Tip, Anayasa Mahkemesi’nden Karar Bekleyen Can Atalay İçin Ankara’dan Seslendi: “Sınav Bizim Sınavımız Değil Sınav Yarın Anayasa Mahkemesi’nindir”
Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Özden’den Can Atalay Yorumu: “Hukukun Aydınlığı Olmadan Bizim Yaşam Karanlığımız Sürekli Kalır”
Haber: AHSEN BAŞAK KATIRCIOĞLU – Kamera: EYLEM LADİN DEĞER
Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, cezaevindeki Milletvekili Can Atalay ile ilgili kararlar üzerinden Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında krize ilişkin; “Hukukun aydınlığı olmadan bizim yaşam karanlığımız sürekli kalır. Bu nedenle ben durumu içler acısı olan bir aykırılık olarak üzüntüyle izliyorum. Bu karanlığı gideremezsek Türkiye’de Atatürk’ün bize kazandırdığı ulusal aydınlığı yaşamamız her gün daha tehlikeli virajlara yol alır” dedi.
Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Ankara Emek Rotary Kulübü’nün düzenlenmiş olduğu Meslek Hizmetleri Ödül Töreni’ne onur konuğu olarak katıldı. Özden tören sonunda, Anayasa Mahkemesi’nin TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında vermiş olduğu hak ihlali kararlarına rağmen hala cezaevinde tutulmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
ANKA Haber Ajansı’na konuşan Özden, şunları söyledi:
“ONUN CEZAEVİNDE TUTULMASI BANA GÖRE BİR HUKUK AYKIRILIĞI”
“Türkiye’nin hukuk devleti olmasına karşın, hukukun zaten çok yaygın olduğu bir ülke açısından, ben üzüntüyle izliyorum. O bakımdan onun cezaevinde tutulması bana göre bir hukuk aykırılığı. Türkiye’nin ulusal egemenliğin en iyi mayası olan hukuka, başyasaya yaptığı bir ülke olduğunu birçok ilgili göz ardı ediyor. Halbuki hukukun aydınlığı olmadan bizim yaşam karanlığımız sürekli kalır. Bu nedenle ben durumu içler acısı olan bir aykırılık olarak üzüntüyle izliyorum.
Bu krizin çözülmesi hukuka bağlılığın yeniden gündeme getirilmesi, başta muhalefet partileri olmak üzere, hukukun içtenlikle savunulması ve iktidarın çok etkin bir biçimde uyarılmasıdır. Başka türlü çözümü yoktur. Ama ne yazık ki hukukçu meslektaşlarımın da bu konuda bana göre aykırı ve çelişir davranışları gündemdeki yerini koruyor. Bu karanlığı gideremezsek Türkiye’de Atatürk’ün bize kazandırdığı ulusal aydınlığı yaşamamız her gün daha tehlikeli virajlara yol alır.”
