ÇUKUROVA BELEDİYE BAŞKANI ÇETİN, ZABITA HAFTASI’NI PERSONELİYLE KUTLADI
SEYİT TORUN’DAN BAKAN SOYLU’YA: “EĞER ONURUN, GURURUN VARSA, ONURLU BİR İNSANSAN ORADAN İSTİFA EDERSİN, AYRILIRSIN”
Haber: OKTAY YILDIRIM – Kamera: ADEM KARABAYIR
CHP Genel Lider Yardımcısı Seyit Torun, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun CHP’li belediyelere yönelik savlarına karşılık vererek, “İçişleri Bakanı, gerçekten o koltuğa yakışmayan, o koltuğu asla hak etmeyen biri. Soylu, bir sefer daha sesleniyorum: Sen, bizim belediyelerimize diz çöktüremezsin. Unut bunu. Bizde senden korkacak belediye lideri yok. ‘Terörist var’ diyor. Allah aşkına, teröristi yakalamak, onu bir biçimde tutuklamak kimin görevi? İçişleri Bakanlığı’nın görevi. Kendi görevini yapamayan Bakan, dedikodu yapıyor, iftira atıyor, karalama yapıyor, kumpas kuruyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Ve tekrar uyarıyoruz: Bu yanlıştan dön. Bu karanlıktan dön. O bakanlığa sen yakışmıyorsun. Şayet onurun, gururun varsa, erdemli bir insansan da oradan istifa edersin, ayrılırsın” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki BELBİM AŞ, İzmit Belediyesi iştiraki SARBAŞ ile birlikte ‘Çınarkart’ projesini hayata geçirdi. İki kenti ulaşım ve farklı bahislerde ortaklaştıran Çınarkart için İzmit Belediyesi Dernekler Yerleşkesi’nde bugün düzenlenen törene, CHP Genel Lider Yardımcısı Seyit Torun, İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, İzmit Belediye Lideri Fatma Kaplan Hürriyet, BELBİM AŞ Genel Müdürü Nihat Narin ve SARBAŞ Genel Müdürü Nihat Kıymet katıldı. Törende, sırasıyla Kaplan, İmamoğlu ve Torun birer konuşma yaptı.
Konuşmasına CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamlarını ileterek başlayan Torun, şunları söyledi:
“İKTİDARIN ENGELLEME ÇALIŞMALARINA KARŞIN OLAĞANÜSTÜ İŞLER YAPIYORUZ: Özelde CHP’li, genelde Millet İttifakı belediyelerinin iktidar kanadından gelen her türlü engelleme çalışmalarına karşın olağanüstü işler yapıyoruz. Tanıtımı yapılan Çınarkart ile iki kent ortasında avantajlı alanlar oluşuyor. Teknolojinin sunduğu imkanlarla kentlerdeki hayatın kolaylaştırmanın yolları açılıyor. Türkiye, sanayi ihtilalini kaçırmanın badirelerini hala yaşıyor. İçinde bulunduğumuz teknoloji çağını yakalamak önemli. İBB Lideri İmamoğlu ve İzmit Belediye Lideri Kaplan’a bu manadaki iş birliklerinden ötürü teşekkür ediyorum. Göreve gelmeden önce belediyelerimizle ilgili birçok karalamalar yapıldı, ‘Sosyal yardımı kesecekler’ diye. Tam aksine, toplumsal yardımları 4-5 kat artırdılar. Hele pandemi döneminde, tahminen de ülkeyi yönetenlerin yapamadığı, ülkeyi yönetenlerin vatandaşımıza o dönemde yalnızca IBAN numarası gönderdiği süreçte, maskesinden dezenfektanına kadar birçok mevzuda katkı sundu. Ve o kara propagandayı da boşa çıkardı.
BELEDİYELERİMİZ, HER TÜRLÜ ENGELLEMEYE KARŞIN VATANDAŞALARIN YANINDA: Millet İttifakı belediyeleri, tüm aksiliklere karşın birçok birincisi başardılar. Öğrenci yurtları ve kreşleri, verilen sözlerden kimileri. Türkiye genelinde de şu anda 23 raylı sınırımız devam ediyor. 11’i tamamlanmak üzere. 3 bin 478 yeni park yapıldı. Yani 3 bin 200 futbol alanı büyüklüğünde yeşil alan yapıldı. Belediyelerimiz, gerçekten vatandaşımızın her anında yanındalar. İçinde bulunduğu bu ekonomik buhranın yükünü almak için de olağanüstü çaba içerisindeler. Teşekkür edecekleri yerde, ellerinden geleni gerisine koymuyorlar. Her manada baskıyı, her manada tehdidi, her manada engellemeyi gerçekleştiriyorlar. Lakin onlar ne yaparlarsa yapsınlar biz, muhakkak vatandaşlarımızın problemlerini çözmeye uğraş ediyoruz ve her manada da vatandaşlarımızın yanındayız.
