22 Kasım 2024 Cuma

Saadet Partisi’nin 100 Bin Konutluk Toki Projesi’yle İlgili Araştırma Önerisi, Akp Ve Mhp Oylarıyla Reddedildi

Saadet Partisi’nin 100 bin konutluk TOKİ projesiyle ilgili araştırma önergesinin öne alınmasına ilişkin grup önerisi, TBMM Genel Kurulu’nda AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ, “2019 yılında da şöyle bir söz vermişlerdi dedim. İki konuşmayı yan yana koydum. Hemen hemen aynıydı. Yapılmış mı diye merak ettim. Gerekli yerlere sordum. Bana gelen cevap şu: 1 milyon 200 bin kişi müracaat etti. 100 bin kişiden 97 bin 728 kişi hak sahibi oldu. Peki kimler aldı? Yok” dedi.

Saadet Partisi, “2019 yılında Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan, ülkenin çeşitli il ve ilçe merkezlerinde TOKİ’nin başta dar gelirli vatandaşlar olmak üzere şehit ve gazi yakınlarına öncelik vereceği 100 bin konut projesinden bazılarının hayata geçirilmemesi ve birçok hak sahibine teslim edilmemesinin nedenlerinin araştırılması” için verdiği araştırma önergesinin gündemin önüne alınarak bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesine ilişkin grup önerisi verdi. Öneri, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.

Önerinin gerekçesini açıklayan Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ, şunları söyledi:

“2022 yılı sayın Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı… Cumhuriyet tarihinin en büyük konut hamlesini yapıyoruz. 500 bin konut yapacağız, 50 bin iş yeri teslim edeceğiz dedi. Kim sevinmez ki buna? Türkiye’nin çok ciddi konut problemleri var. Ben sevindim ama ardından da geriye dönüp hafızamı tedai ettirmek istedim. Şöyle bir yokladım hafızamı. 2019 yılında da şöyle bir söz vermişlerdi dedim. İki konuşmayı yan yana koydum. Hemen hemen aynıydı. Yapılmış mı diye merak ettim. Gerekli yerlere sordum. Bana gelen cevap şu: 1 milyon 200 bin kişi müracaat etti. 100 bin kişiden 97 bin 728 kişi hak sahibi oldu. Peki kimler aldı? Yok. 29 il başkanımızla konuştum. Buralarda konutlar yapılmamış.”

 TOKİ KAR AMACI GÜDEN MÜTEAHHİT FİRMA GİBİ ÇALIŞMAMALIDIR

İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban, şöyle konuştu:

“Yanlış politikaların önlenemez sonucu olarak kur artışı, yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı kaçınılmaz olmuştur. Vatandaşlarımızın en önemli sorunlarının başında da kira artışları olmuştur. Ne yazık ki hükümet, ihtiyaçlar piramidinin birinci basamağı olan barınma sorununu dahi çözememiştir. Cumhuriyetimizin 100. yılında hala beslenme, barınma gibi en temel ihtiyaçlarını vatandaşlarımız karşılamakta güçlük çekmektedir. 6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketinin ardından çok sayıda vatandaşımız, halen sağlıklı ve güvenilir konutlar beklemektedir. Yaklaşmakta olan kış şartları vatandaşlarımızı olumsuz etkileyecektir. TOKİ kar amacı güden müteahhit firma gibi çalışmamalıdır. TOKİ, sosyal devlet olmanın bir gereği olarak barınma ihtiyacının giderilmesi için özellikle dar ve orta gelirli vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak için kar amacı gütmeden çalışmalıdır.”

“YÜZDE 25 KİRA ZAMMI SINIRIYLA GÜYA SORUMLULUĞU ÜZERİNDEN ATMAKTADIR”

Yeşil Sol Parti Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, şunları söyledi:

“Bugün büyüyen ekonomik kriz, altından kalkılamaz hale gelmiştir. Yurttaşlar ya kazandıklarının çoğunu kiraya vermek zorunda kalıyor ya da insanlık onuruna yaraşmayan evlerde kalmaya mecbur bırakılıyor. Bugün konut hakkı, yaşam hakkı kadar ciddi bir boyuta ulaşmıştır. Oysa insan haklarının, sosyal devletin en temel niteliklerinden biri, barınma hakkıdır. AKP ve MHP iktidarında elverişli konut hakkı bir tarafa enflasyon, göçler ve depremin de etkisiyle yurttaşların başını sokacağı bir çatısı dahi yoktur. Yüzde 25 kira zammı sınırıyla güya sorumluluğu üzerinden atmaktadır. Bununla aradan çekilmekte, sorumluluğu ev sahipleri ve kiracılara bırakmaktadır.”

“TÜRKİYE TARİHİNDE OLMAYAN VAKALAR YAŞAYACAK. SOKAKTA, EVİ OLMADIĞI İÇİN ÖLEN EMEKLİ HABERLERİ, SOĞUKTA KALAN ÇOCUK VE AİLE DRAMLARI ORTAYA ÇIKACAK”

CHP Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı, şunları söyledi:

“TOKİ özelinde Türkiye’nin en büyük meselelerinden biri, konut ve barınma sorununu konuşuyoruz. Bu mesele tüm vatandaşlarımızı ilgilendirdiği gibi Türkiye’nin gelecek demografisini de etkileyecek bir mesele. Toplu konut, sosyal devletin en öncelikli konusudur. Barınma ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı, sadece anayasal bir hak değil aynı zamanda kentleşme ve çağdaş hayatın da şart olan fiziki alanıdır. Ancak, iktidarın hatalı ekonomi politikaları ve ranta dayalı betonlaşma anlayışı milyonlarca vatandaşımızı mağdur etmiştir. Buradan uyarıyorum: Türkiye tarihinde olmayan vakalar yaşayacak. Sokakta, evi olmadığı için ölen emekli haberleri, soğukta kalan çocuk ve aile dramları ortaya çıkacak. Derhal sosyal konut projeleri hayata geçirilmeli. Yabancılara toprak ve konut satışı sınırlandırılmalıdır.”

 

İlgili Haberler