22 Kasım 2024 Cuma

Halide Türkoğlu: “Bütçe Teklifinde Bir Kez Daha Görülmüştür Ki Kadına Yönelik Şiddet, Kadın Yoksulluğu, Kadın İşsizliği, Emek Sömürüsü Onaylanarak Devam Edecektir”

HEDEP Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki 2024 yılı bütçe görüşmelerinde; “Kadınların fikrinin, onayının, sesinin, sözünün olmadığı kapalı kapılar arkasında erkekler eliyle hazırlanan bu bütçeye olurumuz yoktur. Kadınların ihtiyaçlarının ücretsiz karşılanacağı toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe diyoruz. Kadınlarının sorunlarının konuşulduğu, çözümünün üretildiği bütçesinin ayrı görüşüldüğü kadın bakanlığını savunuyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilerek kadınların yaşamlarını riske atan bu iktidarın kadın düşmanı bütçesini kabul etmiyoruz. Sunulan bütçe teklifinde de bir kez daha görülmüştür ki kadına yönelik şiddet, kadın yoksulluğu, kadın işsizliği, emek sömürüsü onaylanarak devam edecektir” dedi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2024 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nunda görüşülüyor. HEDEP Grubu adına konuşan Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu, özetle şunları dile getirdi:

“TOPLUMSAL CİNSİYETE DUYARLI BÜTÇE KAVRAMI BU İKTİDAR DÖNEMİNDE ORTADAN KALDIRILDI”

“Kadına karşı şiddeti, ayrımcılığı önlemek sizin sorumluluğunuzda Sayın Bakan. 14 Mayıs seçimlerinden sonra bu sorumluluğu geldiğiniz makam itibari ile aldınız. Görevinizde yeni olmanız bu sorumluluğun farkında olmadığınızı göstermez. Bu bakanlığın adından kadın çıkarıldı. Toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe kavramı bu iktidar döneminde ortadan kaldırıldı. Yine kadınların anayasası olarak kabul edilen İstanbul Sözleşmesi bu iktidarın, bakanlığınızın hedefi oldu. Soruyoruz, Bakanlığınızın adından neden kadın çıkarıldı? İstanbul Sözleşmesi’nden neden vazgeçildi? Adında kadın geçmeyen bir bakanlıkta kadın sorunlarını tartışmak, kadına yönelik şiddet ve katliamlara karşı politika üretmek, kadınlar lehine toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe oluşturmakta, bu şartlarda ancak bu kadar olur diyeceğim.

“BİNLERCE KADIN HAYATINI TEK BAŞINA İDAME ETTİREMEDİĞİ İÇİN ŞİDDET ORTAMINDA KALMAKTAYKEN SİZ BUNU DERİNLEŞTİRECEK KARARI NASIL AĞZINIZA ALIRSINIZ”

İstanbul Sözleşmesi’ni reddeden sizin iktidarınız değil mi? Sözleşmenin her bir maddesi şiddet ve ayrımcılığı önlemeye dönük hazırlanmışken bu sözleşmeyi ortadan kaldırmış bir iktidarın bakanlığı bu konuda ne kadar samimi olabilir? Hatırlatalım. Nafaka hakkında sizin döneminizde hedef oldu. Bizzat erkeklerin mağdur olduğunu siz söylediniz. Nafaka hakkını 5 yılla sınırlı tutan sizin bakanlığınız. Sonrasında ihtiyaç dahilinde bakanlığınızın bu ödemeyi yapacağını söylemişsiniz. Bugün binlerce kadın tek başına yaşamını idame ettiremediği için şiddet ortamında kalmak durumunda iken siz bunu daha da derinleştirecek bir kararı nasıl ağzınıza alırsınız. Aileyi korumaktan kastınız nedir? Hangi aileden bahsediyorsunuz. Kadınların içerisinde her türlü şiddete maruz kaldığı aile mi? Erkeğe bağımlı hale getirilmek istendiği aile mi? Sadece son iki buçuk yılda 1079 kadın katledildi. Yine sadece sizin bakanlığınız döneminde haziran ayı itibari ile 127 kadın katledildi. 93 kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Bu şiddet neden bitmiyor. Erkek iktidarı, erkek yargısı eliyle yürütülen cezasızlık politikaları bu şiddeti derinleştiriyor.

“BU BÜTÇE KADININ ÖZNE OLARAK YAŞAMINA DEVAM ETMESİ İÇİN HAZIRLANAN BİR BÜTÇE DEĞİLDİR

Bu ülkede yerel yönetimlere bağlı sığınma evleri kapatıldı. Bu da sizin iktidarınızın faaliyetidir. Hanenize yazabilirsiniz. Belediyelerimize atadığınız kayyumlar eliyle bu sığınaklar kapatıldı. Ve bugün siz de buna sessiz kalmaya devam ediyorsunuz. Belediyelerimize bağlı kadına yönelik şiddetle mücadele merkezleri sizin iktidarınız tarafından kapatıldı. Siz hangi barınmadan bahsediyorsunuz? Kadın sığınaklarını kapatan bir iktidar kadınların barınma sorunlarını nasıl çözecek? Bu bütçe kadının özne olarak yaşamına devam etmesi için hazırlanan bir bütçe değildir. Bu bütçe kadının şiddet gördüğü ortamda şiddet görmesine göz yuman, onay veren ve meşrulaştıran bir bütçedir.

