‘PKK’NIN ARTIK DAĞDA KALMASI İÇİN SEBEP YOKTUR’
“Bu mesele bir Kürt sorununu çözmek meselesi değildir. Bu mesele Türkiye’nin demokrasisisin kapasitesini artırma meselesidir. Bu mesele Türkiye’nin sorun çözme yeteneğini artırma meselesidir. Bu mesele Türkiye’nin demokrasi açığını kapatma meselesidir. PKK terör örgütü 1978 yılında kurulmuştur. Dünyanın en büyük terör örgütüdür ve 50 yıldır dağdadır. Artık dağda kalması için hiçbir sebep yoktur. Çünkü 1990 yılında kurulan HEP daha sonra DEP, o günkü şartlarda 1990’lı yıllarda dile getirdikleri taleplerin tamamı gerçekleşmiştir. Bugün 24 saat yayın yapan bir Kürtçe radyo televizyon yayını vardı. Kürt Enstitüsü kurulmuştur. Kürt Dili ve Edebiyatı bölümleri vardır. Kürtçe seçmeli ders olarak okutulmaktadır. Yine aynı biçimde Türkiye’de OHAL uygulamaları son bulmuştur. Bölge Valiliği ortadan kaldırılmıştır.
‘BAHÇELİ’NİN AÇIKLAMALARI TARİHSEL NİTELİKTE’
Artık bir Kürt sorunu yoktur. Bir terör sorunu vardır ve terörün sonlandırılması Türkiye için varoluşsal bir meseledir ve bin yıllık kardeşliğimize yakışan da budur. Türklerle Kürtler arasına örülmek istenen terör duvarını ortadan kaldırmamız lazım. Bu kardeşliğin, birliği, beraberliği ortaya koymamız lazım. Geçmişteki tecrübelerden ders çıkartarak, yeni dönemde, daha serinkanlı, daha ayakları yere basan, daha gerçekçi, daha realist bir sürecin yönetilmesi, sürecin kendisi kadar değerlidir. Sayın Bahçeli’nin açıklamalarının çok tarihi nitelikte olduğunu ve bunun toplum tarafından doğru anlaşılması gerektiğini, bu sözlerin arkasında kesinlikle gündelik bir hesabın olmadığını, Cumhur İttifakı olarak Türkiye’nin birliği, beraberliği ve Türkiye yüzyılına yakışır bir kardeşlik içerisinde yeni bir süreci açmanın gayesi olduğunu belirtmek isterim.”
‘ARTIK SIRA DEM PARTİ VE İMRALI’DA’
Yayman, bir soru üzerine şöyle konuştu:
“Ben bir misyonla ya da bir görevle bu açıklamaları bir bilgiyle yapmış değilim. Cumhur İttifakı ve sayın Devlet Bahçeli sayın Cumhurbaşkanımız ilk adımı atmıştır. Bundan sonra artık adım atma sırası DEM Parti’dedir ve İmralı’dadır. İmralı, tarihsel olarak şöyle bir ikilemle karşı karşıyadır. Türklerle Kürtlerin bin yıllık kardeşliğini zehirleyen bir dünyanın en büyük terör örgütünün lideri olarak mı anılmak ve tarihe geçmek ya da Türklerle Kürtlerin kardeşliğini canı pahasına savunarak ve bu meselede tarihsel sorumluluğunu yerine getirmek suretiyle mi tarihe geçecektir? Çünkü 1999’da Türkiye’ye getirildiğinde ‘ben tarihsel rolümü oynamaya hazırım’ demiştir. Bu tarihsel rolü oynamak için 2013’te çok önemli sözler söylemiştir ama o gün hem DEM Parti, hem PKK terör örgütü bu tarihi fırsatı değerlendirememiştir. Doğru okuma yapamamıştır. Mesele şudur. PKK terör örgütü Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin politikalarına karşı Amerika Birleşik Devletleri’nin politikalarını tercih etmiştir. 2013’te yaşanan süreç budur.
PKK terör örgütüne 2013’te Amerika ve İsrail Suriye’nin kuzeyinde devletçik kurma vaadiyle süreci sonlandırmışlardır. Eğer büyük bir sorundan bahsediyorsak sorunun çözümü de çok zor olacaktır. Meşakkatli olacaktır. Ama burada herkesin bir geri adım atıp serinkanlı bir biçimde düşünmek lazım. Bu Türkiye’nin geleceği ile ilgilidir” ifadesini kullandı. Yayman, “PKK terör örgütünün silah bırakmasının tam zamanıdır şimdi ve artık onların dağa çıkmasını gerektirecek hiçbir koşul ortada bulunmamaktadır. Ama eğer PKK terör örgütü Türkiye’yi bölmek gibi Türkiye’yi parçalamak gibi bir gayesi varsa da Türk Silahlı Kuvvetleri dün olduğu gibi bugün de çelikten iradesiyle onlara asla müsaade etmeyecektir.”