İZMİR TARIMI TAŞINABİLİR UYGULAMASI 2022’NİN EN DÜZGÜN PROJESİ SEÇİLDİ
Eğitim Örgütleri İzmir’de Çedes’e “Hayır” Dedi… Özgür Özel: “Çocuk Eğitimi Üzerine Uzmanlığı Olmayan Kişilerin Okullara Görevlendirilmesi Son Derece Sakıncalı”
Eğitim örgütleri, bugün İzmir Gündoğdu Meydanı’nda ÇEDES’e Hayır, Laik Eğitim, Laik Yaşam, Eşit Yurttaşlık” Mitingi düzenledi. Miting öncesi konuşan CHP Grup Başkanı Özgür Özel, ÇEDES Projesi ile ilgili; “Pedagoji açısından çocukları eğitmek üzere eğitilmiş kişiler çocuklara eğitim verirler. Din dersi vermek üzere eğitilmiş kişilerin din dersi vermesi de normaldir. Ancak çocuk eğitimi üzerine uzmanlığı olmayan kişilerin okullara görevlendirilmesi ve bu kişilerin okullarda bu projeyi yürütüyor olmaları son derece sakıncalı, son derece rahatsızlık vericidir” dedi.
İzmir Gündoğdu Meydanı’nda bu ükşüm “ÇEDES’e Hayır, Laik Eğitim, Laik Yaşam, Eşit Yurttaşlık” Mitingi düzenledi. Mitinge; çeşitli sivil toplum kuruluşları, meslek örgütleri ve vatandaşların yanı sıra siyasi parti temsilcileri de katıldı. ÇEDES Projesi’ne karşı çıkıp mitinge destek vermek için alana gelen CHP Grup Başkanı Özgür Özel, Genel Başkan Yardımcısı Hasan Efe Uyar, Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ve İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç ANKA Haber Ajansı’na konuştu.
ÖZEL: ÇOCUK EĞİTİMİ ÜZERİNE UZMANLIĞI OLMAYAN KİŞİLERİN OKULLARA GÖREVLENDİRİLMESİ SON DERECE SAKINCALI
CHP Grup Başkanı Özgür Özel, ÇEDES Projesi için şunları söyledi:
“Çok tartışmalı ve Türkiye’yi son dönemlerde çok meşgul eden bir konuda çok önemli bir miting var. Bu mitinge milletvekillerimizle birlikte katkı vermeye geldik. İzmir gibi çok önemli bir şehirde İzmir’deki velileri rahatsız eden İzmir’i rahatsız eden bir pilot uygulama yapıldı. Elbette bir taraftan okullara yapılan bu görevlendirme bir yandan milletvekilimiz Gökçe Gökçen’in sorusuyla biz bu projeyi tamamladık dediler. Ama İzmir’deki bütün gözlemler, bütün bildirimler devam ettiğini gösteriyor. Pedagoji açısından çocukları eğitmek üzere eğitilmiş kişiler çocuklara eğitim verirler. Din dersi vermek üzere eğitilmiş kişilerin din dersi vermesi de normaldir. Ancak çocuk eğitimi üzerine uzmanlığı olmayan kişilerin okullara görevlendirilmesi ve bu kişilerin okullarda bu projeyi yürütüyor olmaları son derece sakıncalı, son derece rahatsızlık vericidir. Bugün burada Ege’nin dört bir yanından tepkileri dile getirmek üzere laik eğitimi savunmak üzere çağdaş Türkiye’yi savunmak üzere insanlar var. Biz de onların yürüyüşüne destek vermeye geldik ve ÇEDES’i durdur diyoruz.”
UYAR: İKTİDARIN EĞİTİMİ GERİCİLEŞTİRME POLİTİKALARINA KARŞI MÜCADELENİN İÇERİSİNDE OLACAĞIZ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Efe Uyar, şöyle konuştu:
“Seçimden sonraki ilk kitlesel toplanma, demokratik kitle örgütlerinin ilk bir arada olduğu çok önemli bir toplantı. Bugün İzmir’deyiz. Yurdun dört bir yanından, değişik yerlerinden demokratik kitle örgütleri, bu ülkenin ilerici yurttaşları, demokrat insanları bir araya geldiler. ÇEDES Projesi’ne karşı bir araya geldik. Laiklik meselesini savunmak ve önemini bir kez daha vurgulamak için bir araya geldik. Seçimden sonra özellikle bu gerici dikta yönetimin bir süre daha ülke idaresini ele alıp halka ödeteceği bedellerin yükseldiği bir ortamda Türkiye halkının ilk toplantısının, demokratik kitle örgütlerinin ilk toplantısının laiklik meselesi üzerinden olması da bizim için çok ayrıca önemli ve kıymetli bir şey. Bugün bu toplantı aslında üç gün önce Sivas katliamı davasında verilen düşme kararıyla daha da bir anlam kazandı. Otuz yıl önce Madımak’ta canlarımızı yakanlara, onları diri diri yakanlara öfkemiz eksilmediyse bugün otuz yıl sonra onları aklayanları, adaletten kaçıranları onlara soracağımız hesap noktasındaki inancımız da asla eksilmeyecek.
