24 Eylül 2024 Salı

“Bankalar İstanbul Depremine Hazırlanıyor”

Denizbank, nisan ayında genel müdürlüğünün bulunduğu 34 katlı görkemli kuleyi 350 milyon doların üzerinde bir bedelle satın alarak, İstanbul’un en pahalı ticari bölgesindeki yerini sağlamlaştırdı. Ancak bu satın almanın hemen ardından, bankanın olası bir İstanbul depremine karşı farklı bir şehirde alternatif binalar aramaya başladığı ortaya çıktı.

Bilim insanlarının İstanbul’da büyük bir depremin kaçınılmaz olduğunu vurgulaması ve geçen yıl ülkenin güneydoğusunda yaşanan yıkımın ardından gelen hazırlık eleştirileri, bankaları acil durum planlamasına yönlendirdi. Denizbank, başkent Ankara’da felaket durumunda sürekliliği sağlamak için gölge ofisler kurmaya başladı.

Denizbank’ın yanı sıra, İspanyol BBVA’nın Türkiye birimi Garanti Bankası, Katar’a ait QNB Finansbank ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) da benzer yedek planlar üzerinde çalışıyor. Türkiye Merkez Bankası ise İstanbul’un Anadolu yakasında inşaatı devam eden yeni ofis kulesine rağmen bazı personelini Ankara’ya geri çağırıyor.

İstanbul, Kuzey Anadolu Fayı’na yakın konumu nedeniyle büyük bir deprem riski taşıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na göre, Türkiye’deki sanayi tesislerinin %40’ı İstanbul metropol bölgesinde yer alıyor. 16 milyon nüfusa sahip şehir, aynı zamanda küresel tedarik zincirinin önemli bir merkezi. İstanbul Boğazı, Karadeniz ülkelerinden gelen petrol ve tahıl yüklü gemiler için tek geçiş noktası olarak stratejik bir önem taşıyor.

İstanbul Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü profesörlerinden Nurcan Meral Özel, İstanbul’un Türkiye sanayisindeki kritik rolü nedeniyle, olası kayıpların değerlendirilmesi ve endüstriyel deprem risk yönetimi planlarının bir an önce uygulanmasının büyük önem taşıdığını belirtti. Enstitü, tarihsel verilere dayanarak İstanbul’da 7.33 büyüklüğünde bir deprem bekliyor. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı ise geçen yıl Güneydoğu’yu vuran 7,5 büyüklüğündeki depreme benzer bir büyüklükte bir depreme hazırlanıyor.

İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan, şehirdeki sanayi şirketlerinin planlamalarını hızlandırmaları gerektiğini vurguladı. Bahçıvan, sanayi tesislerinin depreme daha dayanıklı hale getirilmesinin önemine dikkat çekerek, İstanbul’daki sanayi tesislerinin %80’inin 1999 yılından önce, Türkiye’nin bina yönetmeliklerini revize etmesinden önce inşa edildiğini belirtti. TÜSİAD tarafından 2021 yılında hazırlanan bir rapor ise sektörler arasındaki koordinasyonun yetersiz olduğunu, küçük ve orta ölçekli işletmelerin ise düşük farkındalık ve sigorta kapsamı ile öne çıktığını ortaya koydu.

Kaynak: HABER MERKEZİ

İlgili Haberler