Başak Demirtaş, O Davadan Beraat Etti!
Ali Mahir Başarır: “Her Gün Bir Cinayet Ve Mafya Olayı. Eski İçişleri Bakanının Yapmış Olduğu Yanlışlarla Mücadele Eden Yeni İçişleri Bakanı. Ama İkisinden Biri Yanlış. Bu Net Bir Şekilde Ortada”
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM’nin 2024 yılı bütçesinin görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, “Her gün bir cinayet ve mafya olayı. Eski İçişleri Bakanının yapmış olduğu yanlışlarla mücadele eden bir yeni İçişleri Bakanı ki doğru buluyorum adımlarını. Burada Süleyman Soylu’ya ne kadar eleştiride bulunuyorsam, bu arkadaşımızın yaptıklarını da doğru buluyorum. Ama ikisinden biri yanlış. Bu net bir şekilde ortada” dedi. Meclis’in denetim yetkisinin yeterince çalıştırılmadığını söyleyen Başarır, “Bir trafik kazasındaki tutanaktan Meclis Susurluk Komisyonu, buralarda oturmuş. Genelkurmay Başkanını, istihbaratı, bakanları dinlemiş ve sayfalarca rapor yazmış mı? O gün eski bir bakan ceza almış mı? O gün en azından devlet mafya ve kirli yapıda mücadelede dünyaya ve ülkeye bir mesaj verebilmiş mi? Vermiş. Vallahi de billahi de bugün biz Susurluk’tan beter durumdayız ama Meclis tek bir araştırma komisyonu kurmuyor. Niye kurmuyor? Meclis araştırma komisyonu kursa, Süleyman Soylu dahil, emniyet müdürleri dahil uyuşturucu ile ilgili iddialar dahil, Bodrum marina dahil, eski İçişleri Bakanı, bürokratlar dahil, bunları dinlese ve rapor hazırlasa, topluma sunsa doğru olmaz mı” diye konuştu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda TBMM’nin 2022 Yılı Kesin Hesabı ve 2024 Yılı Bütçe Teklifi görüşülüyor. CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM’nin işlevini günden güne yitirdiğini belirterek, şunları söyledi:
“Biz bir denetim yapıyoruz, evet ilk görevimiz yasa yapmak ama denetim yapıyoruz. Bakanlara vermiş olduğumu soru önergeleriyle yapıyoruz. 27’nci 80 bin 651 soru önergesi vermişiz. 26 bin 773 önerge cevaplanmamış. 42 bin tanesi de süresi geçtikten sonra cevaplanmış. Bu çok acı bir durum Meclis için. Burada Meclis ne yapmalı, cevap vermeyen bakana hesap sormalı.
Geçen sene bakanların davranışları bir faciaydı. Burada milletvekillerimize küfredildi. Burada milletvekillerimizin üzerine yüründü. Sanki savaşa gelmiş gibi hakaretler, tehditler savruldu. Ben utanç duydum, söyleyeyim size. Özellikle İçişleri Bakanı burada geldiği zaman tüm gruptaki, bakın tüm grupları söylüyorum, bir parti için söylemiyorum, söylemediği laf, etmediği hareket kalmadı. O gün İçişleri Bakanına soruları yönelten milletvekilleri haksız mıymış? Haklıymış. Yerine gelen İçişleri Bakanı bizim yerimize, bizim sorduğumuz soruları attığı imzalarla ispatladı. Onun atamış olduğu hemen hemen tüm bürokratları, emniyet müdürlerini görevden aldı, hatta tutuklandı. Peki biz niye hakaret duyduk. Bir bakanın gelip burada bir komisyon üyesine küfretmesini hiç kabul etmiyorum.
