
Kesintisiz İnternet Bostancı-Dudullu Metro Hattı’nda
İstanbul’da yaşayan emekli Mehmet Tok, aracını internet üzerinden sattıktan sonra sahte dekontla dolandırıldı. 4 yıl süren dava sonunda haklı çıktı ancak arabasını geri alamadı. Tok, “20 yıl biriktirdiğim paramla aldığım arabam gitti” dedi.
İstanbul’da ikamet eden 46 yaşındaki Mehmet Tok, 2021 yılında 2006 model otomobilini 105 bin TL’ye satmak için ilan verdi. Kısa süre sonra İlkin C. isimli kişi aracı satın almak üzere iletişime geçti. Taraflar 10 Kasım 2021’de, saat 16.30’da noterde buluştu. İddiaya göre İlkin C., banka üzerinden EFT yaptığına dair sahte bir dekont gösterdi. Tok, dekontu görünce satış işlemini gerçekleştirdi. Ancak hesabına para geçmeyince, ertesi gün savcılığa suç duyurusunda bulundu.
ARABA EL DEĞİŞTİRDİ, ŞERH KONDU
Satın aldığı aracı aynı gün başka birine, ardından üçüncü bir kişiye satan İlkin C.’nin işlemleri sonrası, araç Şakir S. isimli kişinin üzerine geçti. Savcılık, araca “satılamaz/devredilemez” şerhi koydu. Şakir S., bu ticarette iyi niyetli olduğunu ve tarafları tanımadığını savunarak itirazda bulundu. Yapılan inceleme sonrası hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi, tedbir kararı kaldırıldı.
NİTELİKLİ DOLANDIRICILIKTAN, BASİT DOLANDIRICILIĞA
İlkin C. hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açıldı. İlk kararda sanığa 4 yıl hapis ve 100 bin TL adli para cezası verildi. Ancak istinaf mahkemesi, bu suçu “basit dolandırıcılık” olarak değerlendirdi ve cezayı 2 yıl hapis ile 10 bin TL’ye düşürdü. Ceza ertelenmedi ve hükmün açıklanması geri bırakılmadı.
MEHMET TOK: “HAKLI ÇIKTIM AMA ARACIM HALA YOK”
Yaşadıklarını anlatan Mehmet Tok, “Bir kişi aradı, noterde buluşmak için randevulaştık. Araç için ekspertiz teklif ettim ama gerek olmadığını söylediler. Noterde sahte dekont gösterip, arkadaşını bankacı gibi konuşturdu. O kişinin sözlerine ve dekonta inanıp imza attım. Arabayı verdim ama para hiç yatmadı” dedi.
Tok, “Sonra telefonlarıma cevap vermemeye başladı. Arabayı da hemen başkasına satmış. Karakoldan savcılığa yönlendirildim. Süreçte araca tedbir kondu ama nihayetinde araç geri gelmedi. Mahkeme haklı olduğuma karar verdi, ancak ne aracımı ne de zararımı geri alabildim” ifadelerini kullandı.
AVUKAT KALAY: “CEZA AMACINDAN SAPTI”
Mehmet Tok’un avukatı Ece Rukiye Kalay, “Müvekkilimiz ciddi bir mağduriyet yaşadı. Başlangıçta verilen ceza yeterliydi. Ancak istinaf mahkemesi kararı, suçu basite indirerek verilen cezanın etkisini azalttı. Bu durum, cezanın caydırıcılık amacını ortadan kaldırıyor” dedi.
Kalay, noter saatinin kapanmaya yakın bir zaman seçildiğini ve bu süreçte sanığın organize şekilde hareket ettiğini belirterek şunları söyledi:
“Hoparlörde konuşan, ‘para hesaba düşmüştür’ diyen kişi de olayın içindeydi ama ona dair bir yargılama yapılmadı. Bu tür alım-satımlarda mutlaka kendi bankanızdan paranın yatıp yatmadığını teyit edin. Sadece dekonta ya da söze güvenerek imza atmayın.”
“DOLANDIRICILIK MESLEK HALİNE GELMİŞ”
Kalay, sanığın dolandırıcılığı meslek haline getirdiğini belirtti:
“Şu anda cezaevinde ama bu bir ilk değil. Sanık organize şekilde hareket etti, ancak tek kişi yargılandı. Ceza hukuku, toplumu korumak ve suçu önlemek için vardır. Ancak bu karar bu amaca hizmet etmiyor.”
Kaynak: DHA