22 Kasım 2024 Cuma

H.k.g. Davasında Karar Durusması Başladı. Duruşma Öncesi Adliye Önünde Açıklama Yapıldı: “Böyle Toplum Realitesi Diye Bir Şey Yok. Yaşanan Suçtur, Çocuk İstismarıdır”

Haber- GAYE ŞEYMA CAN/ Kamera- SADIK KARAKULOĞLU

Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in, kızı H.K.G.’yi henüz 6 yaşındayken 29 yaşındaki müridi Kadir İstekli ile dini nikahla evlendirilerek yıllarca cinsel istismara maruz bırakılmasına ilişkin davanın karar duruşması bugün Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılıyor. Duruşma öncesinde açıklama yapan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Bu dava özelinde çocuk istismarından yargılanan sanıkların, istismarcıların avukatlığını üstlenmiş olan kişi, bir röportaj vermiş. Ve diyor ki ‘Bu toplumun bir realitesi var.’ O realite diye bahsettiği şey, ’12-13 yaşındaki çocukların evlendirilmesi’. Çocukların birbiriyle sözde evlendiği, mutlu yuvalar, aileler kurduğundan bahsediyorlar. Böyle bir toplum realitesi diye bir şey yoktur. Herkesin haberi olsun. Yaşanan suçtur, çocuk istismarıdır” dedi. 

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in, kızı H.K.G.’yi henüz 6 yaşındayken 29 yaşındaki müridi Kadir İstekli ile dini nikahla evlendirilerek yıllarca cinsel istismara maruz bırakılmasına ilişkin davanın 7. duruşması bugün Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Bu duruşmada karar çıkması bekleniyor.

“BU ÜLKENİN KADINLARI, KIZ ÇOCUKLARININ VE KIZ KARDEŞLERİNİN YAŞAMININ KARARTILMASINA GEÇİT VERMEYECEK”

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Kadınlar Birlikte Güçlü ve Emek Partili Kadınlar duruşma öncesinde adliye önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamada Emek Partisi adına konuşan Hazan İlik, “6 yaşında bir kız çocuğunun ailesinin eliyle tarikat karanlığına teslim edildiği, devlet eliyle de gizlenmeye çalışıldığı bu davanın başından beri takipçisiyiz. Bu ülkenin gerici karanlığa mahkum edilmek istenen tüm çocukları ve kadınları için buradayız. Arkamızda gördüğünüz bu bina Türkiye’nin en büyük kamu binası diye övülüyor iktidar tarafından. Bu binanın içindeki duruşma salonlarından birinde verilecek bir kararı bekliyoruz. Bu en büyük kamu binasının kapıları bugün kadınlara kapalı. Çünkü bu mahkemeler bu yasalar ne kadınları ne de kız çocuklarının yaşamını ve geleceğini koruyor. Sömürü politikalarına, kadın düşmanı ortaklarıyla kol kola, gerici ve muhafazakar bir kılıf geçiriyorlar. Bir kez daha söylüyoruz, izin vermeyeceğiz. Bu ülkenin kadınları, kız çocuklarının ve kız kardeşlerinin yaşamının karartılmasına geçit vermeyecek” dedi.

CEMİLE BAKLACI: MAHKEME HİÇBİR HUKUKİ DAYANAĞI OLMAMASINA RAĞMEN KARARI SÜREKLİ ERTELEDİ

Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu adına konuşan Cemile Baklacı, “Davada bugün karar bekleniyor. Kapalı kapılar ardında çocukları, kadınları istismar eden ve toplumun her bir alanını bu zihniyet ile inşa etme gafletiyle tutuşanlar şimdi de faillerin cezalandırılması için yürütülen yargılamayı kapalı kapılar arkasında ilerletiyor. Duruşmaya dahil olmak isteyen kadın örgütlerinin bu talepleri reddedildi ve aile bakanlığı davaya müdahil olmasına rağmen şimdiye dek herhangi bir beyanda dahi bulunmadı. Mahkeme hiçbir hukuki dayanağı olmamasına rağmen davayı yani ceza vermeyi sürekli erteledi. Bizse her duruşma günü olduğu gibi yine buradayız, peşini bırakmıyoruz, bırakmayacağız” diye konuştu.

