Depremzedeye hiç mi saygınız yok? Bu nasıl propaganda!
Tbmm Deprem Araştırma Komisyonu Raporu Tamamlandı: “İllerde Hazırlanan Raporların Tozlu Raflarda Kaldığı Müşahade Edilmiştir”
TAMER ARDA ERŞİN
TBMM Kahramanmaraş Merkezli Depremleri Araştırma Komisyonu raporunda, illerde depreme karşı hazırlanan raporların “tozlu raflarda kaldığına” dikkat çekilerek, “Hatta yapılan bazı çalışmalardan ilgili diğer birimlerin haberinin dahi olmadığı ortaya çıkmıştır. Hazırlanan bir takım raporların tozlu raflarda kaldığı müşahede edilmiştir” denildi. Madencilerin de depreme müdahalede yer alması gerektiği kaydedilen raporda, “AFAD Başkanlığı yapılanmasında sahada daha etkin ve hızlı karar alınarak kaynakların doğru yönetilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sebeple yetkilerin en alt müdür/grup başkanı seviyesinde dağıtılması sağlanarak afet yönetiminin sürekliliği sağlanmalıdır” tavsiyesi yapıldı.
TBMM Kahramanmaraş Merkezli Depremleri Araştırma Komisyonu raporunu tamamladı. 935 sayfalık raporda, depremin ardından 3 milyon kişinin bölgeyi terk ettiği ve 31 Mart 2023 tarihi itibariyle deprem bölgesinde olan kişi sayısının 1 milyon 541 bin 937 kişi olduğu belirtilerek, 51 bin 642 yaralının da başka illere nakledildiği kaydedildi.
Komisyonun raporda yer alan tespitleri şöyle:
“Depreme hazırlık ve afet yönetimi hususunda illerde muhtelif çalışmalar yapılmıştır ancak kurumlar arasında istenilen uyum sağlanamamaktadır. Hatta yapılan bazı çalışmalardan ilgili diğer birimlerin haberinin dahi olmadığı ortaya çıkmıştır. Hazırlanan bir takım raporların tozlu raflarda kaldığı müşahede edilmiştir.
“KAYNAKLARIN DOĞRU YÖNETİLMESİNE İHTİYAÇ VAR”
AFAD Başkanlığı yapılanmasında sahada daha etkin ve hızlı karar alınarak kaynakların doğru yönetilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sebeple yetkilerin en alt müdür/grup başkanı seviyesinde dağıtılması sağlanarak afet yönetiminin sürekliliği sağlanmalıdır.
“SU BİRİKMESİNE İZİN VERMEYECEK ALANLAR”
Meydana gelen afetler sonrası ihtiyaç duyulan geçici barınma alanlarının tesisinde ani yağışlar sonrası su birikmesine meydan vermeyecek alanların seçilmesi gerekmektedir.
Geçici barınma alanlarının Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) verilerini havi ve kapasiteleri ile beraber önceden belirlenmesi ilgili Afet Grupları ile paylaşılması gerekmektedir.
Türkiye Afet Risk Azaltma Planı’nda bulunan kurumlara verilen eylemlerin de sağlıklı şekilde uygulanabilmesi için risk önleme ve müdahale faaliyetlerin planlanması kapsamında Afet ve Acil Durum Müdahale Hizmetleri Yönetmeliğinde belirtildiği gibi bütün kurumlarda bağımsız direkt Bakana bağlı çalışacak Daire Başkanlığı seviyesinde bir yapı oluşturularak süreçlerin yönetilmesi gerekmektedir.
İLETİŞİMİN SAĞLANMASI İÇİN ÖNERİ
Afetlerin yönetiminde iletişimin kesilmesi anında ihtiyaç duyulan iletişimin sağlanabilmesi için Jandarma Entegre Muhabere Bilgi Sistemi (JEMUS) operasyonel olarak afetlerde vazife alan bütün kurumlarca kullanılmasının sağlanması gerekmektedir.
Meydana gelen afetlerde sahada aktif vazife alan Bakanlıklar için Mobil Koordinasyon Merkezleri bütün hayati ihtiyaçları (iletişim, yeme-içme, tuvalet, banyo, yatakhane) sürdürebilecek şekilde temin edilmesi gerekmektedir.
Afetlerde müdahale kapasitesi ve kamu hizmetlerinin sürekliliğinin sağlanabilmesi maksadıyla illerde görevli kamu personelinin daha mukavemetli yapılarda barındırılmalarının sağlanması gerekmektedir.
“GEÇİCİ BARINMADA BELEDİYELERE GÖREV”
Geçici barınma alanlarının iç tesisat enerji iletişim hatlarının çekilmesi için belediyelerin görev alması gerekmektedir.
Elektrik ve doğal gaz iletim ve dağıtım hatları ile petrol iletim hatlarının bütün tesislerin afet risklerinin belirlenmesi ve dirençli hale getirilmesi maksadıyla deprem öncelikli olarak MTA diri fay haritası ve AFAD Başkanlığı tehlike haritaları göz önünde bulundurularak (sel/su baskını, heyelan, yangın, aşırı kar yağışı, çığ vb.) diğer risk alanları yönünden de performans analizleri yapılmalıdır.
Yeni yerleşim yerleri planlanırken ikinci bir çalışmaya ihtiyaç duyulmaması için elektrik ve doğal gaz şirketleri ile irtibat halinde olunarak bu hizmetlerin yeraltı tesislerinin de inşa süreci planlanması gerekmektedir.
