gururu ile mesleğimiz, meslektaşlarımız ve toplum sağlığı için yılmadan, usanmadan çalışmaya devam ediyoruz. Eczacılık mesleğini daha güçlü bir geleceğe taşımak hepimizin ideali, hep birlikte bu ideali daha da geliştirmek için buradayız. Bilimsel kongreler mesleğimizin gelişimine, meslektaşlarımızın sağlık alanına daha fazla katkı sunmasına, bilginin yaygınlaşmasına olanak sağlar.
“ECZANELER BİRİNCİ BASAMAK SAĞLIK HİZMET KURULUŞLARI, ECZACILAR TOPLUMA EN YAKIN SAĞLIK DANIŞMANLARI”
Biz eczacılar koruyucu sağlık hizmetlerinin değerini çok iyi biliyoruz. İnsan ve toplum sağlığını korumak adına ne kadar önemli olduğunu da… Hastalıklara karşı hazır, bağışık olmak hayati bir önem taşıyor. Pandemi bize hazır olmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Tüm dünyada yaşanan karantina süreçlerinde eczanelerimiz açıktı. Çünkü eczaneler birinci basamak sağlık hizmet kuruluşları, eczacılar topluma en yakın sağlık danışmanları. Pandemide de öyleydi yaşadığımız deprem felaketinde de öyleydi. Depremin başladığı ilk andan itibaren 74 gün boyunca sahra eczanelerinde gönüllü olarak hizmet veren tüm meslektaşlarımız adeta bir tarih yazdılar.
“ÜLKEMİZDE İLAÇ YOKLUKLARI YAŞAMADAN HER İLACA ERİŞEBİLMENİN YOLU KAPSAMLI BİR YERLİ İLAÇ ÜRETİMİNDEN GEÇİYOR”
Biz eczacılar şartlar ne olursa olsun yeminimize sadık kalmanın, beyaz önlüğümüzü giymenin ve halk sağlığına adanan bir ömrün gururu ile çalışıyoruz. Bizler mesleğimizi nerede icra edersek edelim her şeyden önce mesleğimize sıkıca sarılmak zorunda olduğumuzu biliyoruz çünkü bizler toplum sağlığına katkı sağlamaya devam ederek çalışmalarımızı sürdürürsek mesleğimizi geleceğe taşıyabilir ve her türlü zorluğa rağmen gelecekte de var olabiliriz. İnsan hayatını korumak için ettiğimiz yemin hep aklımızda. Biz sağlıkçı olmanın sorumluluğu hep omuzlarımızda hissediyoruz. Yıllardır hepimizin talep ettiği konular değişmiyor ama bizler değişsin istiyoruz. Kamu bütçesinde sağlığa ve eğitime daha fazla pay verilsin istiyoruz. Gayrisafi yurt içi hasıladan sağlığa ayrılan payın olması gereken rakama ulaşmasını istiyoruz. Ülkemizde yapılan sağlık harcamalarının yüzde 80’i devlet tarafından karşılandığını düşünürsek karşılaştığımız oranlar hiç de iç açıcı değil. 2021 yılı verilerine gayrisafi yurt içi hasıladan sağlığa ayrılan pay yalnızca yüzde 2,3. İlaç harcamalarına yönelik sürdürülen mali politikalar sonucu ülkemizde ilaca erişmek zorlaştı, bazı ilaçlar için imkansızlaştı. 2022 yılı için dünya ilaç pazarının 1,5 trilyon dolara ulaşmış olduğunu görüyoruz, Türkiye ilaç pazarı 6,5 milyar dolar yani 108,5 milyar TL. Ülkemizde 2016 yılında yüzde 1’lik pay ile dünya pazarı içinde 16. sırada iken bugün ilk 20’ye dahi giremiyoruz. Pazardaki bu daralmanın en doğal sonucu da ilaç yokluğu olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde 2022 itibarıyla yerli ve ithal ilaçların TL bazlı durumunda yerli yüzde 56 ithal yüzde 44 şeklinde. Yerli ve milli ilaç projesinin TEB tarafından her yönüyle destekleme kararımız olduğunu bir kez daha ilan ediyorum. Ülkemizde ilaç yoklukları yaşamadan her ilaca erişebilmenin yolu kapsamlı bir yerli ilaç üretiminden geçiyor. Bizler TEB olarak 6643 sayılı kuruluş kanunumuzun dördüncü maddesinin ilgili fıkrası gereği yerli ilaç sanayini destekleme görevimizin bilinciyle hareket ediyoruz, bu şekilde hareket etmeye devam edeceğiz.”
Konuşmasında kongrenin üç günlük programından bahseden Üney, A Milli Kadın Voleybol Takımı’na TEB Cumhuriyet’in 100. Yılı Onur Ödülü’nü vereceklerini de sözlerine ekledi.
TEB Eczacılık Akademisi Başkanı Prof. Dr. İlkay Erdoğan Orhan da şunları söyledi:
“Covid-19 küresel salgınından sonra ilk defa yüz yüze yapılan kongremizde eczacılığı ilgilendiren bütün konulara yer verilecek. Mesleğimizin bütün sorunlarını eczacılığın bütün paydaşlarıyla, herkesin yer alacağı panellerde, oturumlarda paylaşacağız. Mesleğimize dair en güncel bilimsel gelişmeleri alanında en yetkin hocalardan dinleyeceğiz. ‘Ne olacak bu eczacılık fakültelerinin hali’ sorusuna da cevap arayacağız hep birlikte. Mesleğimiz adına üç gün boyunca çok sesli, renkli, verimli ve başarılı bir kongre ortamı yaşayacağımıza olan inancımla en kalbi şükranlarımı sunarım.”