Seçim bitti. Seçimden sonra halkın ödediği bedeller, halkın ağırlaşan yaşam koşulları ortadayken iktidar aslında zihniyetini, Cumhuriyet değerleriyle olan dertlerini çok net bir şekilde ortaya koydu. Bakanın bir açıklaması vardı, Milli Eğitim Bakanı’nın, ‘Talep gelirse karma eğitim düzenlemesi gözden geçirilebilir. Kız-erkek öğrencileri ayrı ayrı eğitimlere tabi tutabiliriz’ diye talihsiz bir açıklaması vardı. Aslında biz bunu talihsiz de görmüyoruz. Sadece bir niyetin dışa vurumuydu. ÇEDES Projesi bunun aslında önemli örneklerinden birisidir. Okullara değerler eğitimi adı altında tarikat mensuplarının, gericiliğin sokulması bu ülkenin laikliğinin ve eğitiminin hedef alınmasının açık bir göstergesidir. Evet, cumhuriyetin birinci yüzyılını tamamlıyoruz istediğimiz koşullarda ikinci yüzyıla adım atamıyoruz ama bu ülkenin gerçekten demokrat aydınlık yarınlara inanan yurttaşları olduğu müddetçe biz laiklik davamızdan, bu cumhuriyetin laik niteliğinden asla geri adım atmayacağız ve iktidarın bu eğitimi gericileştirme, piyasalaştırma, eşlikten uzaklaştırma politikalarına karşı da direncimizi eksiltmeden mücadelenin içerisinde olacağız.”
NAZLIAKA: AKP İKTİDARI DÖNEMİNDE EĞİTİM ADETA YAPBOZ TAHTASINA DÖNDÜ
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka şunlara dikkat çekti:
“Laik, çağdaş, bilimsel eğitim için bugün buradayız. AKP iktidarı döneminde eğitim adeta yapboz tahtasına döndü. Milli Eğitim Bakanı tam yedi kez değişti. Ve her gelen bakan bir öncekini aratır nitelikte kötü politikalar uyguladı ve bunun sonucunda da özellikle çocuklarımızın okullaştırılma hakkı gasp edildi. Halbuki eğitim Anayasal bir haktır ve eğitimde fırsat eşitliği sağlanmalıdır.
AKP iktidarına dur demek için buradayız. Yaşasın laik eğitim, yaşasın çağdaş eğitim, yaşasın bilimsel eğitim, yaşasın karma eğitim diyoruz ve gasp edilen haklarımızı geri alacağımız gibi yeni haklarımızı da alacağız.
KILIÇ: ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNİ KARARTMALARINA İZİN VERMEYECEĞİZ
CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç da şunları söyledi:
“Talep belli, laik eğitim eşit yurttaşlık temelinde ÇEDES projesine hayır diyoruz hep beraber. Buradan İzmir’den tüm Türkiye’ye de çağrı yapıyoruz. Bize destek olsunlar. ÇEDES projesine hayır deyip hep beraber durduralım. CHP milletvekili olmaktan öteye bir anne olarak, bir veli olarak, çocuğu olan bir anne olarak bir kez daha sesleniyorum; Çocuklarımızın geleceği karartmalarına izin vermeyeceğiz. Buradan bir kez daha haykırıyorum. Laik eğitim, laik yurttaşlık, eşit yurttaşlık temelinde çağdaş bir eğitim, bilimin ışığında çağdaş bir eğitim verilmesine yönelik okullarda Milli Eğitim Bakanına da sesleniyoruz. Burası geleceğini karartabilecekleri bir ülke değil. Her zaman karşılarında bizleri bulacaklar.”