Bddk: Kur Korumalı Mevduat 2 Trilyon 117 Milyar Liraya Çıktı
Sezai Temelli: Artık Torba Değil Çuval Yasalar Görüşüyoruz. Bürokrasi De Ne Var Ne Yok Bu Çuvalın İçine Doldurmayı Artık Maharet Sayıyor
AKP’nin hazırladığı 80 maddelik torba kanun teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlandı. HEDEP Muş Milletvekili Sezai Temelli, “Siz uyarlama dediniz bence bu uyarlama değil çuvallama çünkü artık torba değil çuval yasalar görüşüyoruz. Her gelen torba yasayla yeni anayasa ihlalleri oluyor. . Bu kadar ekonomik meseleler konuşuluyor içinde ama içine 2 tane madde gelmiş Seçim Kanunu… Seçim Kanunu’nun ne alakası var burada, bunun komisyonu yok mu? Burada bir kurnazlık var; buna yasama kurnazlığı diyoruz biz. Bürokrasi de ne var ne yok bu çuvalın içine doldurmayı artık maharet sayıyor ve bunu da ustaca yapıyor deyim yerindeyse” dedi.
AKP’nin 24 Kasım Cuma günü TBMM’ye sunduğu ekonomiye ilişkin düzenlemeleri içeren Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’nin görüşmelerine TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bugün başlandı.
HEDEP Grubu adına söz alan Muş Milletvekili Sezai Temelli, özetle şunları söyledi:
“ARTIK TORBA DEĞİL ÇUVAL YASALAR GÖRÜŞÜYORUZ. BÜROKRASİ DE NE VAR NE YOK BU ÇUVALIN İÇİNE DOLDURMAYI ARTIK MAHARET SAYIYOR”
“Siz uyarlama dediniz bence bu uyarlama değil çuvallama çünkü artık torba değil çuval yasalar görüşüyoruz. Her gelen torba yasayla yeni anayasa ihlalleri oluyor. Seçim kanunu ile ilgili bir şey var içinde düşünebiliyor musunuz. Bu kadar ekonomik meseleler konuşuluyor içinde ama içine 2 tane madde gelmiş Seçim Kanunu… Seçim Kanunu’nun ne alakası var burada, bunun komisyonu yok mu? Bu başlı başına ne kadar ciddi sorunların olduğunu bize gösteriyor. Burada deyim yerindeyse bir kurnazlık var; buna yasama kurnazlığı diyoruz biz. Bürokrasi de ne var ne yok bu çuvalın içine doldurmayı artık maharet sayıyor ve bunu da ustaca yapıyor deyim yerindeyse. Dolayısıyla baktığımızda hepsi sanki yaşadığımız sorunları aşmaya yönelik çözümlermiş gibi gözükmekle beraber, aslında günü kurtarmaya yönelik ve işi kotarmaya yönelik bir anlayışın bu yasaya sirayet ettiğini söyleyebiliriz.
“CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÛMET SİSTEMİ VERGİDEN KAÇAN BİR SİSTEM”
Giderek bir yetki devrinin hızlandığını, yetki devrinin artık, deyim yerindeyse, bütün bu yasama faaliyetine aşkın bir hâle geldiğini görüyoruz. Bu ülkenin vergi yasaları toplumsal ahlak, toplumsal vicdan, toplumsal barışın güçlenmesine ve toplumun kendi kendini denetlemesine yol açacak bir vergi anlayışı değil tam tersine bu meselelerin giderek çoğaldığı bir toplumsal yaşama neden oluyor. O yüzden vergi önemli ama Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi vergiden kaçan bir sistem, Cumhurbaşkanı hükûmet sistemi yetkileri tek elde toplayıp âdeta vergileri de bu anlayışla dizayn eden, gerçek anlamda bir vergi düzeninin, vergi yapısının oluşmasını engelleyen bir sistem.
“DÖVİZ İHTİYACININ BU KADAR YÜKSEK OLDUĞU BİR YERDE TORBA YASANIN İÇİNDE ‘NEREDEN BULABİLİRİM’ KAYGISIYLA BİR SÜRÜ MADDE VAR”
Döviz ihtiyacının bu kadar yüksek olduğu bir yerde, döviz projeksiyonlarının bile olmadığı bir planla, bir bütçeyle hiçbir şeyi halledemeyeceğiniz için torba yasanın içinde âdeta ‘Nereden bulabilirim?’ kaygısıyla hazırlanmış bir sürü madde var. Örneğin, kur korumalı mevduat… Burada döviz meselesi, faiz meselesi, bütçe açığı meselesi kritik meseleler fakat bunlarla mücadele edebilecek, krizi önleyebilecek, istikrarı sağlayabilecek bir bütçe olmadığı için de zaten biz bu torba yasayla karşı karşıyayız; alelacele gelmesinden belli zaten, mesela beklemeye ömrü yok. Olay o kadar sıkışık, kriz o kadar zorlayıcı ki beklemeye ömrü yok. Yani bu bütçenin komisyondan geçip Genel Kurula giderken araya sıkıştırılması kadar acayip bir şey olamaz. Bu acayipliğin nedeni işte aslında içinde yaşadığımız kriz.”