Birlik Ve Dayanışma Sendikasından Yönetmelik Tepkisi: Her Yönetmelik Birer Hukuk Faciasına Dönüşüyor
Sendikaya karşı fabrika kapatan patrona DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’ndan tepki!
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Manisa Akhisar’da DİSK’e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası’na üye olduktan sonra işten çıkarılan işçilere destek verdi. TYH Uluslararası Tekstil Pazarlama Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi yetkililerine tepki gösteren Çerkezoğlu, “Bu fabrika büyümüşse, bu fabrikanın patronu servetine servet katmışsa; bu işyerinde çalışan işçi arkadaşlarımızın alın teri var” dedi.
Manisa Akhisar’daki TYH Uluslararası Tekstil Pazarlama Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nde çalışırken DİSK’e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası’na üye olduktan sonra işten çıkarılan işçilerin mücadelesi devam ediyor.
Fabrikanın, Gıda Çarşısı’ndaki 307 işçinin çalıştığı bir işyerini 1 Ekim itibarıyla kapatma kararına yönelik işçilerin tepkisi büyük. Akhisar Organize Sanayi Bölgesi’ndeki işyerinin önünde işçilerle birlikte basın açıklaması yapan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, sözlerine fabrikanın kapısının önünde direnen ve içeride tezgahbaşında çalışmakta olan işçileri selamlayarak başladı. İşyerinin önce küçük bir işyeri olarak başladığını fakat daha sonra hızla büyüdüğünü söyleyen Çerkezoğlu, “mesele işçilerin en temel yasal ve anayasal hakkına geldiğinde sürecin rengi değişmiş. Bu fabrikanın bu hızlı büyümesi işveren tarafından kamuoyuyla paylaşılmış ama tek bir şeyin adı anılmamış. Bu fabrika nasıl büyümüş?” diye sordu.
Çerkezoğlu, “Bu fabrika büyümüşse, bu fabrikanın patronu servetine servet katmışsa; bu işyerinde çalışan işçi arkadaşlarımızın alınteri var. Bu fabrika sizlerin alınteriyle büyümüş ve çok doğal olarak da işçi arkadaşlarımız ürettikleri değerden hak ettikleri payı almak istemişler, insanca yaşayacak ücret istemişler, açlık sınırının altında kalan asgari ücreti reddetmişler. Bu fabrikalarda yaşanan tüm haksızlıklara, hukuksuzluklara özellikle de kadın işçi arkadaşlarımızın yaşadıkları baskılara karşı arkadaşlarımız en temel yasal ve anayasal haklarını kullanarak sendikalı olmuşlar, DİSK’li olmuşlar. Bugün Türkiye’de öyle bir süreç yaşıyoruz ki bu yüksek enflasyon, hayat pahalılığı karşısında evimize ekmek götürebilmemizin, çoluğumuza çocuğumuza bir gelecek yaratabilmemizin tek bir yolu var. Sendikalı olmak, örgütlü olmak ve emeğimize, ekmeğimize sahip çıkmak” dedi.
İŞVEREN HUKUKU DA ÇİĞNEMİŞ
“İşverenin bir akşam bir mesajla 1 Ekim’de fabrikayı kapatacağını söyleyen, ani ve hukuksuz bir biçimde kapatma kararını kamuoyuna hem işçi arkadaşlarımıza deklare eden bir durum söz konusu” diyen Çerkezoğlu, şunları dile getirdi: “Bir fabrika kapatılacaksa bile bunun hukuksal olarak yapılma yolları var. En az bir ay öncesinden bunu ilan etmesi, bildirim yapması gerekiyor. Bunu yaptılar mı yapmadılar mı bilmiyoruz. Bu hukuksuz kapatma kabul edilemez. Ama biz görüyoruz ki bu kararın arkasında işyerini, bu fabrikayı sendikasızlaştırma isteği var. Duyumlarımıza göre birçok işçi arkadaşımıza ‘Birkaç ay sonra fabrikayı açacağız’ biçiminde ifadeler de kullanılmış. Sendikalı olmak en temel haktır ve bu hakkın kullanımını engellemek suçtur. 307 arkadaşımızı bir akşam mesajıyla işsiz bırakmak asla kabul edilemez. Bu vicdansızlıktır. Bugün huradan TYH işverenine sesleniyoruz: Bu hukuksuz kapatma kararından derhal vazgeçin. Fabrika yeniden üretime başlamalı. Tüm işçi arkadaşlarımızın işbaşı yapması sağlanmalı ve sendikal tercihlerine ve sendikalı olma iradesine işveren saygı duymak zorundadır. Hep beraber bir söz verelim, burada TYH işçisi arkadaşlarımızın iradesi asla ama asla yere düşmeyecek. Bu fabrikadaki arkadaşlarınız işbaşı yapana kadar, sendikal haklarını elde edene kadar ve bu işyerinde DİSK/Tekstil sendikamız en güzel sözleşmelere imza atana kadar bu mücadelede yan yana omuz omuza olacağız. DİSK sonuna kadar bütün örgütlü gücüyle TYH işçisinin yanında olacak. Bu zorlu yaşam koşullarında hayatta kalmaya çalışan ve her türlü eşitsizlik ve adaletsizlikle baş etmeye çalıştığımız bu süreçte, bu iradeyi gösteren kız kardeşlerim, kadın işçi arkadaşlarımı kutluyorum. Yaşasın kadın dayanışması diyorum çünkü kadınlar olarak bizim bu mücadelelere girmemiz de daha zor. Kadınların merkezinde olduğu hiçbir direniş asla yenilmez. Kadınlar varsa orada mutlaka bir direniş var. Kadınlar varsa mücadele var. Kadınlar varsa zafer var. Birçok kız kardeşimin gözündeki yaşlar söz veriyorum ki bu fabrikada imzalayacağımız o güzel toplu sözleşmelerin sevinç gözyaşlarına dönüşecek.”
Kaynak: BİRGÜN