“ENERJİ VERİMLİLİĞİNİ ARTIRAN MEKANLAR”
Kentsel dönüşüm uygulamalarında yerleşme dokusunda topoğrafyaya ek olarak ekolojik, iklimsel/mikro-iklimsel etkileşimi dikkate alan, gün ışığından yararlanabilen, tabii havalandırmaya imkân veren ve böylece mikro-iklimsel iç ve dış mekân konforu sunan, bu sayede ısınma/soğutma maliyetinin azaldığı, enerji talebini düşürerek enerji verimliliğini artıran mekânlar hedeflenmesi gerekmektedir.
ARAMA- KURTARMADA ENTEGRASYON ÖNERİSİ
Arama-Kurtarma faaliyetlerinde vazife alan madencilerin AFAD organizasyonunda bir yapıya entegre edilerek ulusal müdahalenin planlanması gerekmektedir.
BELEDİYELERDE AFET MÜDÜRLÜKLERİ
Deprem ve diğer afetler açısından yüksek riskli alanlardaki Büyükşehir Belediyeleri ve il belediyeleri bünyelerinde Afet ve Risk Azaltma Daire Başkanlığı, Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı, ilçe belediyelerde ise Afet ve Risk Azaltma ve Kentsel Yenileme Şube Müdürlükleri kurulması mecburi hale getirilmelidir. Bu birimlerin merkezinde ‘Jeoloji ve Zemin Birimleri’ olmalı, jeolojik-jeoteknik ve mikrobölgeleme etütleri, varsa deprem erken uyarı ve izleme sistemleri gibi konular ile il ölçeğinde ise ‘İl Afet Risk Planlarına’ girdi sağlayacak kentsel jeolojik bilgi üretimi ve güncelleme çalışmaları gerçekleştirilmelidir.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM BAŞKANLIĞI’NA DÖNÜŞMELİ”
Kentsel dönüşüm işinin bütün süreçleri ile sırf bu iş ile uğraşan ve ayrıca tüzel kişiliği haiz bir birim veya kurum tarafından yapılması yürütülecek uygulamaların daha seri ve etkin olarak yürütülmesini sağlayacaktır. Tüzel kişiliği olan bir birim veya kuruluş, gayrimenkul edinme, hak sahipliği çalışmalarını doğrudan yürütme, kentsel dönüşüm için finansman temin etme, yürütülecek uygulamaya göre taşra teşkilatı oluşturma ve uygulama bitince taşra teşkilatını kapatma gibi konularında daha etkin olarak faaliyet gösterecektir. Bu yüzden, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın merkez hizmet birimi olan Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün Bakanlığın bağlı kuruluşu olarak kamu tüzel kişiliğini haiz, özel bütçeli ‘Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’na dönüştürülmesi uygun olacaktır
“PERİYODİK MUAYENE YAPILMALI”
Binaların periyodik muayenesine yönelik mevzuatın hazırlanması, bu kapsamda yapı denetime tabi yapıların 5 yıl içerisinde, yapı denetime tabi olmayan yapıların 2 yıl içerisinde periyodik muayenesinin yapılması gerekmektedir. Muayene şartlarını sağlamayan yapılar güçlendirilmeli veya yıkılmalıdır.
Son yapılan düzenlemelerle mali, teknik ve mesleki yeterlilik ile ilgili müteahhitler sınıflandırılmış, kentsel dönüşüm yapım işini üstlenen yapı müteahhitleri belediyelerin kontrolü altına alınmıştır. Dönüşümde en önemli aktör olan müteahhitlik sektörünün disipline edilmesi gerekmektedir.
“MADENCİLER GÖREV ALMALI”
AFAD büyük afetin koordinasyonunda çok fazla mesuliyet almıştır. Arama kurtarmadan barınmaya, barınmadan beslenmeye, alt yapıya enerjiye kadar bütün süreç AFAD’ın kontrolündedir. Bedelli askerlik yapan askerler arama-kurtarma eğitimleri alarak sertifikalandırılmalı, Ulusal Arama Kurtarma ve Barınma Hizmetinin Belediyelere itfaiye ile birlikte, arama kurtarma ekiplerine de kurma mesuliyeti verilmeli, bütün Türkiye’deki madenciler arama kurtarma faaliyetlerinde yer alması için akredite edilerek görevlendirilmeli, özlük haklarına bu görevlendirme karşılığının eklenerek deprem anında vazife almaları sağlanmalı.
Mühendis ve mimar odalarının daha katılımcı olması ve kuruluş amacına hizmet etmesi sağlanmalıdır.”
Raporda, deprem bölgesindeki hastanelerin ve sağlık kuruluşlarının durumuna ilişkin de bilgi verildi. Buna göre 122 hasar tespiti yapıldı, bunlardan 46 hastanenin hafif, 27 hastanenin orta ve 2 hastanenin de yıkıldığı görüldü.
Depremin ardından güvenlik sorunun çözümü için MİT’in de görevlendirildiği ifade edilen raporda, “70 bin 140’ı emniyet, 51 bin 256’sı Jandarma, 3 bin 325’i çarşı ve mahalle bekçisi olmak üzere deprem bölgesinde toplam 124 bin 721 güvenlik ve trafik personeli görev yapmaktadır” denildi.