23 Kasım 2024 Cumartesi

Lütfü Türkkan’dan Çolak Ve Çardaklı’ya Cezaevinde Ziyaret: “12 Eylül 1983’Te Cezaevinde Saç Kesme İşi Bitmişti, 12 Eylül’ü Andıran Bu Görüntülere Ülkenin Tahammülü Yok”

İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, Sincan Cezaevi’nde tutuklu gazeteciler Batuhan Çolak ve Süha Çardaklı’yı ziyaret etti. Türkkan, gazetecilerin saçlarının kazıtılmasına tepki göstererek “Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a sormak istiyorum, böyle bir uygulama vardı da kimsenin sesi mi çıkmıyordu? Yoksa bu uygulama bu gazeteci çocuklar içeri girince mi başladı? 12 Eylül 1983’te cezaevinde saç kesme işi bitmişti, 12 Eylül’ü andıran bu görüntülere ülkenin tahammülü yok. Saç kazıyarak vatan sevgisini silemezsiniz. Ama Türk milletini Türkiye’de azınlığa düşürmek isteyen şer uşaklarının ve sığınmacıların kökünü bu necip millet, gün gelir bu topraklardan mutlaka kazıyacaktır” dedi.

20 Eylül’de gözaltına alınan Aykırı Genel Yayın Yönetmeni Batuhan Çolak, Ajans Muhbir’in yöneticisi Süha Çardaklı, 23 Eylül’de tutuklanarak Sincan 2 No’lu L Tipi cezaevine gönderilmişti.

İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan da bugün Çolak ve Çardaklı’yı cezaevinde ziyaret etti. Türkkan, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Türk milletinin haber alma hakkını savunduğu için tutuklu olan,Türkiye’de sığınmacılardan kaynaklı olaylardan haberdar olmayalım diye esaret altında tutulan, haberleriyle sığınmacı işgalini Türk milletine duyurduğu için saçları kazıtılan gazeteci Batuhan Çolak ve Süha Çardaklı’yı tutuklu oldukları Sincan Cezaevi’nde ziyaret ettim.

12 EYLÜL 1983’TE CEZAEVİNDE SAÇ KESME İŞİ BİTMİŞTİ, 12 EYLÜL’Ü ANDIRAN BU GÖRÜNTÜLERE ÜLKENİN TAHAMMÜLÜ YOK”

Her ikisi de ayrı koğuşlarda kalıyorlar. Sizlere çok selamları var. Bulundukları koğuşlarda çok rahat ettiklerini, koğuş arkadaşlarının kendilerine hürmet ettiklerini belirttiler. Bu konuda herhangi bir şikayetleri yok ama bir konuda şikayetleri olduğunu söylediler. Bizim saçımızı niye kestiler anlamadık dediler. Böyle bir uygulamaya daha önce rastlamamıştık, bu yeni bir uygulama. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a sormak istiyorum, böyle bir uygulama vardı da kimsenin sesi mi çıkmıyordu? Yoksa bu uygulama bu gazeteci çocuklar içeri girince mi başladı? 12 Eylül 1983’te cezaevinde saç kesme işi bitmişti, 12 Eylül’ü andıran bu görüntülere ülkenin tahammülü yok. Süha Çardaklı 28 kişilik koğuşta kalıyor, kaç kişi biliyor musunuz; 45 kişi. 4 kişilik odada 7 kişi kalıyorlar, 3 nerede kalıyor, yerde yatıyor. Hatta koğuşlarda yerlerde yer yok, bazı mahkumlar koridorda uzattıkları kartonlarda uyuyor. Böyle bir görüntüyü Türkiye Cumhuriyeti hak ediyor mu? Bu zulümü bu insanlara niye reva görüyorsunuz?

GÜNÜMÜZÜN HASAN TAHSİN’LERİ OLAN BATUHAN GİBİ, SÜHA GİBİ TÜRK EVLATLARINI YILDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR”

Ne zulüm yaparlarsa yapsınlar hiçbir güç Türk milliyetçilerini bu istibdat kalıbına ve şekline sokamayacaktır. Yüreği bu vatan için atan, bu vatan için endişelenen hiç ama hiç kimse onlar için endişelenmesin. Türk vatanını hiçbir istilacıya, hiçbir işgalciye peşkeş çektirmeyeceğiz. Bu istibdat düzeni eninde sonunda bir gün yok olur. Suriyeliler, Afganlar, Pakistanlılar, milyonlarcası aramızda. Türkiye eylemsiz bir işgal altında, sessiz işgal altında. Yarın ise işgal için eyleme geçecekler. Bu işgale karşı milletin gözünü açan haberleriyle günümüzün Hasan Tahsin’leri olan Batuhan gibi, Süha gibi Türk evlatlarını yıldırmaya çalışıyorlar.

SAÇ KAZIYARAK VATAN SEVGİSİNİ SİLEMEZSİNİZ. TÜRK MİLLETİNİ TÜRKİYE’DE AZINLIĞA DÜŞÜRMEK İSTEYENLERİ VE SIĞINMACILARIN KÖKÜNÜ BU NECİP MİLLET, BU TOPRAKLARDAN MUTLAKA KAZIYACAKTIR”

Araplara şirin gözükmek için 400 bin dolara birkaç ev daha fazla satmak için bu milletin hakkından vazgeçenler hiç unutmasın. Sığınmacıları milletin namusuna tercih edenler elbet bir gün tüm bunların hesabını adalet önünde verirler. Batuhan’a ve Süha’ya bu zulmü yapanların adlarını bile kimse anmayacak, hatırlanmayacaklar bile. Sadece Türk tarihinde kara bir leke olarak kalacaklar. Saç kazıyarak vatan sevgisini silemezsiniz. Ama Türk milletini Türkiye’de azınlığa düşürmek isteyen şer uşaklarının ve sığınmacıların kökünü bu necip millet, gün gelir bu topraklardan mutlaka kazıyacaktır.”

 

İlgili Haberler