Aile hekimlerinden Sağlık Bakanlığı’na tepki
Kayıhan Pala: “Uluslararası Sermayeye Kaynak Aktarmaktan Vazgeçin, Şehir Hastanelerini Kamunun Üstüne Yük Olmaktan Çıkarın”
CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sağlık Bakanlığı’nın 2024 bütçesinin görüşmelerinde; “Şehir hastaneleri ile ilgili, bu konuda Türkiye’de çalışan çok sayıda uzman var bunlardan bir tanesi Prof. Dr. Uğur Emek’tir, bunun 25 yıllık maliyetinin 81.2 milyar dolar olacağını hesaplıyor. 2045 yılına kadar bu ödemeyi yapacağız değil mi? Uluslararası sermayeye kaynak aktarmaktan vazgeçin, şehir hastanelerini kamunun üstüne yük olmaktan çıkarın. Bu sizin de bizim de çocuklarımızın geleceği açısından, Sağlık Bakanlığı bütçesi açısından büyük bir tehdittir” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Sağlık Bakanlığı’nın 2024 bütçe teklifi görüşülüyor. Görüşmelerde CHP Grubu adına Bursa Milletvekili Kayıhan Pala konuştu. Pala, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın sunumunun çok iyi bir propaganda sunumu olduğunu ifade ederek özetle şunları söyledi:
“TÜRKİYE’DE 4 HASTANENİN FAY HATTI ÜZERİNDE OLDUĞU AÇIKLANDI LÜTFEN BUNLARI AÇIKLAYIN VATANDAŞIN BUNU BİLMEYE HAKKI VAR”
“Dirençli bir sağlık sistemine ihtiyacımız var ülkemiz maalesef deprem ülkesi. 2012 yılından beri depreme dayanıksız olduğu bilinen hastanelerin çalışmasına neden izin verdiniz? TMMOB raporlarına rağmen uygun olmayan zeminde neden hastane inşa edilmesine izin verdiniz? Türkiye’de 4 hastanenin fay hattı üzerinde olduğu açıklandı, bir tanesi de Bursa’da, lütfen bunları açıklayın vatandaşın bunu bilmeye hakkı var. Örneğin ben fay hattında olan hastaneden yararlanmak istemeyebilirim.
“ŞEHİR HASTANELERİ SAĞLIK BAKANLIĞI BÜTÇESİNİ REHİN ALMIŞ DURUMDA BUGÜN İTİBARİYLE”
Bursa Şehir Hastanesi’ni şehrin dışına yaptınız, Bursa Şehir Hastanesi’ne raylı sistemi götürmek için 2 milyarlık bir yatırım yaptınız. 2 milyarlık yatırımla raylı sistemi götürmek yerine şehir içine hastane yapılacak olsa sizin ihale bedelinizdir. 2 bin 300 yataklı hastane yerine bin 700 yataklı 3 tane hastaneyi şehrin içine yapabilirdik. Bunlar toplum yararına yatırımlar değil. 2024 bütçesine baktığımızda kullanım bedelinde yüzde 108’lik bir artış öngörüyorsunuz, hizmet bedelinde bu artış yüzde 38, aradaki bu kadar büyük fark nerede kaynaklanıyor? Öyle anlaşılıyor ki buradaki hastanelerin döner sermayesine daha fazla yüklenilecek, o da döner sermaye kaynaklarının dağılımında daha fazla problem yaratma potansiyeline sahip. Şehir hastaneleri Sağlık Bakanlığı bütçesini rehin almış durumda bugün itibarıyla. Sizin rakamlarınıza göre bütçenin yüzde 11’inde fazlasını 14 hastaneye veriyorsunuz geri kalan yüzde 90 ile 900 küsur hastaneye, 8 bin aile sağlığı merkezi, 800 binin üzerinde sağlık çalışanının ücretini ödemeye çalışıyorsunuz. 2019 Sayıştay Raporu’nda Yozgat’taki Şehir Hastanesi ile Yozgat Sorgun’daki çamaşır yıkatma ortalama birim fiyatı arasındaki 14 fiyat farkı var. Aynı çamaşır aynı şirkete yıkatılıyor, şehir hastanesi 14 kat daha fazla para ödüyor. Ne yaptınız, bunun yanıtını öğrenmek isterim.
