AMASRA’DAKİ MADENDE, FACİADAN 33 GÜN EVVEL YAPILAN KONTROLDE HAVALANDIRMA SİSTEMİNDE EKSİKLİK TESPİT EDİLDİĞİ ORTAYA ÇIKTI
Alparslan Bayraktar, Erzincan İliç’te: “Belli Alanlarda Heyelan Tehlikesi Devam Ediyor. Yaklaşık 10 Milyon Metreküplük Bir Toprak Kütlesi. Bunu Elimizde Bir İmkan Olsa Ve Bugün Kaldırmaya Kalksak En Az 400 Bin Kamyona İhtiyacımız Var”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan İliç’te meydana gelen maden faciasına ilişkin, “Birinci önceliğimiz 9 işçi kardeşimize ulaşmak ve onları kurtarabilmek. Yoğun bir çaba sarf ediyoruz. Bilmemiz gereken çok önemli bir konu var. Burası halen çalışan bir yapı. Yani belli alanlarda heyelan tehlikesi devam ediyor. Çok büyük bir toprak kütlesinden bahsediyoruz. Yaklaşık 10 milyon metreküplük bir toprak kütlesi. Bunu elimizde bir imkan olsa ve bugün kaldırmaya kalksak en az 400 bin kamyona ihtiyacımız var. Böyle bir büyüklükle karşı karşıyayız” açıklamasını yaptı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile birlikte Erzincan İliç’te meydana gelen maden faciasına ilişkin bölgede basın açıklaması yaptı. Bayraktar, şunları söyledi:
“10 MİLYON METREKÜPLÜK BİR TOPRAK KÜTLESİ. BUNU ELİMİZDE BİR İMKAN OLSA VE BUGÜN KALDIRMAYA KALKSAK EN AZ 400 BİN KAMYONA İHTİYACIMIZ VAR”
“Birinci önceliğimiz 9 işçi kardeşimize ulaşmak ve onları kurtarabilmek. Yoğun bir çaba sarf ediyoruz. Bilmemiz gereken çok önemli bir konu var. Burası halen çalışan bir yapı. Yani belli alanlarda heyelan tehlikesi devam ediyor. Bir kurtarma faaliyeti yaparken burada diğer arkadaşlarımızın zarar görmesini asla istemeyiz. Hiçbirimiz istemez. Çok dikkatli bir şekilde arama faaliyeti yürütüyoruz. Bu maalesef zaman alıyor. Çok büyük bir toprak kütlesinden bahsediyoruz. Yaklaşık 10 milyon metreküplük bir toprak kütlesi. Bunu elimizde bir imkan olsa ve bugün kaldırmaya kalksak en az 400 bin kamyona ihtiyacımız var. Böyle bir büyüklükle karşı karşıyayız.
“BÜTÜN PLANLAMALARIMIZ, HALK SAĞLIĞINA, ÇEVREYE, BURADAKİ FIRAT HAVZASINA ZARAR VERMEYECEK ŞEKİLDE”
İşçi kardeşlerimizin konteyner bir aracın içerisinde olduklarını öngörüyorduk. O yönde aramalarımızı yoğunlaştırmış durumdayız. Elimizdeki tüm teknik imkanları kullanarak bu faaliyeti yürütmeye gayret ediyoruz. Dün İçişleri Bakanımızla beraber aileleri ziyaret ettik. Onları bilgilendirdik. Çok stresli ve zor bir bekleyiş. Bütün planlamalarımız, halk sağlığına, çevreye, buradaki Fırat havzasına zarar vermeyecek şekilde aldık, alıyoruz. Bunları belli kademelerde gerçekleştireceğiz. Üniversitelerden, çok farklı disiplinlerden hocalarımız burada. Onlarla da görüş alışverişinde bulunuyoruz. Öncelikle, arama kurtarma faaliyetlerinde netice almak istiyoruz.
“KİMLERİN SORUMLULUĞU VARSA YARGI ÖNÜNE ÇIKMASINI VE HESAP VERMESİNİ DE TEMİN EDECEĞİZ”
Ondan sonraki aşama, bu maden özelinde ciddi bir rehabilitasyon süreci. İşin hukuki boyutu, onun ötesinde bu işin kök sebepleri, bizi buraya getiren ne olduğuyla alakalı da araştırmalarımız, bakanlığımız bünyesindeki müfettişlerimiz çalışmalarını burada sürdürüyorlar. Bunların tekrar etmemesi için, burada yapılanın nerede eksik veya yanlış yapıldığını ortaya çıkaracağız. Kimlerin sorumluluğu varsa yargı önüne çıkmasını ve hesap vermesini de temin edeceğiz. Milletimizin hiçbir endişesi olmasın.
“İŞLETMECİ ŞİRKETİN YÖNETİM DÜZEYİNDE BİR ZAFİYET İÇERİSİNDE OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ. YABANCI ŞİRKETİN TEMSİLCİLERİ BURADA DEĞİLLER”
Buradaki işletmeci şirketin yönetim düzeyinde bir zafiyet içerisinde olduğunu görüyoruz. Çünkü hala söz konusu yabancı şirketin temsilcileri burada değiller. Bu işin beraberinde bakmamız gereken bir konudur. Bu konuya da arama kurtarma sürecini bitirdikten sonra yoğun bir şekilde bakacağız.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, şöyle konuştu:
“Devletin tüm kamu kurumları, AFAD başta olmak üzere tüm yetkilileri burada. Bizim öncelikli hedefimiz madencilerimize ulaşmak. Madenci kardeşlerimizin aileleri ve yakınlarının yanında olmak için geldim. Odaklanmamız gereken en önemli konu göçük altında kalan kardeşlerimize bir an önce ulaşmak.”
Bayraktar, “ÇED raporundan sonra kapasite artırım kararını kim veriyor” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“GEREKLİ İZİNLER İLGİLİ TÜM KURUMLARDAN ALINMIŞ GÖZÜKÜYOR”
“Bu tesisin izinleriyle alakalı sürecinde herhangi bir sıkıntı yok. Gerekli izinler ilgili tüm kurumlardan alınmış gözüküyor. Ama işletmecilik anlamında bunun uygulama noktasındaki konuları kurumlarımız soruşturuyor. Bunların neticelerini en kısa zamanda alıp kamuoyuyla paylaşacağız. Hiçbir şeyin burada üstünün örtülmeyeceğini çok net ifade edebilirim. Türkiye’de madenciliğin ülkemiz için hayati öneme haiz bir konu olduğunu söyledim. Bizim için madenden önce, ‘Önce insan, sonra çevre, katma değerli madencilik yapacağız’ dedik. Yerli-yabancı yatırıma açık olduğumuzu ifade ettik. Ama burada herkesin aynı sorumlulukta davranması önem arz ediyor. İzin süreçleri, ilgili kurumlarımız tarafından takip edilerek verilmiştir. İşletmecilik noktasında da neler olduğuna bakıyoruz. Resmi ve hukuki süreçlerin tamamlanması daha doğru olur. Hem sudan hem topraktan aldığımız numunelerle alakalı şu an endişe edilecek bir süreç söz konusu değildir. Periyodik olarak numune alıp ölçümlerini yapıyoruz.”
Bayraktar, “Hukuki bir süreç işliyor. 7 hatta son bir bilgi geldi. Bir sorumlu yönetici arkadaş daha gözaltına alındı. Bizim yaptığımız soruşturma süreci devam ediyor. Tüm sorumlular, her ne kademede olursa olsun kamuoyuyla paylaşılacak. Yargı gereğini yapacak” diye konuştu.