İZMİR SELÇUK’TA 3 OKUL KAPATILDI, VELİLER REAKSİYON GÖSTERDİ: “AKP İKTİDARI SELÇUK HALKINI VE ÇOCUKLARI CEZALANDIRMAYA MI ÇALIŞIYOR?”
HKP’den Yargıtay’a ‘AKP Kapatılsın’ Başvurusu!
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), “laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği” iddiasıyla AKP’nin kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu.
HKP Genel Sekreter Yardımcısı Av. Sait Kıran ve HKP Genel Merkez Disiplin Kurulu Başkanı Av. Ayça Okur tarafından, “laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği” iddiasıyla Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AK Parti) kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuru yapıldı.
AKP iktidarının dinci düzenlemeleri, hilafet çağrıları ve laiklik karşıtı faaliyetleri sıralanan başvuru dilekçesinde, “AKP’nin, temel hak ve özgürlüklerin geçerli olduğu laik ve demokratik bir hukuk devletini değil, din kurallarının geçerli olduğu, referanslarını dinden alan bir toplumsal modeli gerçekleştirmeyi amaçladığını, bu tür eylemlerin partinin genel başkanından başlayarak her kademesince kararlılık ve yoğunlukla işlenmesi suretiyle laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldiğini ortaya koymaktadır” ifadelerine yer verildi.
Anayasa Mahkemesi’nin, AKP’nin kapatılmasına ilişkin “demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı eylemlerin odağı haline geldiği” kararı anımsatılan dilekçede, “AKP’nin Anayasa, Siyasi Partiler Kanunu ve AİHS uyarınca temelli kapatılmasına karar verilmesine dair dava açmak üzere Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasını talep ediyoruz” denildi.
LAİK CUMHURİYET VURGUSU
Başvuruya ilişkin Yargıtay önünde açıklama yapan HKP avukatı Ayça Okur, “Laik Cumhuriyet can çekişiyor, faşist din devleti (şeriat) geliyor” dedi. Okur; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Taliban’a övgüler yağdırdığını, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in tarikat ve cemaatlerle yapılan protokolleri savunan konuşmasıyla laik Cumhuriyet’e meydan okuduğunu, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun özerklik konuşmasında ülkenin etnik ve din temelli bölünüp parçalanmasını net bir şekilde savunduğunu iddia etti.
Okur, açıklamasının devamında şöyle konuştu:
“İktidarın koruyup kollaması, yönlendirmesi altında hilafet mitingleri düzenlenmekte, Anıtkabir’de laik Cumhuriyet karşıtı, şeriat yanlısı sloganlar atılmaktadır. Ülkenin camileri iktidardaki davalı siyasi partinin siyasal propaganda mekanlarına dönüştürülmüştür. 10 Kasım’da bir kısım ortaçağcı tarikatçı teğmen Antiemperyalist Kurtuluş Savaşımız’ın önderi Mustafa Kemal Atatürk rozetini takmayı reddetmekte ve fotoğrafını da buruşturup yere atabilmektedir.”
Avukat Ayça Okur açıklamasını, “Şimdi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılarına hazır bir iddianame sunuyoruz. Bakalım taşıdıkları sıfatları gibi gerçekten laik Cumhuriyet’in savcıları mı yoksa örülmekte olan faşist din devletinin savcıları mı? Hep birlikte görelim” diyerek bitirdi.