Özgür Özel’den Meclis’te Can Atalay Çağrısı: “77 Bin Oy Almış Bir Arkadaşımız En Az Benim Kadar, En Az Abdullah Güler Kadar Burada Bu Görevi Hak Ediyor”
CHP, BASIN AÇIKLAMASI YAPMAK İSTEYEN ÖĞRETMENLER İÇİN “ALIN BUNU” DİYEN EMNİYET MÜDÜRÜ HAKKINDA SUÇ DUYUSURUNDA BULUNDU
CHP, basın açıklaması yapmak isteyen özel sektör öğretmenlerine yönelik tavırlarıyla kamuoyunun ve muhalefetin tepkisini çeken Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mukadder Kardiyen hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyusunda bulundu. CHP, Kardiyen’in ‘işkence’ ve ‘görevi kötüye kullanma’ suçlarından cezalandırılmasını talep etti.
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, dün Ankara’da düzenlediği toplantının ardından Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapmak istemiş, polis açıklamaya izin vermemişti. Polis, basın açıklamasını Olgunlar Sokak’taki Madenci Anıtı önünde yapma kararı alan özel sektör öğretmenlerine biber gazıyla müdahale etmiş, çok sayıda öğretmen gözaltına alınmıştı. Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mukadder Kardiyen’in dünkü olaylar sırasında öğretmenlere yönelik tavırları, kamuoyunun ve muhalefet partilerinin tepkisini çekmişti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, “Öğretmenlere gaz mı sıktınız, öyle mi? Öğretmenlere şiddet uyguladınız, öyle mi? Öğretmenlere… ‘Al bunu diyen’ o kişi beni beklesin. Öğretmene yapılan bu efeliği affetmeyeceğiz” demişti.
CHP, Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mukadder Kardiyen hakkında bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. CHP’nin suç duyurusunda şunlar kaydedildi:
“Şüpheli Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde kolluk görevlisidir. Şüpheli, toplumsal olaylarda görevli kolluğun amiri olarak görev yapmaktadır. Şüpheli, bu görevi sırasında defaten ‘görevi kötüye kullanma’ ve ‘işkence’ suçlarını işlemiştir. Anayasal bir hak çerçevesinde barışçıl olarak yürütülen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde provokatif tavırlarıyla ve görev sınırlarını aşan müdahaleleriyle defalarca demokratik bir hakkın kullanımını bilinçli olarak engellemiştir.
“ŞÜPHELİ, DAHA ÖNCE DE HİÇBİR TAŞKINLIĞIN BULUNMADIĞI BARIŞÇIL BİRÇOK GÖSTERİYİ ENGELLEMİŞ, HUKUKİ OLMAYAN GÖZALTI EMİRLERİ VERMİŞTİR”
Şüpheli, daha önce de hiçbir taşkınlığın bulunmadığı barışçıl birçok gösteriyi engellemiş, hukuki olmayan gözaltı emirleri vermiştir. Bu emirleri verirken de yurttaşlar üzerinde orantısız güç uygulamaktan çekinmemiştir. Ankara ilinde yapılan demokratik protestolarda, anayasal hakkını kullanan eylemcilere ya aşağılayıcı ifadelerde bulunmuş ya hakaret etmiş ya da gerekmediği halde fiziken zor kullanmıştır.
“DEMOKRATİK HAKKINI KULLANMAK İSTEYEN ÖĞRETMENLERE KARŞI SUÇ İÇEREN DAVRANIŞ VE EYLEMLERDE BULUNMUŞTUR”
Kolluk görevlisi olmanın sorumluluğunu ve rütbesinin ağırlığını taşıyamayan şüpheli, 30 Ağustos 2022 tarihinde de yukarıda yazılı suçları işlemiştir. Bu tarihte, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası’nın düzenlediği konferans sonrası öğretmenler tarafından bir basın açıklaması yapılmak istenmiştir. Basın açıklaması yapılması için önceden herhangi bir izin alınması gerekmemektedir. Demokratik hakkın kullanımı sırasında şüpheli, daha önceki eylemlerde de gösterdiği provokatif tavrını yinelemiş ve demokratik hakkını kullanmak isteyen öğretmenlere karşı suç içeren davranış ve eylemlerde bulunmuştur.
Somut olayda bir öğretmenin yanına giden şüpheli, kolluğa verilen davranış biçimi eğitimlerinin tamamını yok sayarak, karşısındakini aşağılar bir üslupla anayasal hakkın kullanımını engelleyeceğini açıkça ifade etmiştir. Ardından öğretmenin kendisine bağırdığı iddiasıyla (olaya ilişkin görüntülerde bağırmadığı görülmektedir) onu kolundan tutup savurarak gözaltına alınması talimatını vermiştir. Bu esnada da ‘Al bunu, Al bunu’ diye bağırarak insan onurunu zedelemiş, açıkça görevini kötüye kullanmıştır. Ardından da diğer öğretmenlerin hukuka aykırı biçimde gözaltına alınması için talimatlar vermiştir. Yalnızca basın açıklaması yapmak ve kötü şartlarda çalıştığını anlatmak isteyen öğretmenlere orantısız müdahalede bulunulmuş ve 10’dan fazla öğretmen haksız yere gözaltına alınmıştır. Şüphelinin somut olayda işlediği suçlar, medyada yoğun bir biçimde yer bulmuş, toplumda büyük bir infial ve üzüntüyle karşılanmıştır.
“BU KUTSAL MESLEĞİ İCRA EDENLERE KARŞI İŞLEDİĞİ SUÇLAR GÖZ ARDI EDİLEMEZ”
Şüphelinin orantısız ve işkence içerikli müdahalede bulunduğu, barışçıl toplantıyı gerçekleştirenler öğretmenlerdir. Öğretmenleri kamuda görev yapan-özel sektörde görev yapan diyerek ayırmak da doğru değildir. Şüpheli, kendisini yetiştirenlerin de öğretmenler olduğunu unutmuş olacak ki bir öğretmeni itip kakarak orantısız güçle gözaltına aldırabilmektedir. Şüphelinin bu kutsal mesleği icra edenlere karşı işlediği suçlar göz ardı edilemez. Kaldı ki öğretmen olsun olmasın demokratik hakkını kullanan hiç kimseye kötü muamele yapılamaz. Kolluğun gözaltı yapabileceği hallerde dahi görevini kötüye kullanma, müessir fiilde bulunma, hakaret etme, kötü muamelede bulunma ve işkence yapma hakkı bulunmamaktadır.
“ŞÜPHELİNİN İŞLEDİĞİ SUÇUN BİR MAĞDURU DA GÖREVİNİ HUKUK İÇERİSİNDE HAKKIYLA YAPAN KOLLUK GÖREVLİLERİDİR”
Çok zor şartlarda görev yapan polisimiz içerisinde maalesef her meslek grubunda olduğu gibi görevini kötüye kullanan kişiler bulunmaktadır ve bundan en çok emniyet teşkilatımız zarar görmektedir. Şüphelinin işlediği suçun bir mağduru da görevini hukuk içerisinde hakkıyla yapan kolluk görevlileridir.”