26’Ncı Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin Kapanış Töreni Yapıldı. Fıprescı Ödülü Meksikalı Yönetmen Lıla Avıles’in “Totem” Filmine Verildi
İSTANBUL’DA “BÜYÜK CUMHURİYET BULUŞMASI”… ADD GENEL LİDERİ HÜSNÜ BOZKURT: “KADINI İNSAN OLARAK EŞİT SAYAN BİR BAYAN İHTİLALİNİ TEKRAR HAREKETE GEÇİRELİM”
HABER: EDDA SÖNMEZ – KAMERA :ADEM KARABAYIR
Atatürkçü Düşünce Derneği, Birleşik Kamu-İş, Çağdaş Hayatı Destekleme Derneği ve Sanatçılar Teşebbüsü bugün İstanbul Kongre Merkezi’nde “Büyük Cumhuriyet Buluşması” aktifliği düzenledi. ADD Genel Lideri Hüsnü Bozkurt, “Demokratik kitle örgütlerinin katılmasını, siyaset kurumunun dikkate alıp gereğini yapmasını ve yüce Türk milletimizin de dayanak vermesi talebi ile yine Atatürk Cumhuriyeti diyoruz. Bayanı insan olarak eşit sayan bir bayan ihtilalini yine harekete geçirelim diyoruz. Bu cumhuriyet tıpkı vakitte bir bayan devrimi” dedi.
Program öncesinde salonda “Türkiye laiktir laik kalacak”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Yeniden Atatürk Cumhuriyeti” sloganları atıldı. Programı sanatçı Orhan Aydın ve haber spikeri Gülgün Feyman Budak sundu. Açılış konuşmasını yapan Hüsnü Bozkurt şunları söyledi:
“Bu bir açılış konuşması, onun için çok uzatmayacağım. Lakin bir şeyi kesinlikle belirtmek istiyorum. Kim ne derse desin ülkemiz çok uzun bir süredir savruluyor ve bundan derin üzüntü duymak yanında büyük bir sorumluluk duyuyoruz. Çünkü Gençliğe Hitabe’de 1927 yılında Mustafa Kemal Atatürk, ‘Ey Türk istikbalinin evladı’ diye hepimize seslendi. Bu sesi duyan Muammer Aksoy, benim sevgili kurucu liderim; 1989 yılının 19 Mayıs’ında 49 cumhuriyet aydınıyla ADD’yi kurarken şu bildirgeyi yayınlıyordu:
‘Büyük Mustafa Kemal Atatürk’ün fani vücudunun ortamızda bulunmamasından yararlanan iç ve dış olumsuz güçler laik cumhuriyeti, Kemalist aydınlanma ihtilallerini ve Türk milletinin geleceğini karartmak için el birliği ile hareketlilik halindeler. Biz aşağıda imzası bulunanlar bu derneği bu hareketliliği susturmak ve tekrar Atatürk’ün cumhuriyetini kazanmak için kuruyoruz’ diyordu.
Buradan hareketle ülkemizin içinde bulunduğu durum hiçbirimizin razı olduğu bir durum değil. Bu nedenle demokratik kitle örgütlerinin katılmasını, siyaset kurumunun dikkate alıp gereğini yapmasını ve yüce Türk milletimizin de takviye vermesi talebi ile yine Atatürk cumhuriyeti diyoruz. Yine bayanı insan olarak eşit sayan bir bayan ihtilalini tekrar harekete geçirelim diyoruz. Bu cumhuriyet birebir vakitte bir bayan ihtilali. Yine kültürüne, tarihine ve bilime saygılı bir Türkiye Cumhuriyeti ihtilali özlüyoruz.
Bu cumhuriyeti kuranlar, Kemalist devrimciler, Kuvayı Milliye’ciler, üç yıl üç ay 22 gün kan, revan içinde Anadolu’da dört bir yanın işgal edilmiş bu vatanı yedi düvel ile mücadele ederek bugün bizler, şu an bizler özgürce konuşabilelim diye vatan kurdularsa buradaki amaç dünyanın milletler ailesinin onurlu bir üyesi olan bir ulus yaratmak, o ulusa binlerce yıldır konuştuğu lisanının alfabesini sunmak. O alfabe ile lisan ihtilali yapmak. Onunla millet mektepleri, halkevleri, halk odaları, köy enstitüleri ve üniversite ıslahatı ile çağlar atlayan bir ulus inşa etmek…
“BİZİM DEMOKRATİK BİR KİTLE ÖRGÜTÜ OLARAK GÖREVİMİZ MİLLETİMİZE NEYİN OLMASI GEREKTİĞİ KONUSUNDA DÜŞÜNCELERİMİZİ AKTARMAK”
Çok bir şey istemiyoruz, bize yine Atatürk’ün bıraktığı cumhuriyeti verin. Vermezseniz biz asla geri adım atmayacağız. Tekrar Atatürk cumhuriyetine, milletimiz ile bir arada kavuşuncaya kadar koşacağız. Türkiye’nin her yerine gideceğiz. Bütün yurttaşlarımız ile buluşacağız ve bunu anlatacağız: Biz kimseden oy istemiyoruz, hiçbir talebimiz yoktur. Biz demokratik bir kitle örgütüyüz. Haddimizi de hakkımızı da biliyoruz. Elbette siyaset kurumu kendi işini yapacak fakat bizim demokratik bir kitle örgütü olarak görevimiz milletimize neyin olması gerektiği konusunda düşüncelerimizi aktarmak.”