Gülüstan Kılıç Koçyiğit: “Bu Ölümlerden Hepimiz Sorumluyuz. Şayet Biz Meclis Olarak Görevimizi Yerine Getirebilseydik Bu Ölümler Yaşanmazdı. Meclis Bu Kayıplardan Sonra Derhal Sorumluluk Almalıdır. Daha Ne Bekleniyor?”
Bakan Hakan Fidan: “Bölgemizde Barışa İhtiyaç Var”
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavsky ile ortak basın toplantısı düzenledi. Fidan, “Bölgemizde gerçekten büyük bir barışa ve huzura ihtiyaç var. Aksi takdirde savaşların yayılma riski giderek daha da artıyor” dedi.
Dışişleri Bakanı Fidan, Çekya Dışişleri Bakanı Lipavksy ile Bakanlık’ta bir araya geldi. İki Bakan görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Görüşmede ikili ilişkilerin yanı sıra bölgedeki gelişmelerin ele alındığını belirten Bakan Fidan, şunları söyledi:
“Türkiye-Çekya arasındaki ticaret hacmini geçen yıl itibarıyla 5 milyar dolara yükseltmeyi hedeflemiştik. Bugün ise bu hedefi yakalamış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Ortaya koyduğumuz hedefle ticaret hacmimizi 10 milyar dolara yükseltmek için çalışacağız.
NATO müttefikleri olarak savunma sanayisindeki iş birliğimizi önemsiyoruz. Savunma sanayisindeki iş birliğimizin somut projeler eşliğinde üçüncü ülke pazarlarına yönelik olarak daha da geliştirmeyi hedefliyoruz.
Ülkelerimiz arasındaki diplomatik ilişkilerin 100’üncü yılı anısına Prag’da bu ay yapılan park açılışını dostluğumuzun bir nişanesi olarak görüyoruz.
“AB SÜRECİNDE VERDİĞİ DESTEKTEN DOLAYI ÇEKYA’YA MÜTEŞEKKİRİZ”
Avrupa Birliği (AB) sürecinde verdiği destekten dolayı Çekya’ya müteşekkiriz. Çekya’nın katkı ve desteklerinin önümüzdeki süreçte de devam edeceğine inanıyoruz. AB ile ilişkilerimizin ilerletilmesi ve üyeliğimizin önündeki engellerin aşılması hususunda Çekya’nın katkı ve desteklerinin önümüzdeki süreçte de devam edeceğine inanıyoruz
Gazze’de her gün yeni bir savaş suçu işleniyor. İsrail’in halen topraklarını genişletme peşinde koşmasına, Filistinli kardeşlerimizin topraklarını çalmasına sessiz kalmadık, sessiz kalmayacağız. Gazze’deki trajedinin son bulması için tüm platformlarda sesimizi yükselmeye devam edeceğiz. Diplomasinin tüm imkanlarını sonuna kadar seferber edeceğiz. Bu çerçevede Gazze’de ateşkesi hedefleyen tüm girişimleri destekliyoruz. Çözümün yolu iki devletli çözümü hayata geçirmekten geçiyor.
Aylardır herkesi uyarıyoruz. Bu çatışmalar bölgesel hatta küresel bir savaşa dönüşebilir. Bunun engellenmesi için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor. Ukrayna’da devam eden savaşı da ele aldık. Türkiye, Ukrayna’nın bağımsızlığını, egemenliği ve toprak bütünlüğünü desteklemektedir. Ama savaşın yol açtığı can kayıplarını ve korkunç yıkımı da görmezden gelemeyiz. 500 bini aşkın insan bu savaşta hayatını kaybetti. Bu savaş Ukrayna’nın dışına sıçrama, hatta kitle imha silahlarının kullanımına yol açma riskini bünyesinde barındırıyor. Bu nedenle Türkiye olarak tarafların barış için müzakere masasına oturmalarını görmek istiyoruz.
Avrupa Futbol Şampiyonası kapsamında milli takımımız ile Çekya arasında yarın kritik bir maç oynanacak. Bu karşılaşmada her şeyden önce sportmenliğin galip gelmesini diliyorum. Tüm futbolseverler için keyifli ve güzel bir maç olmasını temenni ediyorum.”
LİPAVSKY: TÜRKİYE’NİN GÖÇLE MÜCADELEYE KATKISINI TAKDİR ETMEK İSTİYORUM
Türkiye-Çekya diplomatik ilişkilerinin 100’üncü yıl dönümünde Ankara’da bulunmaktan onur duyduğunu belirterek konuşmasına başlayan Çekya Dışişleri Bakanı Lipavsky, şunları kaydetti:
“Son zamanlarda tarım, çevre ve ticaret alanları da dahil olmak üzere çeşitli düzeylerde işbirliğimizi derinleştirmeye başladığımızı takdir etmek istiyorum. Türkiye önemli ticari ve yatırım ortağımızdır. Ticaretimiz geçtiğimiz yıl 6 milyar euro seviyesine ulaştı ve sürekli büyüyor.