“DERHAL ENGELLİ BİREYLERİN İHTİYAÇLARI ÜCRETSİZ BİR ŞEKİLDE KARŞILANMALIDIR”

Engelli bakımının neredeyse tamamı kadınların omuzlarına yüklenirken sizlerin bu emeği veren kadınlara gördüğünüz reva aylık 5 bin 98 TL. Biz değil siz verin bunun cevabını. Bu bakım ücreti ile ne yapılabilir. Bize bir liste çıkarın. 5 bin 98 TL ile ne yapılacak. Engelli bireyin ihtiyaçları mı bu hizmeti veren kadınların ihtiyaçlarımı karşılanacak? Derhal engelli bireylerin ihtiyaçları ücretsiz bir şekilde karşılanmalıdır.

“KADINLARIN HİJYEN İHTİYAÇLARININ ÜCRETSİZ KARŞILANMADIĞI BİR BÜTÇEYE BİZLERİN OLURU YOKTUR”

Eşi olmayan, geliri olmayan kadınlara aylık 1000 TL yardımda bulunduğuzu söylüyorsunuz ya bunu iki ayda bir düzenli periyotlarla ödüyorsunuz. Sayın Bakan sizin ekonomik krizden kadınların yaşadığı yoksulluktan gerçekten haberiniz yok. Kadınlar birincil ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz durumda. Sizin bir ped fiyatından haberiniz var mı? HPV aşısının fiyatından haberiniz var mı? Doğum kontrol haplarının fiyatlarından haberiniz var mı? Bu rakamı faaliyet olarak gösterebiliyorsanız ben haberinizin olmadığını düşünmek istiyorum. Kadınların hijyen ihtiyaçlarının ücretsiz karşılanmadığı bir bütçeye bizlerin oluru yoktur.

“ÇOCUKLU ANNELERİN İNFAZININ ERTELENMESİNE DÖNÜK BİR GİRİŞİMİNİZ OLACAK MIDIR?”

Türkiye cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri özellikle kadınlar açısından ayrı bir boyuta gelmiştir. Sağlığa erişim hakkından, çıplak aramaya, işkence ve kötü muameleye yönelik her gün kamuoyuna onlarca haber düşmektedir. Sizin yapmanız gereken asıl iş bu ihlallerin son bulmasını sağlamaktır. Bu ihlallere karşı sessiz kalmamaktır. Sizin cezaevlerindeki kantin fiyatlarından haberiniz var mı? Dışarıdaki pahalılığın misli katının adı cezaevleri kantinleridir. Çocuğunu beslemek zorunda olan kadınların nasıl geçindiğini biliyor musunuz? Süt, mama, ped ihtiyaçlarını karşılayamayan kadınlar için bakanlığınızın bir çalışması olacak mıdır? Çocuklu annelerin infazının ertelenmesine dönük bir girişiminiz olacak mıdır?

“KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE SAMİMİYSENİZ 25 KASIM VE 8 MART’TAKİ ETKİNLİKLERE BARİYER KURULMASINA İZİN VERMEZSİNİZ”

Uzun süredir her 25 Kasım ve 8 Mart’ta alanlara, meydanlara, sokaklara çıkarak erkek devlet şiddetine karşı isyanını birleştiren kadınlar kolluk şiddeti ve yasaklamalar ile karşı karşıya kalıyor. Yüzlerce kadın hakkında gece yürüyüşüne katıldığı için davalar soruşturmalar açılmıştır. Yürüyüş alanları iktidarınızın bariyerleri ile çevrildi, yasaklanmak istendi. Bizler bu 25 Kasım’da da Vazgeçmiyoruz Her Yerdeyiz şiarı ile alanlarda olacağız. Kadın örgütleri kadın platformları ile birlikte geceleri yürüyüşümüzle isyanımızla aydınlatacağız. Sizler de kadına yönelik şiddetle mücadelede bir parça samimiyseniz bu yürüyüş ve etkinliklerin önünde bariyer kurulmasına izin vermezsiniz. Kadınlarla birlikte bu yürüyüşte olursunuz.

“BÜTÇE TEKLİFİNDE BİR KEZ DAHA GÖRÜLMÜŞTÜR Kİ KADINA YÖNELİK ŞİDDET, KADIN YOKSULLUĞU, KADIN İŞSİZLİĞİ, EMEK SÖMÜRÜSÜ ONAYLANARAK DEVAM EDECEKTİR”

Kadınların fikrinin, onayının, sesinin, sözünün olmadığı kapalı kapılar arkasında erkekler eliyle hazırlanan bu bütçeye olurumuz yoktur. Kadınların ihtiyaçlarının ücretsiz karşılanacağı toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe diyoruz. Kadınlarının sorunlarının konuşulduğu, çözümünün üretildiği bütçesinin ayrı görüşüldüğü kadın bakanlığını savunuyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilerek kadınların yaşamlarını riske atan bu iktidarın kadın düşmanı bütçesini kabul etmiyoruz. Sunulan bütçe teklifinde de bir kez daha görülmüştür ki kadına yönelik şiddet, kadın yoksulluğu, kadın işsizliği, emek sömürüsü onaylanarak devam edecektir.”

 

İlgili Haberler