“İNSANLARIN İNANÇLARININ İSTİSMAR EDİLDİĞİ BİR TABLOŞYLA KARŞI KARŞIYAYIZ”

Kadın Cinayetleri Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim ise “Maalesef ki tarikatlar ve cemaatler eliyle ve şu anda da hükümet eliyle bir dini inancın bir yorumunun, bir tür ticaret malzemesi gibi kullanıldığı, insanların inançlarının istismar edildiği bir tabloyla karşı karşıyayız” dedi. Ataselim konuşmasına şöyle devam etti:

“Tıpkı bu davanın, yaşanılanların, toplumdan gizlenmeye çalışıldığı gibi bir diğer yönüyle de karar erteleniyor. Niye karar verilememiş oluyor anlamış durumda değiliz. Bir çocuk 6 yaşından itibaren sistematik bir şekilde cinsel saldırıya, istismara maruz bırakılmış durumda. Bir kadın yıllarca başvurduğu bütün kurumlarda yalnız bırakılmış, o kapılar kapatılmış ve kimi yetkililer eliyle kemik yaşı bile büyütülmüş durumda. Şimdi bütün bu gerçekler ortadayken her gün bu ülkede bu topraklarda çocuklar istismara maruz bırakılıyorken bu davada hala bir karar çıkamadı. Ama toplumdan gizlemeye çalıştığınız bu davanın bütün tanıkları, bu toplumdaki tüm kadınlardır, çocuklardır, Kadın örgütleridir. İnsan hakları için mücadele edenlerdir, feministlerdir. Dolayısıyla buradan çıkacak olan kararın peşindeyiz bugün de.

BU, ERKEK EGEMEN KAPİTALİST SİSTEMLE DOĞRUDAN BAĞLANTILIDIR: Bir gün çıkıp kadınları sahiplenmekten bahsediyorlar. Seçim otobüslerinin arkasında kadın adaylarının gölgelerini sadece bırakıyorlar, ‘kadınların şahitliği kabul olmaz’ diye söylüyorlar. Bu elbette ki bu mahkemelerden çıkan kararlarla adaletsizlikle doğrudan bağlantılıdır. Bu elbette ki bu erkek egemen, kapitalist sistemin ta kendisiyle doğrudan bağlantılıdır.

12 KASIM’DA HERKESİ KARTAL MEYDANI’NDAKİ YÜRÜYÜŞÜMÜZE DAVET EDİYORUZ: Bu dava özelinde çocuk istismarından yargılanan sanıkların istismarcıların avukatlığını üstlenmiş olan kişi bir röportaj vermiş bir yayın kuruluşuna. Ve diyor ki, ‘Bu toplumun bir realitesi var.’ O realite diye bahsettiği şey, on iki, on üç yaşındaki çocukların nenelerimizin diye çeşitli atıflarda bulunduğu kesimler var. Çocukların birbiriyle sözde evlendiği, mutlu yuvalar aileler kurduğundan bahsediyorlar. Böyle bir toplum realitesi diye bir şey yoktur. Herkesin haberi olsun. Yaşanan suçtur, çocuk istismarıdır. İnsanın aklına her şey gelirdi ama küçücük çocukların istismar edilmesine bu düzeyde bir normalleştirme çabası kimsenin aklına gelmezdi. Maalesef ki tarikatlar ve cemaatler eliyle ve şu anda da hükümet eliyle bir dini inancın bir yorumunun bir tür ticaret malzemesi gibi kullanıldığı insanların inançlarının istismar edildiği bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu yüzden bizler bu gidişatı değiştirmek isteyenler olarak Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri olarak bütün kadınlara çağrımızdır davetimizdir. Biz 12 Kasım’da laiklik ve özgürlük için Kartal Meydanı’nda olacağız. Bir yürüyüş gerçekleştireceğiz. Herkesi çağırıyoruz, davet ediyoruz. Birlikte çocukların, gençlerin, hepimizin aydınlık bir geleceğe kavuşması için eşit özgür yarınlar için, laiklik ve özgürlük, yaşamsal değerdedir. Bunun için birlikte mücadeleye davet ediyoruz.”

İlgili Haberler