CHP’li Kara’dan, Hatay’daki ‘Kanalizasyon Atıkları’ İsyanı!
CHP’li Öztürkmen’den TBMM’de protesto…
CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, adaylar arasında en yüksek puana sahip olmasına rağmen mülakatta elenen ve üç gün sonra canına kıyan 22 yaşındaki Doğuş Can Kavaklı’nın fotoğrafını TBMM’deki ofisinin kapısına astı. Öztürkmen, “Her gün bu koridordan 594 milletvekili, yüzlerce vatandaş geçiyor. Yetkililer, Doğuş Can’ın ölümünü araştırıp, sorumluları hakkında gerekli işlemleri yapana kadar bu afiş bu kapıda asılı duracak ve onların gözlerinin içine bakacak” dedi.
CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, Samsun’da kaldığı yurdun 6. katından atlayarak canına kıyan 22 yaşındaki Doğuş Can Kavaklı’nın, intihar etmeden üç gün önce birinci sırada girdiği Samsun Asarcık Kaymakamlığı mülakatından elendiğini açıklamıştı. Öztürkmen, Doğuş Can’ın yerine, 10 puan altındaki adayın kazandığını; mülakat heyetinde Kaymakam Vekili ve İlçe Müftüsü’nün de yer aldığını duyurmuştu. İntihar olayının ardından Kaymakamlığın resmi web sitesinden mülakata giren adayların listesinin yer aldığı duyuru sayfasının yayından kaldırdığını da belirten Öztürkmen, yaşanan olayın bir intihar değil, cinayet olduğunu ifade etmişti.
“Doğuş Can’ın yerine kazanan aday kaç puan almıştır?”
Mülakat skandalını açıklamasının üzerinden iki gün geçmesine rağmen yetkililerin harekete geçmediğini belirten CHP’li Öztürkmen, bunu protesto etmek için TBMM’deki ofisinin kapısına “Doğuş Can’ı kim öldürdü?” yazılı bir afiş astı. Burada açıklamalarda bulunan Öztürkmen, şu ifadeleri kullandı:
“Adaylar arasında en yüksek KPSS puanıyla girdiği kaymakamlık mülakatında elenen 22 yaşındaki Doğuş Can Kavaklı’nın üç gün sonra intihar etmesiyle sonuçlanan mülakat cinayetini somut bilgilerle kamuoyuna açıkladım. Üzerinden iki gün geçti. Ancak bu ölümde sorumluluğu olan yetkililerden ses yok. Ne mülakatı yapan Samsun Asarcık Kaymakamlığı ne de bağlı olduğu İçişleri Bakanı’ndan bir açıklama var. Adalet Bakanı sessiz. Bilgimize başvurmak için bizi araya bir Cumhuriyet savcısı da yok. Şimdi hem İçişleri Bakanı’na hem de Adalet Bakanı’na sesleniyorum; bu cinayetin gereğini yapacak mısınız? Cumhuriyet Savcılarımıza sesleniyorum; bu cinayeti soruşturacak mısınız? Sorumluları yargı önüne çıkartacak mısınız? Yapılması gerekenler nettir; mülakat heyetinde kimler yer almıştır, hangi soruları sormuşlar, adaylardan hangi yanıtları almışlardır? Heyette yer alan kişiler adaylara tek tek kaç puan vermişlerdir? Doğuş Can’ın yerine kazanan aday kaç puan almıştır? Bu işin peşini bırakmayacağız. Doğuş Can’ın ölümünde dahli olanlar er ya da geç hesap verecek. İktidara tekrar sesleniyoruz: Bu torpil düzeninden vazgeçin.
“Seçimlerden önce verdiğiniz ‘mülakatlar kaldırılacak’ sözünüzü tutun”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sesleniyorum; seçimlerden önce verdiğiniz ‘mülakatlar kaldırılacak’ sözünüzü tutun. Doğuş Can, mülakat denilen bu torpil düzeninin son kurbanıdır. Bu bir intihar değil, cinayettir. Mücadelemiz sadece Doğuş Can için değildir, mülakat denilen torpil sisteminin mağduru olan yüz binlerce gencimiz içindir. TBMM’deki odamın kapısına Doğuş Can’ın fotoğrafını asıyorum ve ‘Doğuş Can’ı kim öldürdü?’ diye soruyorum. Her gün bu koridordan 594 milletvekili, yüzlerce vatandaş geçiyor. Yetkililer, Doğuş Can’ın ölümünü araştırıp, sorumluları hakkında gerekli işlemleri yapana kadar bu afiş bu kapıda asılı duracak ve onların gözlerinin içine bakacak.”
Kaynak: FLASH HABER TV