“SAYIŞTAY RAPORLARI KUŞA DÖNMÜŞ”
2020’de partim bana Cumhurbaşkanlığı bütçesinde söz verdi. Sayıştay’ın Cumhurbaşkanlığı ile ilgili raporlarını aldığımda, gerçekten çok güzel bir rapor vardı. Sarayın yan giderlerinden, hediye paketlerinden, içecek giderlerinden, lastik giderlerinden, mazot giderlerinden ayrıntılı bir rapor vardı. Gerçekten de bunun fazla olduğunu anlattık, Türkiye’de o gün o konuşma 70 milyon izlendi. Şimdi bugün Beştepe’nin harcamalarıyla ilgili raporu gördüğüm zaman ayrıntıyı geçin, iletişim giderleri 1,5 milyar yaklaşık olarak. Bu para nereye harcanmış? Sarayın yiyecek, temsil giderleri tek bir kalem altına alınmış, ayrıntılar yazılmamış. Sayıştay bu raporları bize vermezse, Sayıştay’dan bu raporları almazsak neye göre denetleyeceğiz? Üzülerek söylüyorum ki 2020, 2021, 2022, 023’e geldiğiniz zaman Sayıştay raporları kuşa dönmüş. Herhalde 2024’teki komisyona geldiğimiz zaman toplam 8 trilyon gider var, ayrıntılarına bakarsınız diyecek. Böyle bir rapor olmaz. Böyle bir denetim yapamayız. Denetim yapmazsak da ilk başladığım noktaya geliyorum, işlevsiz bir Meclis derler. Üzülerek söylüyorum bunu.
“BUGÜN BİZ SUSURLUK’TAN BETER DURUMDAYIZ AMA MECLİS TEK BİR ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURMUYOR”
Araştırma önergeleri veriliyor. Tam da aslında gündem. Mafya, siyaset, derin devlet, çeteler, insanlar ölüyor, tefeciler. İnsanlar kendi hakkını artık yargıda değil, mafya aracılığıyla…Bu mafyanın devletle olan ilişkileri. Bununla ilgili araştıralım diyor, Meclis araştırsın diyor. Hayır. Peki bunu Meclis yapmış mı? Bir trafik kazasındaki tutanaktan Meclis Susurluk Komisyonu, buralarda oturmuş. Genelkurmay Başkanını, istihbaratı, bakanları dinlemiş ve sayfalarca rapor yazmış mı? O gün eski bir bakan ceza almış mı? O gün en azından devlet mafya ve kirli yapıda mücadelede dünyaya ve ülkeye bir mesaj verebilmiş mi? Vermiş. Vallahi de billahi de bugün biz Susurluk’tan beter durumdayız ama Meclis tek bir araştırma komisyonu kurmuyor. Niye kurmuyor? Meclis araştırma komisyonu kursa, Süleyman Soylu dahil, emniyet müdürleri dahil uyuşturucu ile ilgili iddialar dahil, Bodrum marina dahil, eski İçişleri Bakanı, bürokratlar dahil, bunlar dinlese ve rapor hazırlasa, topluma sunsa doğru olmaz mı? Bu parlamento bunu Susurluk Komisyonu’nda yapmış. Bugün komisyon kuramıyoruz, kurduğumuz komisyonlar da çalışmıyor. Hazırlanan raporları da hiç kimse hukuken bir yere alıp koyamıyor. O zaman niye araştırma komisyonları, alt komisyonlar var. Alt komisyon diye bir kavramı unuttuk biz neredeyse. Böyle parlamentonun itibarını koruyamayız Sayın Başkan.
“BURADA SÜLEYMAN SOYLU’YA NE KADAR ELEŞTİRİDE BULUNUYORSAM, BU ARKADAŞIMIZIN YAPTIKLARINI DA DOĞRU BULUYORUM”
Her gün bir cinayet ve mafya olayı. Eski İçişleri Bakanının yapmış olduğu yanlışlarla mücadele eden bir yeni İçişleri Bakanı ki doğru buluyorum adımlarını. Burada Süleyman Soylu’ya ne kadar eleştiride bulunuyorsam, bu arkadaşımızın yaptıklarını da doğru buluyorum. Ama ikisinden biri yanlış. Bu net bir şekilde ortada. Ankara’nın ortasında öldürülen bir doçent. Sinan Ateş’in… Hepsi iç içe girmiş ilişkiler. Araştırma önergesi veriliyor, reddediliyor. Neden reddelliyor? 10 kez verildi, reddedildi. Neden reddediyoruz? Gelin bunu yapalım. Yasa kalitemizi artırmalıyız. Meclis’in komisyonlarını işlevsel hale getirmeliyiz.”