CUMHURBAŞKANLIĞI’NDA TEK BİR İMZAYLA BEKLEYEN 30 MİLYARLIK KREDİMİZ VAR: CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla ihtiyaç sahibi ailelerin okula giden çocuklarına ‘beslenme çantası’ dayanağı kampanyasını başlattık. İzmit Belediyemizle başlatıyoruz bu uygulamayı. Beylikdüzü Belediyemiz de bu işin lokomotifliğini yaptı. Ve birçok belediyemiz de şu anda bununla ilgili çalışmaları başlattı. Bu kapsamda, Türkiye genelinde öğrencilere bir öğün yemek verilmesi yönündeki önergemiz ise TBMM tarafından reddedildi. Bakmayın bunların siz algı yarattığına. Gerçekten Saray’dan verilen talimatlarla inanılmaz bir baskı içerisindeler. ‘Acaba ne yaparız ne ederiz de biz bu CHP’li belediyeleri, Millet İttifakı’nın belediyelerini engelleriz; onları toplumun gözünde küçük düşürürüz.’ Bunun çabası içerisindeler. Kamu bankaları kredi vermez. Vilayetler Bankası teminat mektubu vermez. Cumhurbaşkanlığı’nda şu anda tek bir imzayla bekleyen 30 milyarlık kredimiz var. Sonuçta bunlar, vatandaşların sıkıntılarının çözümü için harcanacak. Ve uzun vadeli, çok ucuz fonlar, kaynaklar bunlar. Fakat her türlü, ellerinden gelen olumsuzluğu gerçekleştiriyorlar.”
“SEN, BİZİM BELEDİYELERİMİZE DİZ ÇÖKTÜREMEZSİN”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun CHP’li belediyelerle ilgili savlarına da karşılık veren Torun, şöyle konuştu:
“Hele bir de Saray’ın bakanı var; İçişleri Bakanı. Gerçekten o koltuğa yakışmayan, o koltuğu asla hak etmeyen biri. Ben demiştim ya ‘Belediyede bir ünite kuruldu. O ünitenin işi gücü, bizim belediyelerimize müfettiş göndermek, incelettiği bir belgeyi tekrar inceletmek, bulamayan müfettiş varsa cezalandırmak’. O vakit, ‘Hayır yok’ demişti. Artık ortaya çıktı bedelli arkadaşlar. Her bir belediyemize kumpas kurmak için uğraşıyor. Şayet suç bulamadıysa diyor ki ‘Gidin uydurun. Bir şey bulun, itirafçı bulun, ne buluyorsanız bulun, lakin bu belediyeleri çalıştırmayın. Bu belediyeleri bir formda korkutun, hizmet yaptırmayın’. Soylu, bir kere daha sesleniyorum. Birleşik Arap Emirlikleri’ndeymiş galiba, oraya niçin gittiğini de bilmiyoruz ama… Sen, bizim belediyelerimize diz çöktüremezsin. Unut bunu. Bizde senden korkacak belediye lideri yok. Biz biliyoruz senin nasıl kumpas kurduğunu, senin Mülkiye Teftiş Kurulu’na palavra söyletmek için neler yaptığını, uyduruk işlerle uğraştığını.
ONURUN, GRURUN VARSA, GURURLU İNSANSAN İSTİFA ET: Allah aşkına; belediyede çalışan kişinin babası 12 Eylül öncesinde cezaevinde yatmış yahut dayısı bir suç işlemiş, amcasının oğlu bilmem ne yapmış… Bununla belediye işçisi sicil alır mı? Böyle bir akılsızlık olur mu? Bunu bile değerlendirmeye çalışan bir akılla karşı karşıyayız. ‘Terörist var’ diyor. Allah aşkına, teröristi yakalamak, onu bir halde tutuklamak kimin görevi? İçişleri Bakanlığı’nın görevi. Kendi görevini yapamayan Bakan, dedikodu yapıyor, iftira atıyor, karalama yapıyor, kumpas kuruyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Ve tekrar uyarıyoruz İzmit’ten: Bu yanlıştan dön. Bu karanlıktan dön. O bakanlığa sen yakışmıyorsun. Şayet onurun, gururun varsa, gururlu bir insansan da oradan istifa edersin, ayrılırsın.”
