İZSU’NUN 14 MİLYAR LİRALIK BÜTÇESİNİN 8 MİLYARI KENTSEL YATIRIMLARA AYRILDI
Ayhan Barut: “Limon Üreticisi Öyle Perişan Ki Ağaçlarını Sökmeye Başladılar. Bunların Hepsi Milli Servettir. Limon Üreticisinin Perişanlığını Görün”
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, “Bir bardak limonatanın 25 liraya satıldığı yerde, 1 bardak çayın 10 liraya satıldığı bir yerde, 5 kilo limonla bir bardak çayın ancak içilebildiği bir yerde artık iktidarın düşünmesi lazım. AKP iktidarına çağrı yapıyorum: Acilen narenciye üreticisini destekleyin. Özellikle ihracata yönelik ürünlere kiloda 3 lira yani tonda 3 bin liradan aşağı destek verilememesini sağlayın. Limon üreticisi şu anda öyle perişan ki ağaçlarını sökmeye başladılar. Bunların hepsi milli servettir. Limon üreticisinin perişanlığını görün. Milli servete kıymayın. ‘Yerliyiz, milliyiz’ diyenlere duyuruyorum; gelin, narenciye üreticisinin feryadını duyun. Yetişmiş bu ağaçlar kesilmesin. Bu gördüğünüz çok güzel limonu bin bir emekle üretiyor. Alın teri var bunun içinde, göz yaşı var, sarı sıcak var. Ama maalesef 1 buçuk-2 liraya satamıyor. 1 buçuk-2 lira dediğiniz nedir, vatandaş yerde bulsa almaz. Yazık günah, artık bu üreticinin sesini duyun” dedi.
CHP Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Adana Çukurova’da limon üreticileriyle bir araya gelerek sorunlarını dinledi.
“BİZ YÜZDE 5 BİLE KÂR EDEMEZKEN TÜCCAR BUNU SATIP NASIL YÜZDE 200 KÂR EDİYOR?”
Bir limon üreticisi şunları söyledi:
“Limon üreticileri sadece emeğinin karşılığını istiyor. Bugün, bunun maliyeti 4 lirayken tüccarın bunu 1 liraya istemesi afaki bir durum. Böyle bir imkan yok. Böyle bir şey olursa biz bu işin içinden çıkamayız. Bu sene, tüccar kendince nakliye, işçi diye bahane üretiyor. Dalında 1-1 buçuk lira olan meyve, markette nasıl 20-25 lira oluyor? Biz yüzde 5 bile kâr edemezken, hatta ekside olduğumuz halde tüccar bunu satıp nasıl yüzde 200-500 kâr ediyor? Bu meyvenin normalde şu anda dalında kalmaması gerekiyordu. Dokuzuncu ayın 20’si dedi mi hasat dönemi başlamış olur. Şu an dokuzuncu ayı devirmiş olmamıza rağmen, tüccarlar buna 1 buçuk lira fiyat çekiyor. Bunun maliyeti zaten 2 lira. Geçen lira biz bu limonu 7-8 liraya dalında kestiğimiz halde bu sene 1 buçuk lira. Benim zoruma giden şu, neyin maliyeti düştü de limon fiyatı bu kadar düştü?”
“100 DÖNÜM TARLA DURUYOR, ŞİMDİYE KADAR NE GELEN OLDU NE GİDEN”
Bir başka çiftçi, şöyle konuştu:
“Narenciyenin durumu eskiden çok güzeldi, narenciye para ederdi. Şimdi ise mahsul ağaçta duruyor. Ne olacağını Allah bilir. Hasat yok, soran da yok, alan da yok. Üreticiden tüketiciye gitmiyor. Akaryakıt, işçilik pahalı. Dışarı mal gitmiyor, Rusya, Ukrayna, Irak kapı açık olsa fiyatı bu kadar düşmez. 100 dönüm tarla duruyor, şimdiye kadar ne giden oldu ne gelen. Zaten limon 20 gün sonra bozulur. Ağaçta kalacak. Çiftçi, zarar etmemek için malını satmak istiyor. Hiç olmazsa gübresini, mazotunu kurtarmak istiyor.
AYHAN BARUT: “2 LİRAYA SATILMAYAN BU LİMON, MARKETTE MİNUMUM 20 LİRA”
CHP’li Barut, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bu yıl yine narenciye, özellikle de limon üreticisi sıkıntılı, perişan ve zararda. Şu anda limon hasadı başladı ancak üretici, bahçede limonunu satamıyor, dalında kaldı. Maliyetinin 5 lira civarında olduğu ama dalında 2 liraya dahi satılmadığı bir dönem yaşıyoruz. 2 liraya satılmayan bu limon markette minimum 20 lira. Bu aradaki farkı kim yiyor, aradaki fark neden üreticinin cebine girmiyor? Ayrıca limon geçen sene 7 liralardaydı. Bu sene çiftçinin rahat bir nefes alıp iyi bir para kazanabilmesi için minimum 8 ila 10 liraya satması gerekirken 1 buçuk-2 liraya satmak, hatta buna da alıcının bulunmaması, narenciye üreticisini kara kara düşündürüyor. Limon, özellikle kuzey ülkelere ihracatıyla biliniyor. Madem şu anda ihracat yetmiyor, iç üretimde limonla ilgili sıkıntılar var o zaman başka pazarlar arayacağız. Örneğin Uzak Doğu’da Çin pazarı elde edilebilir. Bununla ilgili AKP iktidarının narenciye üreticisini ferahlatmak ve bundan sonra üretimi devam ettirmek için Çin pazarını muhakkak gerçekleştirmesi ve bu bağlantıyı sağlaması gerekiyor. Aksi takdirde yılda 5 milyon tonun üzerinde üretilen narenciye, 1 buçuk-2 milyon ton limonun üreticisinin bu perişanlığı gitmeyecektir.
“ÜRETİCİ ÖYLE PERİŞAN Kİ AĞAÇLARINI SÖKMEYE BAŞLADILAR. BUNLARIN HEPSİ MİLLİ SERVETTİR”
Bir bardak limonatanın 25 liraya satıldığı yerde, 1 bardak çayın 10 liraya satıldığı bir yerde, 5 kilo limonla bir bardak çayın ancak içilebildiği bir yerde artık iktidarın düşünmesi lazım. AKP iktidarına çağrı yapıyorum; acilen narenciye üreticisini destekleyin. Özellikle ihracata yönelik ürünlere kiloda 3 lira yani tonda 3 bin liradan aşağı destek verilememesini sağlayın. Limon üreticisi şu anda öyle perişan ki ağaçlarını sökmeye başladılar. Bunların hepsi milli servettir. Limon üreticisinin perişanlığını görün. Milli servete kıymayın. ‘Yerliyiz, milliyiz’ diyenlere duyuruyorum: Gelin, narenciye üreticisinin feryadını duyun. Yetişmiş bu ağaçlar kesilmesin. Bu gördüğünüz çok güzel limonu bin bir emekle üretiyor. Alın teri var bunun içinde, göz yaşı var, sarı sıcak var. Ama maalesef 1 buçuk, 2 liraya satamıyor. 1 buçuk-2 lira dediğiniz nedir, vatandaş yerde bulsa almaz. Yazık günah, artık bu üreticinin sesini duyun.”