İZMİT BELEDİYESİ’NDEN BAYAN MUHTARLARA ÖZEL ETKİNLİK
Anadolulu Tanrıça Hekate’nin Size Söyleyecekleri Var
MANSUR ÇELİK
Arkeoloji eğitimi almış olan Özlem Ertan, Destek Yayınları’ndan çıkan yeni kitabı “Tanrıların Çağrısı – Hekate – Bize Ne Mesaj Veriyor” ile kendi olmayı ve özgürlüğü seçen kadınların mitolojideki temsilcisi Hekate’yi, arkeolojik ve yazılı kaynaklara dayanarak çok akıcı ve sade bir dille anlatıyor. Aslında güçlü bir kadın olarak var olabilmenin simgesi Hekate’nin çağımızın insanına söyleyeceği çok şey var. Eski tanrılar, tanrıçalar ne öldü ne de mitolojinin kadim sayfaları arasında kaldı. Onlar hâlâ aramızdalar; farklı kadınların, erkeklerin içinde yaşıyorlar. Çünkü onların her biri, hepimizin karakterinde, davranışlarında, hayata bakışında ve ön önemlisi de bilinçdışında varlığını sürdüren birer arketip (evrensel imge ve tasavvurlar).
Destek Yayınları’nın mitoloji serisi Tanrıların Çağrısı’nın yeni kitabı Hekate, raflardaki yerini aldı. Helen mitolojisinin yalnız, güçlü ve tam da bu yüzden karanlık tarafa çekilmiş Karyalı Ana Tanrıçası Hekate, Anadolulu kimliğiyle de dikkatimizi çekiyor. Bir Anadolu tanrıçası olan Hekate, tek başına ayakta durmayı bilen, sırtını bir erkeğe yaslamayan, kendi olmayı ve özgürlüğü seçtiği için ötelenen, şeytanlaştırılan kadınların da simgesi.
Zeus’un kızı değildi Hekate, tanrılardan birinin karısı ya da sevgilisi de değildi. Çocuğu da yoktu. Bu yüzden zamanla karanlık tarafa çekildi ve büyücülerin tanrıçasına dönüştürüldü. Güçlü bir kadın olarak var olabilmenin simgesi Hekate’nin çağımızın insanına söyleyeceği çok şey var.
Hekate, çok önemli bir dönüşümü de anlamamızı sağlıyor: Bir zamanlar hayat, Toprak Ana’yla Gök Tanrı’nın birlikteliğinden doğan ulvi bir şarkı iken nasıl oldu da silaha tapan savaşçı ve erkek egemen anlayış tanrıçayı hepten silemese de tanrının arkasına atıp, ona bağımlı kıldı? Sonrası malum, hepimiz biliyoruz ki Kral, tanrının “Yeryüzündeki Gölgesi” oldukça tanrıça düşmanlaştırıldı ve arka plana itilip etkisizleştirildi!
Yeri gelmişken; tanrıların, tanrıçaların ve diğer mitolojik varlıkların çoktan miadını doldurmuş eski masalların kahramanları olduğunu ve günümüzle bağlantıları bulunmadığını düşünenler olabilir aramızda. O zaman onlara mitolojinin tanımını yapmakta fayda var. Yazarın da cümlelerini kullanırsak “Mitoloji; insanın geçirdiği değişimlerin, hayat içindeki yolculuğunun ve doğayla ilişkisinin hem evrensel hem de zamansız anlatımıdır”. Dolayısıyla mitolojik öykülerde bütün bu insanlığın hikayesi ve deneyimi saklı.
Çünkü “Eski tanrılar, tanrıçalar ne öldü ne de mitolojinin kadim sayfaları arasında kaldı. Onlar hâlâ aramızdalar; farklı kadınların, erkeklerin içinde yaşıyorlar. Çünkü onların her biri, hepimizin karakterinde, davranışlarında, hayata bakışında ve ön önemlisi de bilinçdışında varlığını sürdüren bir arketip (evrensel imge ve tasavvurlar)”.
Bu gözle bakıldığında genelde mitoloji ve özelde ise Hekate, hepimiz için çok önemli tecrübe ve yaşanmışlıkları 2023 güneşinin altına çıkarıyor diyebiliriz.
Ayrıca cep boyutunda olan kitap, toplu ulaşımda bitmeyen yol boyunca rahatlıkla okunabileceği için geniş kaynakçası ve metin içine işlenmiş bilgileri sayesinde arkeolojiye olan merakı da artıracaktır.
Editörlüğünü Erhan Altunay’ın yaptığı kitabın beğendiğim kapak tasarımı ise Sedat Gösterikli’ye ait.
ÖZLEM ERTAN HAKKINDA
Özlem Ertan, Ankara’da doğdu. Çocukluk ve ilk gençlik yılları memleketi İzmir’de geçti. 2005 senesinde Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi bölümünden bölüm ve fakülte birincisi olarak mezun oldu. Diyarbakır Kavuşan Höyük, İzmir Ulucak Höyük ve Van Ayanis Urartu Kalesi kazılarında çalıştı.
İlk romanı Âşık Kadınlar Denizhanesi 2015’in ocak ayında, ikinci romanı Benim Güzel Ölülerim 2017’nin mayıs ayında, üçüncü romanı Dolunay Ayini ise 2021’in şubat ayında okurlarla buluştu. Korku, bilimkurgu ve fantazya türlerindeki öyküleri Gölge, Yabani ve Lemur gibi dergilerde yayımlandı. Olimpos Öyküleri, Aşkın Karanlık Yüzü, Karanlık Yılbaşı Öyküleri ve Karanlıktaki Kadınlar öykü derlemelerinde öyküleriyle yer aldı. Müzik temalı korku öykülerinden oluşan Hayalet Müzik ve Hayalet Müzik 2 – Eskilerin Şöleni derlemelerinde hem konsept yaratıcısı ve editör hem de yazar olarak bulundu.
Alfa Yayınevi, Dark İstanbul Yayınları ve Paros Yayıncılık bünyesinde yayımlanan çeşitli kitapların editörlüğünü yaptı. Farklı etkinliklerde arkeoloji alanında konuşmacı olarak bulundu.
Aynı zamanda kültür-sanat gazetecisi ve müzik yazarıdır. Şu an çeşitli basın organlarında klasik müzik, opera ve edebiyatla ilgili yazılar yazıyor, söyleşiler yapıyor.