24 Kasım 2024 Pazar

Eğitim Sen, ‘Seçim Tutum Belgesi’ni Açıkladı: Eğitim Ve Bilim Emekçileri Okullarda Ve Üniversitelerde Yaşamın Çoğul Akışını Durduran Tek Adam Rejimine ‘Artık Yeter’ Diyecek

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimine yönelik hazırladığı ‘Seçim Tutum Belgesi’ni açıkladı. Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, “Eğitim ve bilim emekçileri, 100 yılı aşkın bir zamandır uğruna mücadele ettiği grev hakkıyla birlikte toplu iş sözleşmesi hakkını kullanmak, insanca geçim ve çalışma koşulları sağlamak için oy verecektir. Eğitim ve bilim emekçileri, okullarda ve üniversitelerde yaşamın çoğul akışını durduran tek adam rejimine, bu rejimin okullardaki kopyalarına ‘artık yeter’ diyecek, demokratik ve katılımcı bir eğitim sistemine oy verecektir” dedi.

Eğitim Sen, 14 Mayıs seçimine yönelik hazırladığı “Seçim Tutum Belgesi”ni bugün sendikanın genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında açıkladı. Eğitim Sen Genel Başkanı Kurul, “14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanı ve milletvekilleri seçimlerine 20 gün kaldı. Bu seçimde, eğitim tarihinin çok önemli bir uğrağına tanıklık edeceğiz ve Türkiye’nin önümüzdeki yüzyılını belirleyecek bir karar alacağız” dedi.

Kurul, AKP iktidarının eğitim emekçilerinin “kaygılarını anlamaktan çok uzak olduğunu” belirterek, “Eğitim emekçileri dahil, yurttaşlar olarak uygulanan sermaye politikaları ile yoksullaşıyor, yoksunlaşıyor ve yüksek enflasyon koşulları altında eziliyoruz. 6 Şubat Maraş depremlerinden bu yana geçen iki ayı aşan süre içinde çadırkentler ve çadır okullardan öte bir adım atılabilmiş değil. Bu koşullar hem öğrenciler hem veliler ve hem de öğretmenler ile idari, teknik ve yardımcı eğitim emekçileri için geçerli. Deprem illerinde ne eğitim hakkı yaşama geçirilmiş durumda ne de eğitim emekçilerinin sağlıklı ve güvenli barınma ve beslenme hakkı karşılanmış durumda. Depremin etkilediği kentlerde eğreti bir yaşam sürdürülmektedir” diye konuştu. 

Kurul, eğitim emekçilerinin seçimlerde hangi kriterlere göre oy vereceğini özetle şu şekilde açıkladı:

“İNSANCA GEÇİM VE ÇALIŞMA KOŞULLARI İÇİN OY VERECEĞİZ: Eğitim ve bilim emekçileri, 100 yılı aşkın bir zamandır uğruna mücadele ettiği grev hakkıyla birlikte toplu iş sözleşmesi hakkını kullanmak, insanca geçim ve çalışma koşulları sağlamak için oy verecektir. Eğitim ve bilim emekçileri, okullarda ve üniversitelerde yaşamın çoğul akışını durduran tek adam rejimine, bu rejimin okullardaki kopyalarına ‘artık yeter’ diyecek, demokratik ve katılımcı bir eğitim sistemine oy verecektir.

CEMAAT VE TARİKATLARIN ÖNÜNÜ AÇAN DÜZENLEMELERE YETER DEMEK İÇİN: Eğitim ve bilim emekçileri, kamusal eğitimi ağır bir tahribata uğratan, bilimsel ve laik eğitimi yok sayan, cemaat ve tarikatların önünü açan, eğitimde özelleştirmeyi savunan, doğa sömürüsünün önünü açan eğitim politikalarına ‘artık yeter’ diyecek; kamusal, bilimsel, laik, parasız, cinsiyet eşitlikçi, anadilinde, demokratik ve ekolojik bir eğitim için oy verecektir. Eğitim ve bilim emekçileri, öğretmenleri ayrıştıran, aralarında hiyerarşi ve eşitsizlik oluşturan ve eğitim emekçilerini yoksulluk sınırının altında yaşamaya zorlayan Öğretmenlik Meslek Kanunu ve diğer ayrımcı düzenlemelere ‘artık yeter’ diyecektir.

ATAERKİL EĞİTİM POLİTİKALARINA ‘ARTIK YETER’ DEMEK İÇİN OY VERECEĞİZ: Eğitim ve bilim emekçileri fiili OHAL ve KHK düzenine son verilmesi, KHK’ların yarattıkları tüm hak ihlalleriyle birlikte tasfiye edilmesi, haksız ve hukuksuzca ihraç edilenlerin işlerine iade edilmesi, hukukun ve adaletin egemen olduğu bir ülke için oy verecektir. Karma eğitim ilkesini yok sayan, İstanbul Sözleşmesi’ni geri çeken ataerkil eğitim politikalarına ‘artık yeter’ diyecek ve toplumsal cinsiyet eşitliği, ILO 190 sayılı sözleşmesinin imzalanması, İstanbul Sözleşmesi’nin geri çekilme kararının geri çekilmesi, kız çocuklarının eğitim haklarının geliştirilmesi, kreşlerin yaygınlaşması, bakım emeği yükünün kadınların üzerinden alınması için oy verecektir.  

BİLİMSEL EĞİTİM İÇİN OY VERECEĞİZ: Eğitim ve bilim emekçileri, bilimsel ve laik eğitimi tahrip eden eğitim politikalarına ‘artık yeter’ diyecek ve birlikte yaşamın güvencesi olan gerçek ve özgür laiklik ilkesinin geçerlilik kazandığı, tarikat yapılarına desteğin kesildiği, eğitimdeki dinselleşmeye son verilip bilimsel temelde eğitimin yaygınlaştığı bir eğitim için oy verecektir. Bir ekip işi olan eğitim hizmetini yerine getiren eğitim emekçilerini böl-yönet anlayışı ile ayrıştıran, emekçileri ayrıştıran istihdam politikalarına ‘artık yeter’ diyecek hizmetli memur, teknisyen ve sağlık hizmetleri personelinin özel hizmet tazminat oranları artırılması, 8. dereceye düşen tüm eğitim emekçilerine ek gösterge ödenmesi için oy verecektir.

DEMOKRATİK VE ÖZERK ÜNİVERSİTE İÇİN OY VERECEĞİZ: Eğitim ve bilim emekçileri, üniversiteleri sessizleştiren, akademik özgürlüğü yok sayan, üniversite bileşenlerinin karar süreçlerine katılımını, sendikal örgütlenme haklarını engelleyen, üniversiteleri tarikat ve cemaatlere açan, eğitim ve bilim emekçilerini güvencesizleştiren üniversite politikalarına ‘artık yeter’ diyecek ve demokratik ve özerk üniversite için oy verecektir.”

 

İlgili Haberler