“ULUSLARARASI SERMAYEYE KAYNAK AKTARMAKTAN VAZGEÇİN, ŞEHİR HASTANELERİNİ KAMUNUN ÜSTÜNE YÜK OLMAKTAN ÇIKARIN”
Şehir hastaneleri ile ilgili, bu konuda Türkiye’de çalışan çok sayıda uzman var bunlardan bir tanesi Prof. Dr. Uğur Emek’tir, onun 25 yıllık maliyetinin 81.2 milyar dolar olacağını hesaplıyor. 2045 yılına kadar bu ödemeyi yapacağız değil mi? Uluslararası sermayeye kaynak aktarmaktan vazgeçin, şehir hastanelerini kamunun üstüne yük olmaktan çıkarın. Bu sizin de bizim de çocuklarımızın geleceği açısından, Sağlık Bakanlığı bütçesi açısından büyük bir tehdittir. Buradan açıklayın, ‘kapatılan devlet hastanelerinin tamamını açacağım’ deyin. Bursa merkezde devlet hastanesi kalmadığı için insanlar çok zorlukla oraya ulaşmaya çalışıyorlar, oraya ulaşamadıkları için de özel hastanelere gitmek zorunda kalıyorlar. Kamunun bıraktığı boşluğu özel sektör doldurmaya çalışıyor.
“AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNİN DE SAĞLIK BAKANLIĞI BİNALARI HALİNE GETİRİLMESİ LAZIM”
Aile hekimliği sisteminde ciddi bir sorun var. Bir aile hekimine 2 bin 700 kişi vererek sistemin doğru düzgün çalışmasını sağlayamazsınız. Bunu önce 2 bin kişiye sonra bin 50 kişiye indirmek lazım. Aile sağlığı merkezlerinin de Sağlık Bakanlığı binaları haline getirilmesi lazım. Buraların hekimler tarafından kiralanan binalar biçiminde olması oradaki kamu hizmetini sıkıntıya sokan bir yaklaşımdır. Birinci basamakta performans aile hekiminin baktığı hasta üzerinden verilemez.
“KUDUZDAN ÖLENLER VAR, BU BENCE UTANÇ KAYNAĞIDIR BU YÜZYIL AÇISINDAN”
Covid-19’un dağılımlarını hala açıklamadınız yani yaşa, cinsiyete, mesleğe, ile, sosyal sınıfa göre niye açıklamadığınızı hala anlamadık. Kızamık olgu sayısındaki polemik hala devam ediyor, açıklamıyorsunuz. Kuduzdan ölenler var, bu bence utanç kaynağıdır bu yüzyıl açısından. Uyuzla ilgili açıklamalarınız da tatmin edici değil. Hatay’da çok ciddi, beklenenden fazla uyuz vakası olduğunu gözlemiş biriyim. Türkiye’deki aşıların etkinliği ile ilgili hiçbir açıklama yapmadınız. Neden çocuklar için aşı getirmediniz, bunu açıklamadınız. Yeni aşı versiyonlarını, özellikle risk grupları için neden getirmiyorsunuz? Bunların da yanıtlarını vermeniz lazım. Söz verdiniz geçen yıl, hala HPV aşısını uygulamaya koymadınız. Ambulanslarla ilgili nüfusu en fazla ile baktığımızda ciddi problemler var. ‘Koruyucu hizmetlere aktardığımız kaynağı sürekli artırıyoruz’ dediniz sizin verdiğiniz verilere göre azaltıyorsunuz. Sizin verdiğiniz verilere göre tedavi edici hizmetleri destekliyorsunuz. Bu Türkiye açısından kabul edilebilir değil. Sağlık çalışanlarının temel taleplerini bugün karşılamıyorsunuz. Can, iş, gelir güvencesi ve mesleki bağımsızlıkla ilgili sorunlar var. En düşük aylık gelir yoksuluk sınırının hala çok altında. Aylık gelirin tamamı emeklilik dönemine yansımıyor siz de biliyorsunuz.”