Türkiye’nin göçle mücadeleye katkısını takdir etmek istiyorum. Bu alandaki iş birliğimizi derinleştirebileceğimizi umuyorum. Çek Cumhuriyeti, AB’de Ankara ile olumlu bir gündem geliştirilmesini uzun vadede destekleyen bir ülkedir.
Ukrayna 2,5 yıldır acımasız Rus saldırılarından acı çekiyor ve siyasi, insani ve askeri anlamda yardımımıza ihtiyacı var. Rusya’ya yönelik yaptırımların önemli bir araç olduğunu düşünüyorum. Ukraynalılara verdiği destek için Türkiye’ye teşekkür etmek isterim. Verdiğiniz desteğe minnettarız. Ukrayna’ya yardım etmek aynı zamanda Çek Cumhuriyeti’ne ve tüm Avrupa’ya yardım etmektedir.”
Ortak açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularına geçildi. Bakan Fidan, görüşmede Ukrayna savaşı ile ilgili ne konuşulduğu ve Ukrayna’daki savaşın geleceğini nasıl gördüğüne ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
“Türkiye olarak bütün savaşların sona erdirilmesiyle ilgili bir vizyonumuz var. Gerek Orta Doğu’da gerek yanı başımızda gerek kuzeyimizde, her yerde olan savaş bölgemize yıkım getiriyor. Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü destekliyoruz. Ukrayna’nın işgal edilmesine karşıyız. Fakat şöyle bir manzarayla karşı karşıyayız. Bu savaş artık Ukrayna ve Rusya’dan daha büyük bir savaş hâline dönüşmeye başladı. Çok büyük küresel riskleri bünyesinde barındırıyor. Küresel bölünmelerin buradan derinleştiğini görüyoruz. Sıcak savaş belki Ukrayna dışına ve Rusya’nın belli bir bölümü dışına çok çıkmadı ama savaştan dolayı kamplaşma ve bu kamplaşmanın derinleşmesiyle yaygınlaştığını görüyoruz. Rusya’nın giderek kendi kampını şu ana kadar hiç olmadığı bir şekilde savaştan dolayı başka bir ittifak alanına yöneldiğini, Avrupa güvenlik mimarisinin, transatlantik ilişkilerinin başka şekilde evrildiğini görüyoruz.
Savaş olduğu zaman belli risklerin hangi formatta evrileceğini önceden kestirmeniz pek mümkün olmayabiliyor. Dolayısıyla biz her zaman diyoruz: Yayılma riski, kitle imha silahlarının kullanılma riski sürekli mevcut, savaş olduğu sürece. Bu savaşın gün geçmeden, vakit kaybetmeden durması gerekiyor.
Bir barış, ateşkes görüşmesinin başlatılmasının fevkalade faydalı olacağını düşünüyoruz. Pozisyonlar her ne kadar uzlaşmaz görünse de savaş yerine, silahlar yerine konuşarak bu konunun çözülmesi için gerekli siyasi atmosferin oluştuğunu biz açıkçası gözlemliyoruz.
Sadece Ukrayna’da değil, Gazze’deki savaşta da aynı şeyi söylüyoruz ve diğer savaşlarla ilgili de aynı şeyi söylüyoruz. Bölgemizde gerçekten büyük bir barışa ve huzura ihtiyaç var. Aksi takdirde savaşların yayılma riski giderek daha da artıyor.”
“AB’DEKİ TOPLAM GÖÇ MİKTARINDAN DAHA FAZLASINI KISA SÜREDE ALDIK”
Fidan, göçle mücadeleye ilişkin soru üzerine ise şu değerlendirmeyi yaptı:
“Düzensiz göç ve mülteciler konusunda oldukça hassasız. Ülkemiz büyük miktarlarda göç alan bir ülke. Belki AB’deki toplam göç miktarından daha fazlasını biz kısa sürede aldık. Bu konuda yüksek bir farkındalığımız var. Bu konuda AB kurumlarıyla ve AB ülkeleriyle yürüyen çalışmalarımız var.
Göç gönderen ülkelerle ve rota olan ülkelerle yürüyen çalışmalarımız var. Göçü önlemede tedbir almakla beraber diğer taraftan bunun ana sebeplerine inip; yani göç veren ülkelerin sosyoekonomik, siyasal şartları nelerdir, bu konuda bizler neler yapabiliriz? Bunun üzerinde yoğunlaşmak gerekiyor.”
Kaynak: ANKA