22 Kasım 2024 Cuma

Öğretmenler geçim derdi ile boğuşuyor!

Gün geçtikçe derinleşen ekonomik krizle birlikte öğretmenlerin aldığı maaşlar da erimeye devam ediyor. Ekonomik kriz, yüksek enflasyon, zamların giderek etkisini artırması öğretmenleri de etkiledi. Maaşların ekonomik kriz karşısında yetersiz kalmazı öğretmenleri kara kara düşündürüyor.

Ağustosta resmi enflasyon yıllık bazda yüzde 52 oldu. Aylık enflasyon baz etkisine rağmen yüzde 2,47 olarak açıklandı. Ağustosta en fazla yükselen grup eğitim olurken üniversite ücretleri bu ayın zam şampiyonu oldu.

Millî Eğitim Bakanlığı’nın  2022-2023 verilerine göre, 1 milyon 154 bin 383 öğretmen görev yapıyor. 2023-2024 eğitim öğretim yılında özel okullarda çalışan öğretmen sayısının ise 400 bine ulaştığı tahmin ediliyor.

HAYAT PAHALILIĞI, DÜŞÜK MAAŞ,  SOSYAL VE ÖZLÜK HAKLARINDAKİ KAYIPLAR

Bir başka deyişle Türkiye’de öğretmenler bu yıl da yeni eğitim öğretim yılını hayat pahalılığı, düşük maaşlar, sosyal ve özlük haklarındaki kayıplar gibi birçok sorunla karşı karşıya.

Bilhassa büyükşehirlerdeki yüksek kiralar nedeniyle barınma sorunu yaşayan öğretmenler, yüksek gıda fiyatları nedeniyle de sağlıklı ve huzurlu bir yaşam sürdüremiyor.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak’a göre Türkiye’de ücretli öğretmen sayısı 100 binlere ulaşırken, Millî Eğitim Bakanlığı’nın 2022, 2023 ve son olarak 2024 yıllarında yaptığı atama ile de sözleşmeli öğretmen sayısının 100 bini geçtiğine dikkat çekti.

2016 yılındaki düzenleme sonrası yeni atanacak öğretmenlerin tümümün sözleşmeli olarak göreve başladıklarını ve öğretmenlerin atandıkları okullar a üç yıl sözleşmeli çalışmadan kadroya geçemediklerini hatırlatan Irmak, “İktidar sözleşmeli ve ücretli öğretmenliği bir istihdam politikasına dönüştürmüş durumda. Bu uygulamalar öğretmenleri devlet memuru güvencesinden yoksun bırakılıyor. Bu durum hem sosyal hem de ekonomik olarak öğretmenin hak kaybına uğramasına yol açıyor. Bu da güvencesiz çalışma ortamını beraberinde getiriyor.” dedi.

ÜCRETLİ ÖĞRETMENLER HAK ARAYIŞINDA

Artı Gerçek’e konuşan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikadı İstanbul İl Temsilcisi Evin Turgut özel okul veya kurs merkezlerinde çalışan öğretmenlerin belirli süreli sözleşmeler nedeniyle deyim yerindeyse ‘mevsimlik işçi’ statüsünde olduklarına dikkat çekti. Bu durumun dönem boyunca bir sonraki yıl için iş kaygısına yol açtığı gibi ‘angarya’ işlere ve mobbinge de maruz kalmalarına neden olduğunu söyledi.

Özel eğitim kurumlarında öğrenci velilerine ‘müşteri’, okullara ise bir ‘fabrika’ olarak bakıldığını kaydeden Turgut, “Özel okullarda çalışan öğretmenler yoğun mobbing ve baskıyla çalışıyor. Velilere müşteri, okullara fabrika gözüyle bakıldığı için, öğretmenden sürekli olarak veliyi memnun etmesi ve kayıtların artması için her türlü angarya, onur kırıcı işi yapması beklenir. Bu da haklarımızın ihlali anlamına geliyor” diye konuştu.

‘YA SÖZLEŞMEYLE İSTİFAYI DA KABUL EDECEĞİZ YA DA İŞSİZ KALACAĞIZ’

Özel sektörde çalışan öğretmenlerin çok düşük maaşlara çalıştıklarını işaret ederek çoğu zaman elden maaş verme ya da sigortayı eksik yatırma gibi gibi usulsüzlükler ile de karşılaştıklarını ifade ederek şunları söyledi:

“Özel sektör öğretmenleri olarak çok düşük ücretlerle çalışıyoruz. Asgari ücret, hatta altında maaşlarla yaşamak, geçinmek zorunda bırakılıyoruz. Belirli süreli sözleşmeler ile bir sonraki senenin garantisi ve güvencesi olmadan görevimizi yapıyoruz. Üstüne bir de usulsüz olmasına rağmen çoğu meslektaşımız 9-10 aylık sözleşmelere mecbur bırakılıyor. Bu yaz aylarını maaşsız geçirmek ve kıdem tazminatı dahi alamamak anlamına geliyor. Yani her sene aynı okulda devam etse bile giriş- çıkış yapılıyor ve tazminat hakkı çalınıyor.

Bu da bize tek iki seçenek sunuyor: Ya sözleşmeyle beraber istifayı da imzalayacağız ve en azından 9 ay bir işimiz olacak ya da işsiz kalacağız. Özel sektörde öğretmenlerin yaşadığı haksızlık ve usulsüzlükler derya deniz.”

‘ÖĞRETMENLERİN ‘EĞİTİM NÖBETİ 52 GÜN SÜRDÜ’

Öte yandan taban maaş ve güvenceli çalışma talepleri ile 26 Mayıs’ta Ankara’da bir kortej ile MEB’in önüne yürüyerek eylem başlatan öğretmenler, Meclis’e yürümek isteyince polis müdahelesi ile karşılaşmış, pek çok öğretmen darp edilmişti.

Ankara’daki sert polis müdahalesinin ardından çeşitli kentlere de yayılan ‘eğitim nöbeti’ 52’inci günün sonunda sona erdi. ‘Patronların insafına bırakılmayan bir eğitim sistemi’ için yola çıktıklarını, eylemlerinin de bu süreçte amacına ulaştığını belirten Turgut, artık adım atma sırasının Milli Eğitim Bakanlığı’nda olduğunu söyledi.

Kaynak: FLASH HABER TV

İlgili Haberler